İdeal Bir Dil: Bengi Dil

İnsanların kendi görüşlerine göre ideal düzenleri vardır. Bu düzen bazen ideal ülke, bazen ideal evren, bazen ideal dünya, bazen ideal din olur. Bunlar olduğu gibi ideal dil de vardır.

Üstte bahsettiğim diğer idealliklerle ilgili düşünceler ideal dil düşüncelerine göre daha çoktur. İnternetin herhangi bir yerinde insanların kafasındaki ideal ülkeyi ya da dünyayı görmek zor değildir. Ancak ideal dille ilgili yazı bulmak zordur. Bunun üstüne düşünmüş insanların sayısı belki de ana akım sosyal mecralarda bir elin parmağını geçmez.

Giriş bölümü bittiğine göre şimdi benim kafamdaki ideal dil nedir ondan bahsedeyim.

Bu dilin adı "Bengi Dil"dir. Adında bengi olma nedeni bu özellikteki bir dilin sonsuza dek var olacağını düşünmemden gelmektedir. Dilin en büyük ve anlaşılır özelliği öz yani saf olmasıdır. İçinde yabancı sözcük yoktur ve içindeki sözcüklerin tümünün(kökler dışında) etimolojik analizleri rahatlıkla yapılabilmektedir.

Bengi Dil'in konuşucuları yeni duydukları bir sözcüğün ne demek olduğunu sözlükten bakarak değil ek ve kök analizini yaparak anlar. Çünkü konuşucu dilindeki köklerin anlamını ve eklerin köke eklendiğinde köke ne anlam kattığını bilmektedir. Bu Bengi Dil'in konuşucusu sözcüğün anlamını ezberlemeden yalnızca ek ve kökler üzerinden çıkarım yaparak sözcüğün anlamını rahatça kavrayabilir. Bu da mantıkî düşünmeyi tetikleyecektir.

Ayrıca konuşucular bilim ve felsefe gibi alanlarda daha kolay ustalaşabilecekler çünkü tüm terimler o dilde olduğundan konuşucular felsefe ve bilim dilini rahatlıkla anlayabilecek. Bu da o dili konuşanların bulunduğu ülkede bilime ya da felsefeye olan bakış açısını değiştirecektir.

Kısaca yazıyı özetlemek lazım gelirse Bengi Dil'in temel umdeleri şunlardır:
1. Arı dil olması,
2. İçerdiği sözcüklerinin tümünün etimolojisinin kolaylıkla açıklanabilmesi,
3. Dildeki ilmî ya da felsefî fark etmez tüm terimlerin bu dille yapılmış olması.

Yukarıdaki maddelerin sonucunda ortaya çıkan yararlar:
1. Arı dil olması sonucunda eklerin kattığı anlamı ve köklerin anlamını çok iyi bilen halk sözcükleri kolaylıkla analiz ederek yeni öğrendiği sözcüklerin anlamına sözlükten bakmadan mantık kurarak ulaşabilir. Kısaca halk öğrendiği sözcüğün anlamını sözlüğe bakarak değil mantık kurarak öğrenir.
2. Terimler Bengi Dil'den olduğu için onu konuşan halk terimleri rahatça anlar ve bu halkın bilimi anlamasını daha da ötesi bilimi geliştirmesini sağlayabilir.
3. Etimolojik analizler kolaylaşır.

Bu benim ideal dil görüşümdür ve tabi tartışmaya açıktır. Okuyanlara teşekkür eder ve iyi günler dilerim.

Yorumlar

İdeal dünya olabilir ama ideal dil olamaz. Bir dilin nasıl olması gerektiğine o dilin içinde düşünen bilinç karar veremez. Dil öncelikle zaten öğrenilen bir şeydir. Etimoloji bir dilin tarihidir, yani dünya tarihidir. Peki dil nedir? Dil hayatın insana dayattığı olgu ve güçlükler neticesinde gelişen bir iletişim mekanizmasıdır. İletişim unsurları sürekli değişirler. 'Dil şöyle olsun, böyle olsun' şeklindeki bir tutum sadece dalgalara karşı boğuşmak anlamına gelir. Kısaca dilin evrimi ne engellenebilir ne de öngörülebilir, çünkü hayat hareket ve ilişkidir.
 
İdeal dünya olabilir ama ideal dil olamaz. Bir dilin nasıl olması gerektiğine o dilin içinde düşünen bilinç karar veremez. Dil öncelikle zaten öğrenilen bir şeydir. Etimoloji bir dilin tarihidir, yani dünya tarihidir. Peki dil nedir? Dil hayatın insana dayattığı olgu ve güçlükler neticesinde gelişen bir iletişim mekanizmasıdır. İletişim unsurları sürekli değişirler. 'Dil şöyle olsun, böyle olsun' şeklindeki bir tutum sadece dalgalara karşı boğuşmak anlamına gelir. Kısaca dilin evrimi ne engellenebilir ne de öngörülebilir, çünkü hayat hareket ve ilişkidir.
Dili daha anlaşılır kılabilmek için o dalgalara karşı boğuşmak gerekir ki dili anlaşılmaz yapacak olan alıntı sözcüklerin girişi engellenebilsin. A diline yoktan kimsenin anlamadığı B dilinden bir sözcük girmesin. Bu alıntılar içinden çıkılamayacak kadar artarsa dil bile kaybedilir belki kim bilir? Ses evrimlerinin engellenmesinden bahsetmiyorum zaten bu yazıda. Daha çok içeriğindeki sözcüklerden bahsediyorum.
 
Dili daha anlaşılır kılabilmek için o dalgalara karşı boğuşmak gerekir ki dili anlaşılmaz yapacak olan alıntı sözcüklerin girişi engellenebilsin. A diline yoktan kimsenin anlamadığı B dilinden bir sözcük girmesin. Bu alıntılar içinden çıkılamayacak kadar artarsa dil bile kaybedilir belki kim bilir? Ses evrimlerinin engellenmesinden bahsetmiyorum zaten bu yazıda. Daha çok içeriğindeki sözcüklerden bahsediyorum.

Dili anlaşılır kılmak demek 'dili benim anladığım kadarıyla kısıtlamak' anlamına gelir, yani bilmediğimiz veya anlamadığımız kavramları dilimizin dışında tutmaya çalışmış oluruz. Örneğin Asya'daki göçebe Türkleri düşünelim, acaba dillerinde kaç kelime, kaç kavram vardı? Bir toplumun kullandığı dil genel olarak hayat tarzlarıyla sınırlanır, bu yüzden sözcüklerin girişini engellemek yaşanan hayatın kalite yönünden gelişimini engellemek anlamına da gelecektir. Diller zaten kaybedilir, hatta kaybedilmek içindir. Belli bir dilde kalakalmak beynin durması demektir. İnsanlık tarihinde kaybolmuş yüzlerce, binlerce dil vardır, çünkü bu dillerin yerini yenileri almıştır. İnsanlığın bilinci geliştikçe dili de, o dili belirleyen simgeleri de sembolleri de değişecektir, kelime ve kavram haznesi artacaktır. Bunun önüne geçilemez.
 
Dili anlaşılır kılmak demek 'dili benim anladığım kadarıyla kısıtlamak' anlamına gelir, yani bilmediğimiz veya anlamadığımız kavramları dilimizin dışında tutmaya çalışmış oluruz. Örneğin Asya'daki göçebe Türkleri düşünelim, acaba dillerinde kaç kelime, kaç kavram vardı? Bir toplumun kullandığı dil genel olarak hayat tarzlarıyla sınırlanır, bu yüzden sözcüklerin girişini engellemek yaşanan hayatın kalite yönünden gelişimini engellemek anlamına da gelecektir. Diller zaten kaybedilir, hatta kaybedilmek içindir. Belli bir dilde kalakalmak beynin durması demektir. İnsanlık tarihinde kaybolmuş yüzlerce, binlerce dil vardır, çünkü bu dillerin yerini yenileri almıştır. İnsanlığın bilinci geliştikçe dili de, o dili belirleyen simgeleri de sembolleri de değişecektir, kelime ve kavram haznesi artacaktır. Bunun önüne geçilemez.
Önüne geçilemeyeceğinin zaten farkındayım da, böyle aşırı kısıtlayıcı kavramlar olmadığı sürece yurt dışından gelen her kavramın artık dil neyse ona çevrilebileceğini düşünüyorum. Dili anlaşılır kılmak, dili kısıtlamak değildir zira dili anlaşılır kılmak için var olan dili geliştirmek gerekir.

Dili ilk çıktığı zamanlar toplumların yaşam tarzı belirler doğru. Ancak bu demek değil ki dil ilk çıktığı gibi kalır, hiç gelişmez. Toplumun yaşam tarzı gelişirse dil de gelişir. Antik Yunan filozofları dillerini geliştirmişler ve kimse buna 1984 ehe ühü demedi, diyemez de zaten. Yunancadaki o felsefî sözcükler Yunanca oluştuğundan beri olan sözcükler değiller.
Yazınız aklıma 1984 kitabındaki dili getirdi😃
1984 kitabındaki dili bilmesem de, kimsenin anlamadığı bir dil olduğunu düşünerek diyorum ki yerli yersiz yabancı sözcüklerin alındığı bir dil asıl anlaşılmaz olan dildir. Bu yerli yersizden kastım da her şey. Zamirler, sayılar gibi temel kavramlara kadar. Anadoludaki bir köylüyü çevir kospley de, bir de bürünme de. Ya da bu örneği boş ver. Yedi de, bir de heft(Persçede yedi) de. Hangilerinin daha iyi anlaşılacağı açık. Hangilerinin anlaşılmaz dile daha yakın olduğu açık.
 

Blog girdisi detayları

Ekleyen
Bengisevi
Okuma süresi
2 dakika okuma
Görüntüleme
469
Yorumlar
5
Son güncelleme

Genel kategorisindeki diğer girdiler

  • Üçe çeyrek
    Üçe çeyrek. Sevdim ben seni bin kere, Sevmedin sen beni bir kere. Sevseydin sen beni bir kere...
  • Menekşe
    Tutunmak için mi hayata, menekşe kokusuna? Ruhun hapsolduğu o kelepçe'nin soğukluğuna. Amaçsız...
  • Atatürk'ün Adı
    Geçen günlerde Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ü andık. Bu ayın...
  • Rolls-Royce PHANTOM 2019
    Pek iyi değilim çekim konusunda kusura bakmayın 😄. Aracın güzelliği bu kötü açıları kapatıyor...
  • 25.10.2025
    Ekim ayının sonlarındayız. Bu ay branş harici sadece AYT çalıştım. Fakat TYT netlerim hafif...

Bengisevi adlı kullanıcının diğer girdileri

  • Ukuşsuz Söylemeni
    Hayırlı olsun insana kişiye bu para, Yetecek bence herkese merkese şu para. Öyle dedi çünkü...
  • Kızıl Dörtkül
    Dedi ki birkaç gün önce: Büyük bir açıklama yapacağım Sandık yer yerinden oynayacak, Yaptığıysa...
  • Alcı Kağan
    Yıl oldu bilmem kaç yönetir hâlâ gökle tanrıyla, Çokça bahseder bunları iki sözünün bile...
  • Ayrışma
    Bir kişi var kim içimde benden de başka, Sâhip olduğum kendi benliğimden de öte. Karıştırıyorum...
  • İplerle Uçmak
    Boğuluyorum sankim bir suyun içinde ben, İçimde var bir uluca bitkinlik şu dirlikten. Kalkıp da...

Bu girdiyi paylaş

Geri
Yukarı