Kalp damar cerrahı bir doktorun durumuna yazdığı not

Mesleğim nedeni ile türlü boklukla karşılaştığım olmuştur, türlü zorlukları alt etmek zorunda kaldığım, hayalime gelemeyecek sorunları aşmaya çalışan insanların mücadelesine tanık olma süreci yaşadığım olmuştur. Ancak dün akşam saat 20:00dan sabah saat 05:00a kadar yaşadıklarım hayatım boyunca her ne olursa olsun, kare kare gözümün önünde kalacak ve bu uğurda öç alma zamanı geldiğinde bir an bile tereddüt etmeyeceğim. Dün akşamdan hafızama kazınan kareler (Hatırlanma sırası ile)

1. Saat 19:30 civarı cihada hazırlanan, sırıtarak sigara içen polisler
2. İlk gazlama sonrasında, herkese "sakin olun" diyerek vicks veren sarı saçlı kızın sesi ve kararlı duruşunun ardındaki tedirginliği..
3. Divanın arkasındaki parkta duvarın köşesine sinmiş, annesini kaybetmiş 6-7 yaşlarındaki çocuğun görüntüsü ve çocuğu maalesef sadece "Divan Otel"e bırakabilmiş olmamın verdiği üzüntü
... 4. Akşam yürüyüşünde gaza yakalanmış 5 Osmanbey Teyzesi'nin bir ameliyat maskesi ile kendilerini koruma çabaları ve verdiğim gaz maskesini aralarında "sen al sen al" şeklinde birbirlerine vermeleri.
5. Talcidli suyu yüzüne boca ettiğim mavi t-shirt'lü gencin bağırışı
6. Teşvikiye sokaklarında beni 10 dk kovalayan çevik kuvvetin ayak sesleri
7. Divan dış revirde kolu kesilmiş bir kızın kolunu stapplerlerken bacağımı coplayan çevik kuvvetin yüz ifadesi, içimdeki yüzüne tükürme isteği
8. Hasta masasında yarı baygın yatan, kolu staplerlenen kızın yüzüne sıkılan biber gazı
9. Mecidiyeköy'deki 100-150 çevik kuvvet polisinin yemek yiyişi
10. Cevahir'in önündeki metro İstasyonu'ndan çıkan ve çapraz ateşe başlayan çevik kuvvet polisleri
11. Osmanbey Metrosu'na sığınan yaralıların çaresiz hali ve oradaki doktorun çırpınışı.
12. Osmanbey metroda kolları tazyikli su(?) ile 2. derece yanık olmuş gencin sükuneti
13. Nişantaşı City's önünde hazırlıksız yakalandığım gazdan sonra iki koluma girip beni bir apartman boşluğuna çeken ve gözlerime bilimum tedaviyi yapıp maskelerini benle paylaşan 20-25 yaşlarındaki 2 kız.

İşte bir 16 Haziran 2013 portresi. Toplam 4 revirde bulundum ve hepsi dağıtıldı, sayamadığım kadar yaralı gördüm ve tedavi etmeye çalıştım.
Ben insanım, özgür bir insanım. Ben demokratım, cumhuriyet çocuğuyum.
Ben Atatürk öğretmenlerinin Atatürk hakimlerinin torunuyum.
ATATÜRK çocuğuyum ben soyum belli : Atatürk soyu.
Korku zaten yoktu içimde tedirginlik vardı. Artık o da kalmadı.
Bundan sonra her yol direniş, her yol özgürlük, her yol zafer.

Yorumlar

Gösterilecek yorum bulunamadı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için çerezleri kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…