Sünnet olmak insana zararlı mıdır?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Çok boş bir yorum, o zaman biz hasta olursak ilaç vs. hiçbir şey almayalım bu nasıl bir kafadır sünnet olmanın yararları olduğu için olunuyor fakat bizim ülkemizde adet olarak yapılıyor yararları vs. önemsenmiyor.

Hastalık sonradan gelir ama. Doğar doğmaz zaten penisle doğuyorsun. Neyse konuyu saptırmayalım da kapanmasın.
 
Çok boş bir yorum, o zaman biz hasta olursak ilaç vs. hiçbir şey almayalım bu nasıl bir kafadır sünnet olmanın yararları olduğu için olunuyor fakat bizim ülkemizde adet olarak yapılıyor yararları vs. önemsenmiyor.

Hastalanmak farklı Allah'ın bizi yarattığı şekli değiştirmek farklı.
 
Sadece soruyorum, sünnet olmak İslam dininde bir yer tutar mı? Ve sünnet olmak zararlı mıdır?
İslam'da yok. Hadislerde falan varmış gibi gösteriliyor fakat yalan. Yahudi geleneğidir aslında.

Küçücük çocuğun cinsel organını kendi rızası olmadan sakatlamak hiçbir şeye sığmaz.
Sağlıklı da değildir, sağlık olayı yalandır. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar zaten hemen geçer, deri altında vb. depolanamaz. Depolansa bile su tutarak bunu engelleyebilirsin.

Erken boşalmanın vb. sebebi de budur, zevkin azalmasının ve hissizleşmenin de sebebi budur. Neden ülkemizde bu problemler yurtdışından daha çok? Bu sebepten.

Amaç zaten zevk almanı engellemek, bunun ortaya çıkış sebebi bu. 1/3 oranına iniyor zevkin yaklaşık olarak.
 
Ne alaka, nasıl bir sorudur bu? Her Müslüman erkek sünnet olur. Zararlı olsaydı onca insandan birine mutlaka bir şey olurdu. Doktora gidildiğinde mutlaka anlaşılırdı.
 
İslam'da yok. Hadislerde falan varmış gibi gösteriliyor fakat yalan.
Sünnet olmak, İslam’ın bir şiarıdır. Bu sebeple, şiarlar/simgeler sünnet kabilinden de olsa, farzlar gibi önemlidir. Bu sebeple, sünnet olmayı“sünnet” olarak kabul eden alimlerin görüşlerini de bu çerçevede değerlendirmek gerekir. İslam ümmeti hayatı boyunca bu işe böyle bakmıştır.

İslam’da onlarca, farzlar veya haramlar vardır ki, Kur’an’da değil, Kur’an’ın gerçek bir tefsiri olan Hz. Peygamber (a.s.m)’in hadislerinde yer almıştır. Örneğin, namazın rekat sayısı, diğer bazı şartları, Orucun, Haccın, Zekâtın önemli şartları Kur’an’da değil, hadislerde beyan edilmiştir. Bu konunun hikmetini idrak etmek için çok “temel usul” bilgilerine sahip olmak gerekir. İlgili kaynaklardan bunlar öğrenilebilir.

Unutmamak gerekir ki, hadis, İslam’da teşriin ikinci kaynağıdır. “Peygamber size ne verirse onu alın, o sizi neden men ederse ondan sakının.” (Haşr, 59/7) mealindeki ayet, hadisin teşri kayanağı olduğuna dair İslam alimleri için şaşmaz bir rehber olmuştur.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Technopat Haberler

Geri
Yukarı