Foruma yazınca dönüş yapıyorlar mı? Hayır. Burada sonuç alamayacağınızı bilerek yazıyorsunuz, oraya da yazın bir şey değişmez. Dönüş yaparlar çok yüksek ihtimalle.Geri dönüş yaparlar mı sizce?
Foruma yazınca dönüş yapıyorlar mı? Hayır. Burada sonuç alamayacağınızı bilerek yazıyorsunuz, oraya da yazın bir şey değişmez. Dönüş yaparlar çok yüksek ihtimalle.Geri dönüş yaparlar mı sizce?
Sabahın köründe kalkıp, servise binip, 40-50 dk sonra okula varıp, 8 saat ders görmek insanı yoruyor. Sizce de 8 saat ders fazla değil mi?
Belirttiği gibi bir ortamda verimsiz ve öğrenmeyi öğretmeden (temel eğitimin sağlanamadığı) 8 değil, 24 saat bulunsanız bir manası olmayacaktır. Oysa öğrenmeyi öğrenen ve öğretme üzerine öğreteceği konu dışında da eğitim almış bireylerle sürenin bir önemi kalmayacaktır çünkü öğretmeyi bilen öğretmen süreyi verimli kullanacak, öğrenmeyi öğrenen öğrenci, öğreneceği şeyi nasıl ve ne şekilde öğrenip kullanacağını öğrenecektir. Böyle 18 milyon öğrenciye tek bir çizelgeyle sanayi devrimi kafasında tahtaya geçip defterde yazanı anlatmanın veya ekrana yansıtmanın haliyle kimseye bir faydası olmuyor. Aksine en değerli hazinenizi, zamanınızı çalıyor.
Not: Tabi bu son değindiğimin öğrenci için çok bir önemi yok zira öğrenci (daha çok ortaöğretim ve ilköğretim) buna maruz kaldığı için bir önem arz etse de yönetimde söz sahibi olamadığı (tam ehliyeti) için mevcut derslere çalışması ve imkanı varsa kendi öğrenmeyi öğrenmesi gerekecek.
Liseyi bitirmek zorunlu değil mi?Bak güzel kardeşim sıkıntı ailelerde başlıyor. Kadınlar sırf gezip tozmak için çocuklarını okula yolluyor evde her işi makine yapıyor arkadaşları ile geziyor ve çocuğu ile ilgilenmiyor. Üstüne babalarında 2-3 bin ₺ gibi bir para için gece gündüz demeden sürekli çalışması ve eve hep yorgun ve sinirli gelerek çocuk ile iletişim kurmaması. Bunların üzerine böyle binlerce ailenin çocuk yapmaya devam edip sürekli o çocukları okula yollamaları. Tevelizyonda küfürleri sansürleyip forumlar da küfürleri sansürleyip cinselliği yaygınlaştırmaları ve bununla beraber insanlara sürekli insan hayatı değersizdir hayvan hayatı daha değerlidir diye yapılan empozeler. Bu konu için geçen İstanbul da olan olaylara bakabilirsiniz adamın teki kedi yavrularını öldüremedi ama başka bir adam genci rahatlıkla normal bir olaymış gibi öldürdü ve kimse sesini çıkarmadı. Kısaca yok edilmemiz gerekiyor ya da silah zoru ile eğitim almalıyız. Aile denilen kavramı geçtik ne de olsa diğer ab ülkeleri ve ABD de yok lakin orada da kaba güç - ekonomi ve adalet ortaya giriyor ki bunları da siyaset getirir bunun içinse düzgün siyasilere sahip olmamız gerekiyor lakin bu da imkansız tamamen aile odaklı bir millet aile de öğreniyor çoğu şeyi ve bizimde şu anki ailelerimizde sex veya para kazanma hırsı hariç hiçbir şey kalmadı. Kısaca bunların hepsi toplanıp yumak haline gelip şu anki sorunu oluşturuyor lakin senin dediğin de hiçbir işe yaramaz. Toplumu kökünden değiştirmek gerekiyor veya en azından düzgün siyasiler gerekli. Şahsi olarak ben monarşinin bizim gibi toplumlar üzerinde daha başarılı olduğuna inanıyorum takım tutar gibi lider tutan gelişmemiş bir milletiz. Bu konu da eskiler cumhuriyet rejimini getirerek hatalı davrandığını düşünüyorum. Atatürk sonrası hiçbir dönemde (akp hariç) millet az da olsa rahat yüzü görmedi. Öğrenciler de cahil kalmak için çırpınıyor ve bu da Atatürk'ün gençliğine yakışmıyor Atatürk'ün genciyim diyen de alkolden dinsizlikten kafasını kaldırmıyor. Ve insanlar hala bunca olaya rağmen eğitim sisteminden ve ülkeden bir şey bekliyor. Daha çok bekleyecek gibiyiz bu gidişle çünkü hiçbir şekilde akıllanan bir millet değiliz bu da bizi sürekli olarak geriye itiyor. Hani biz ne kadar çalışırız desek de diyen 10 kişiden 2'si çalışır 1'i başarılı olur 1'i de çalışıp ne yapacağım der ve başarılı olan da yurt dışına gider yine bir şey elde edemeyiz.
Sosyolojik olarak demografik yapının oranı ve pedagojik eğitimi bambaşka bir sorun burada bunları etken dışı bırakarak konuşuyoruz zira bu şekilde post truth eleştirisi ile safsata yaparak bir yol alabilmemiz de mümkün değil.Bak güzel kardeşim sıkıntı ailelerde başlıyor. Kadınlar sırf gezip tozmak için çocuklarını okula yolluyor evde her işi makine yapıyor arkadaşları ile geziyor ve çocuğu ile ilgilenmiyor. Üstüne babalarında 2-3 bin ₺ gibi bir para için gece gündüz demeden sürekli çalışması ve eve hep yorgun ve sinirli gelerek çocuk ile iletişim kurmaması. Bunların üzerine böyle binlerce ailenin çocuk yapmaya devam edip sürekli o çocukları okula yollamaları. Tevelizyonda küfürleri sansürleyip forumlar da küfürleri sansürleyip cinselliği yaygınlaştırmaları ve bununla beraber insanlara sürekli insan hayatı değersizdir hayvan hayatı daha değerlidir diye yapılan empozeler. Bu konu için geçen İstanbul da olan olaylara bakabilirsiniz adamın teki kedi yavrularını öldüremedi ama başka bir adam genci rahatlıkla normal bir olaymış gibi öldürdü ve kimse sesini çıkarmadı. Kısaca yok edilmemiz gerekiyor ya da silah zoru ile eğitim almalıyız. Aile denilen kavramı geçtik ne de olsa diğer ab ülkeleri ve ABD de yok lakin orada da kaba güç - ekonomi ve adalet ortaya giriyor ki bunları da siyaset getirir bunun içinse düzgün siyasilere sahip olmamız gerekiyor lakin bu da imkansız tamamen aile odaklı bir millet aile de öğreniyor çoğu şeyi ve bizimde şu anki ailelerimizde sex veya para kazanma hırsı hariç hiçbir şey kalmadı. Kısaca bunların hepsi toplanıp yumak haline gelip şu anki sorunu oluşturuyor lakin senin dediğin de hiçbir işe yaramaz. Toplumu kökünden değiştirmek gerekiyor veya en azından düzgün siyasiler gerekli. Şahsi olarak ben monarşinin bizim gibi toplumlar üzerinde daha başarılı olduğuna inanıyorum takım tutar gibi lider tutan gelişmemiş bir milletiz. Bu konu da eskiler cumhuriyet rejimini getirerek hatalı davrandığını düşünüyorum. Atatürk sonrası hiçbir dönemde (akp hariç) millet az da olsa rahat yüzü görmedi. Öğrenciler de cahil kalmak için çırpınıyor ve bu da Atatürk'ün gençliğine yakışmıyor Atatürk'ün genciyim diyen de alkolden dinsizlikten kafasını kaldırmıyor. Ve insanlar hala bunca olaya rağmen eğitim sisteminden ve ülkeden bir şey bekliyor. Daha çok bekleyecek gibiyiz bu gidişle çünkü hiçbir şekilde akıllanan bir millet değiliz bu da bizi sürekli olarak geriye itiyor. Hani biz ne kadar çalışırız desek de diyen 10 kişiden 2'si çalışır 1'i başarılı olur 1'i de çalışıp ne yapacağım der ve başarılı olan da yurt dışına gider yine bir şey elde edemeyiz.
Abi ne kadar uzakmis evin uniye ya? Her gun 2.5 saat yol yormuyor mu? Benim 1 saat uzaklikta olmasina ragmen metro-otobus yapmak yoruyor bazen.6. sınıf'tan 12. sınıf'a kadar sabah 6 da kalkıp okula otobüs - metro ile gittim. Şimdi 25 yaşımda DGS ile 2. üniversitemi okuyorum ve yine sabah 6'da evden çıkıp 8:30'da derse giriyorum. Bu sürecin çoğunda da fazla değil mi dediğin ders saatlerine sahiptim. Bence ders saatleri çok değil ancak verimli kullanılmıyor.
Bu sitenin çalışmasını sağlamak için gerekli çerezleri ve deneyiminizi iyileştirmek için isteğe bağlı çerezleri kullanıyoruz.