Kısa özet geçmek gerekirse içine kapanık, kendini sevmeyen bir çocuktum. Bu zamanla bende aşağılık kompleksi gibi durumlara sebep oldu, matematik harici tüm derslerim iyiydi hayatım boyunca.
5 yaşında dehb teşhisi konuldu fakat herhangi bir eylem alınmadı, derslerde sık sık dalıp gidiyor, ailemin dediklerine odaklanamıyor, ödevlerimi bol bol unutuyor ve çok kez bacaklarımı sallayıp derslerime dikkat edemiyordum, kitap okumayı ziyadesiyle severdim.
Çevrem hep küçük yaşta siyasi konulara ilgi duyduğumu, kitapları bol bol okuduğumu, o yüzden bu kadar başarısız olmamın anormal olduğunu söylerler hep, oysaki ben daha geçen seneye kadar kendimi geri zekalı olduğuma inandırmıştım.
Çocukluktan beri kaygı sonucu tırnaklarımı yemem ile birlikte tırnaklarım yok, etlerim paramparça bile denebilir. Kendimi hiç sevmiyorum, internete vermiştim fakat LGS ile aslında bu balon patladı, o da şöyle oluyor diyebiliriz.
Pandeminin gelmesi ile birlikte ve ergenlik dönemimin başlamasıyla Dehb'min tam manasıyla nüksettiğini tahmin ediyoruz psikiyatristim ile, hiçbir derse odaklanamıyor, öğrendiklerimi anlamıyor, "fiilimsiler" gibi basit konulardan bile korkuyordum. Matematik zaten umutsuz vakaydı. Ne kadar çalışmak istesem de çalışamıyordum, o masaya geçilemiyordu ve bir tembellik değildi bu. Ders çalışırken gelen sesler sinir krizine, ağlamaya yol açıyor ve hiçbir şey yapamıyordum, aktif halde devam eden depresyonum ile de sınavda çakıldım.
294 aldıktan sonra OBP ile iyi bir Anadolu'ya gidebilirim sandım, ki gidebilirdim. 86 OBP iyi bir Anadolu için yeterliydi. Ama korona senesinde herkes yerel adrese göre gittiği için, ve tüm okullar puanları uçurduğu için, ve benim çevremde "Anadolu" yerine hep "meslek" bulunduğu için mecburen, 80 OBP'li insanlar sırf adresten Anadolu yerleşirken ben mesleğe gelmek zorunda kaldım
Sınıfımdan, okulumdan, öğrenci profilinden nefret ediyorum, her gün karnıma ağrılar giriyor, iyi liselerde okuyan arkadaşlarımı kıskanıyorum. Buna da engel olamıyorum.
2 gün önce, 11 yıl sonra tekrar gittiğim psikiyatristim dehb teşhisini tam manasıyla koydu, ki "tedavi edilmemiş dehb akademik başarısızlığa ve depresyona sebep olur." gibi birçok makalede bulunuyor aslında.
Yine de kendimi suçluyor, bundan geri duramıyorum. Hayatımın sonu gibi geliyor, 29 erkek, 2 kızın olduğu bir bilişim bölümünde, kızların benden daha erkek olduğu bir lisede, herkesin garip hallere ve tavırlara girdiği, adamların 60 OBP ile gelirken benim 86'yla açıkta kalmamak için zar zor girdiğim bir lisede okuyorum, ömrüm çürüyor gibi hissediyorum. Bazen okuyamazmışım gibi oluyor.
Benim gibi olan var mı merak ettim, aslında bu kadar şeyi anlatmamın 2 neticesi vardı.
1 - Suçlu muyum?
2 - Benim durumuma yakın olup üniversite kazananlar, veya kötü bir lise hayatı geçirip iyi bir üniversite hayatı geçirenler aktarabilir mi?