Siz çok dar bir perspektiften bakıyorsunuz. Ben şahsen şuan konuştuğum kişiyle evlensem beni yarı yolda hangi şartta olursa olsun bırakmayacağına eminim.
Bilmiyorum, belki de sadece hoşlanmişimdir. Eh... Çok da umurumda değil gibi. (sözde) aşırı boş bu hoşlandıklarım birisine anlatsam güler. Ben yine de çok umursuyorum, kötü bir durum olunca üzüntüden çılgına dönüyorum.
Bilmiyorum, belki de sadece hoşlanmişimdir. Eh... Çok da umurumda değil gibi. (sözde) aşırı boş bu hoşlandıklarım birisine anlatsam güler. Ben yine de çok umursuyorum, kötü bir durum olunca üzüntüden çılgına dönüyorum.
Bunun bir faktör olduğunu kabul ediyorum ama tek nedeni bu değil. Zaten sen de "pek kalmadı" derken "tamamen yok değil" anlamında söylüyorsun. Ben de bunu anlatmaya çalışıyorum zaten. Bu tarz olaylara bu kadar kesin bakamazsınız. Kişiler arası derin sevgi gerçekten var olan bir şey, azınlık olması veya olmaması beni ilgilendirmez. Sonuç olarak böyle bir şey var ve bunu kesin "yok" ifadesiyle göz ardı edemezsin.
Benim kız arkadaşımın çevresi de benimle birlikte olduğu için ona kötü gözle bakıyor (kendisi Türkiye'de azınlık bir milletten ve dışarıya evliliğe pek açık değiller) ancak o beni gidip terk etmiyor mesela. Ha tabi ileride bu yüzden dolayı ayrılmayacağımızın garantisini veremem, öyle bir şey olursa başımı öne eğer, yoluma bakarım.
Bu tarz kesin yargılar insanların içindeki asıl sorunu halı altına itmekten başka bir işe yaramıyor. Bu tarz düşünceler kişiyi yarın bir gün kendisine uygun bir kişiyle tanıştığında da saçmalamasına, güven sorunları yaşamasına ve dolayısıyla karşısındakini kaçırmasına neden olur.
Hollywood misali ilişki hiçbir zaman olmaz da hadi biraz daha realist standartlara indirdiğimiz bir ilişki düşünelim, gerçekten mümkün. İhtimal kaç %1 mi? O zaman bunu kabul edip, yoluna bakacaksın kardeş. Ayıya dayı diyeceksin.
Denedim de olmadı. 5 ay boyunca en sonunda dayanamadım vallahi. Düşünsene göz göre göre yalan söylüyor ve umursamıyor falan... Gerçekten hoşlandıysam neyinden hoşlandım bilmiyorum.