Babam sürekli ders çalışmamı istiyor

AHMETAKINCI

Hectopat
Katılım
5 Kasım 2020
Mesajlar
99
Makaleler
1
Çözümler
1
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
Arkadaşlar ben 9. sınıf öğrencisiyim. Şu anda tekrar okullar tatil edildi. Sene sonuna kadar dışarı da çıkamam. Malum korona var ve ben karantinadayım, bu hafta normalde tatildi zaten ama tek yaptığım evde her gün kitap okumak, ders çalışmaktan bir gram zevk de almıyorum. Çünkü evdeyim, okul falan yok. Şu an bilgisayar oynamak istesem babam kızıyor, kendisi 10 saat televizyon izlese hiçbir şey olmaz ama ben 1 saat bilgisayarda herhangi bir şey yapayım, zararlı olur. Zaman zaman çok kızdığı oldu bilgisayar konusunda ama ben de hiçbir şey yapamam ters bir şey de söyleyemem. Hem saygısızlık olur, hem de ağzımı kırar. Bu günlerde sinirli, sürekli ders çalışmamı istiyor. Ben de sıkıla sıkıla az bir şey çalışıp başka şeylerle uğraşıyorum. Ne yapacağım ben?
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Ders çalışacaksın. Kimse ders çalışırken zevkten dört köşe olmuyor dostum. Ders çalışmak, senin hedefine giden yolda çektiğin çiledir.

Bugün zorlanacaksın ki yarın zorlanmayasın. Baban da senin iyiliğini istiyor.

Evet, eğlenme de hakkın var. Ancak öncelik ders olmalı. Düzenli dersini çalışıp, belli bir başarıya eriştiğinde babanın da seni daha rahat bıraktığını fark edeceksin.
 
Yok öyle bir şey. Ben çalıştım da ne oldu? Lanet olası sağlık sektöründe işimizi baltalamaya çalışanları Ekşisözlük'ten okuyorum her gün. Yok doktorlar çok kazanıyor, yok eczacılar esnaftan farksız, yok hemşireler çok sinirli diye meslektaşlarım ve alt meslek gruplarını ezip duruyorlar.

Günde 2 saat ders çalış, her sorduğuna cevap ver cahilliğini hissetsin. Bu kadar sinirli şekilde senden ders çalışmasını istiyorsa geçmişteki başarısız hayallerini sana yaptırma hedefi vardır. Birey olarak görmüyor kısaca, seni yedek yaşamı gibi kullanmaya çalışıyor.
 

Ama sürekli ders çalışmak da fazla. Günde üç saat çalışmak bana göre iyi.
 
Ben çalışıp da hedef/hayallerini gerçekleştiremeyeni görmedim dostum. Demek ki yeteri kadar çalışmamışsın. Ya da yanlış çalışmışsın. Bırak, ezsinler. Onların ezme laflarıyla sen mi eziliyorsun? El alemin her dediği ciddiye alınmaz. Meyve veren ağaç taşlanır, unutma.

Üstelik adamın babasına cahil yaftası yapman da hiç hoş değil. Sonuçta bir baba oğlunun kötülüğünü mü istiyor ders çalışmasını isteyerek?


Ama sürekli ders çalışmak da fazla. Günde üç saat çalışmak bana göre iyi.
Evet zaten yazının sonunda da yazdım. Eğlence de şart. Ancak özellikle lise döneminde ders daha önemli.
 
Yeteri kadar çalışmamışsın diyorsun, 500'den üst puan yok ülkede hatırlatırım. Tıp tıp diyenlere önerimdir: okumayın, yazılım-uçak-uzay mühendisliği okuyup bırakın ülkeyi.

Ek olarak sadece derse konuyu çekiyorsun, laf edince ağzımı kırar diyor. Adamın babası şiddete başvurabilecek kadar güveniyorsa kendine dışarıdakilere de atar yapsın eve kaç parça geliyor görelim.
Ek olarak sen klasik geçmiş ajitasyonu sunarken ben çok yaygın olan bir psikolojik rahatsızlığı sunuyorum.
 

Yazının sonunda doğru diyorsun. Mesela ben okulun sonuna kadar ders çalışırsam bana MA-1 alınacak ve günde 1 saat oynamama da izin verilecek. Kur-an kursu kurban bayramının sonuna kadar, kurban bayramından sonra serbestim. Söylentiler öyle.
 

Eğitimi ve dersi sadece puan ile ölçen bir kişi daha. İstersen 500+ tam okul puanı al. Bu, senin eğitiminin kusursuz olduğunu göstermez.

Konu zaten ders değil mi? Neye çekmem gerekiyor acaba? Ya da ne hakkında konuşmam gerekiyor? Senin başarın(!) Hakkında mı? Herkes "babam ağzımı kırar" diyebilir. Gerçekten şiddet uyguladığına dair bir bulgu yok konuda.


Ne güzel işte. Büyüklerimizin hep yaptığı şey bu. Önce onların istedikleri, sonra çocukların istedikleri oluyor. Çıkar ilişkisi bir nevi. Aslında onların istedikleri şeyler de bizi geliştirecek şeyler ancak bize zor geliyor. Yaptığımızda ise hem gelişmiş oluyoruz hem de diğer istediklerimizi onlara yaptırabilme ihtimalimiz artıyor.
 
Ders konusunda dikkat etmediğin etken sürekli ders, 0 eğlence kafasında babasının istediklerini yapmaya gidiyor. Siyahilere de aynısı uygulanıyordu da iç savaş çıktı.

Umarım şu gelişmemiş yaşam döngüsü genel olarak yıkılır da insanlar kendileri için yaşamayı, hayallerini yapmayı tadabilirler.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Yazdıklarımı zaten düzgün okusan "Eğlence de lazım ancak öncelik ders" yazdığımı fark ederdin.

Siyahiler ile baba-oğul ilişkisi arasında nasıl bağlantı kurdun? Gerçekten mükemmel bir hayal gücün var.

Anlamadığın nokta da bu işte. Zaten babasının ondan istediği şey oğlunun gelecekte hayallerini gerçekleştirebilmesi için bir ön hazırlık. Ne yapsınlar bu aile büyükleri? "Saldım çayıra, Mevla'm kayıra" mottosuyla mı hareket etsin? Belli başlı disiplinlerden yoksun mu büyütsünler çocukları?

Hayalleri olan bir birey, ders çalışmak zorundadır. Başka çaresi yok. (Tabii üstün zeka falan değil ise)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için çerezleri kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…