Göklerin yani atmosferin yaratılmasının ne zaman başlayıp ne zaman bittiği Kuran'da belli değildir. Sadece süresi verilir, yani iki gün. Bu demektir ki göklerin yedi gök halinde düzenlenmesi yeryüzünün oluşmasının yani iki günün sonunda da başlamış olabilir bundan bir müddet sonra da başlamış olabilir. Fakat göklerin yedi gök halinde düzenlenmesi iki gün sürmüştür, yani toplam dünya'nın yaratılışının kabaca üçte biri kadar sürmüştür. Bu iki günlük süre göklerin toplam ömrü de değildir. Tabakalar halinde yaratılma süresidir.
Ayetleri dikkatli okuyun hocam.
nisa 11: "Allah size çocuklarınız hakkında öğütte bulunuyor. Erkek, kadının iki katı pay alır. Mirasçılar sadece kadın olup iki kişiden fazla iseler terekenin üçte ikisi onlarındır. Çocuk sadece bir kadınsa terekenin yarısı onundur. Ölen kişi ardında çocuk bırakmışsa, ana ve babasının her birisine altıda bir düşer. Çocuğu yok da kendisine sadece ana ve babası varis oluyorsa bu durumda annesine üçte bir pay düşer. Kardeşi varsa bu durumda annesine altıda bir düşer. Tüm bu paylaşma oranları, ölenin yaptığı vasiyetten ve borçların ödenmesinden sonra gelir. Analarınız, babalarınız ve çocuklarınızdan hangisinin size daha yararlı olduğunu bilemezsiniz. Bu Allah'ın yasasıdır. Allah bilendir, bilgedir."
Nisa 12: "çocukları yoksa, hanımlarınızın bıraktığı mirasın yarısı sizindir. Çocukları var ise, bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Bu pay, borçlarının ödenmesinden ve yaptıkları vasiyetteki payların dağıtılmasından sonradır. Çocuklarınız yoksa bıraktığınızın dörtte biri onlarındır. Çocuklarınız varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır. Bu pay, borçlarınızın ödenmesinden ve yaptığınız vasiyetteki payların dağıtılmasından sonradır. Miras bırakan erkeğin veya kadının, çocuğu ve eşi olmayıp bir erkek veya bir kız kardeşi var ise bu durumda herbirine altıda bir düşer. Bundan fazla iseler, üçte biri paylaşırlar. Bu paylaşım vasiyetteki payların dağıtılmasından ve borçların ödenmesinden sonra uygulanmalıdır ki kimseye zarar verilmesin. Bu, Allah'tan bir vasiyettir. Allah bilir, şefkatlidir."
Nisa 176: "sana danışıyorlar. De ki: ‘allah size eşsiz ve çocuksuz olan kişinin mirası hakkında şu hükmü açıklıyor: Ölen erkeğin çocuğu olmayıp bir kız kardeşi varsa, bıraktığı mirasın yarısı kız kardeşinindir. Fakat, (ölen kişi) çocuğu olmayan kız kardeşse, erkek kız kardeşinin mirasının tamamını alır. Varisler iki kız kardeş ise, bırakılanın üçte ikisi onlarındır. Kardeşler, erkeklerden ve kadınlardan oluşuyorsa, erkeğe kadının iki katı kadar pay verilir.' şaşırmamanız için Allah size böylece açıklıyor. Allah her şeyi bilendir."
Edit:
nisa 13-14: işte bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'a ve onun resulüne itaat ederse Allah onu, altından nehirler akan cennetlere, orada sürekli kalıcılar halinde, sokar. İşte bu, en büyük başarıdır. Kim de Allah'a ve onun resulüne isyan eder, Allah'ın sınırlarını da aşarsa, Allah onu, içinde sürekli kalıcı olarak ateşe sokar. Artık onun için yere batırıcı bir azap vardır.
Burada Allah'ın sınırları olarak verilen kelime hududullah olarak geçiyor. Allah'ın belirlediği hudutlar yani sınırlar. Yani diyor ki bunlar sınır değerlerdir, birbirinize haksızlık etmemek için bu sınır değerleri aşmayın. Evet erkekler mirasta kendilerini tam hak sahibi gördükleri için kendi oranlarını artırmak isteyebilirler, bu durumda kızların oranı düşecektir. Sınır demek en son verilebilecek rakamlar demektir.
Attığınız kaynak 612 yılında doğdu diyor, bazı kaynaklar Hz. Aişe 610'da Müslüman oldu diyor, İslam ansiklopedisi'ne göre 614 yılında doğmuş. Kesin bir kaynak yok elimizde. Bu konuda hadis kitaplarında geçen birkaç rivayette yaşının dokuz olduğu söylenmesine rağmen Hz. Aişe'nin evlenme yaşının 17-20 olduğuna dair hadis kitaplarında onlarca delil de vardır. Öyleyse bu rivayetler birbiri ile çelişir ve yaşının 17-20 olduğuna dair delillerin çokluğuna bakarak bu yaşta olması daha makul kabul edilir.