Ben, her türlü duyguya yapay gözüyle bakmaktayım. Evrimsel olarak gerek sosyal yönden gerekse ödüllendirme yönünden faydası dokunan bir “araç” gibidir duygular. Yapaydır hepsi. Bir programa koyduğum zevk adlı bir değişkenden hiçbir farkı yoktur. Ama bu şekilde düşünmeme rağmen duyguların yok olmaması gerektiğini savunuyorum. İstediğimiz kadar bilimde, fende ilerleyebiliriz. Ama hayatın robotikleşmesi, monotonlaşması, uzun vadede bizlerin bir elektronik karttan farkımız olmadığı gerçeğini yüzümüze vuracaktır. Hayata duygulardan sıyrılmış, realist bir bakış açısıyla bakarken, aynı zamanda bir et parçası olduğunuzu, ve sizi bu hayatta anlamlı kılan, en azından size öyle düşündüren tek şeyin, duygular olduğunu da göz önüne getirin lütfen. Tabii ki farklı inançları olanlar var, ama kendi düşüncem bu şekildedir.