Bunu da devam ettir!

Uetros

Decapat
Katılım
13 Şubat 2019
Mesajlar
212
Çözümler
1
Hikâye yazarken tıkandım. Yardım lütfen devam ettin.(Yazım yanlışları olabilir daha temizlemedim.

Dışarıdan gelen sesler ve hissettiğimiz sarsıntılarin kaynağı bombalar sahip olduğumuz tek şeyi evimizi elimizden almıştı.

Güneşli bir gündü cok iyi hatırlıyorum sıcak ama nemli bir hava vardı, galiba Haziran'in gelmesine az kalmıştı bu yıl yine köyümüze gidicektik fakat ki gök yüzünden görülen bir uçak az sonra şehri tamamen felç edeceğini bilmiyorduk.

Bölüm 1-//

Sıradan bir sabah.

Her sabah olduğu gibi ben hayvanların yemlerini verirken ailem kahvaltıyı hazırladı.

Tavuklarimizdan birkaçı anlamadığım bir şekilde telef olmuştu. Ne olduysa bile sebebini anlayamadık. Kümesten yumurtaları topladiktan sonda eve doğru yola çıktım. Kümesten eve gelirken yüzüm düşmüştü bu hafta pazarda satacak hayvanların ölmesi bizi bayağı bir sıkıntıya sokacakti. Tabii ki bu bizi her ne kadar sıkıntıya soksa da çözülmeyecek bir şey değildi. Gerekirse dedemden kalan tek yüzüğü de satabilirdim. Durumu şimdilik 11ailemden gizlemeye karar verdim ve her şey normalmis gibi davranmaya başladım. Eve geldiğimde beni bekleyen sofra her zamanki gibi soylulara layık bir sofraydi. Kahvaltıyı yaptıktan sonra pazara çıktım annemin yaptığı nakışlı kumaşları, dantelli ceyizlikleri satılığa çıkarttım. Babam tansiyon hastası olduğundan güneşin altında kalmaya müsait değildi. Ellerimdeki ürünler hızlıca satılıyordu. Bu gidişle işlerim tahmin ettiğimden birkaç saat erken bile bitebilirdi. Güneş tepeden daha yeni inmişti isim erken bittiği için çarşıda birkaç saat dolaşmaya karar vermiştim. Eskiden bayagi sık görüştügumuz bir arkadaşın babasından yadigar saatçi dükkanına girdik. Her yerde saatlerin ibareleri in çıkardığı sesler kafamın içinde yankılanıyordu buna nasıl dayanıyor hiç anlayamadım fakat sohbete dalınca bunu unutmuşum bile. Uzun süre boyunca eski anilarimizdan, eskiden gizlice gittiğimiz dereden, aşık olduğumuz kızlardan konuştuk ki Fatih nişanlanmış düğün yapmak için güzel bir zaman ve birazcık da olsa bir şeyler biriktirmeye çalışıyormuş. Uzunca sohbetten sonra dışarı çıktığımda saat dolu bir dükkanda nasıl anlamadıysan güneşin çökmek üzere olduğunu fark ettim hafif bir sis tabakası oluşmuştu ki bu da karanlıkla birleşince gökyüzü zifiri karanlıkta kalmıştı. Bir süre yürümemden sonra duyduğum bir ses beni ırk isti deprem olur gibi sallanmaya başlamıştık ki sirenler çalmaya başladı ülkenin güvenli sahasında olsak da uçaklar buraya kadar ilerlemiş olması neredeyse imkansızdi fakat her nasılsa panikle insanlar bir yerlere girmeye çalışıyor etraf daha da toza bulanıyordu. Ben hemen arkadaşımın saatçisine geri girmiştim. İçeride yer altında depo olarak kullanılan yere girdik sallantilarin bitmesini bekliyoruz. Ardı ardına gelen sallantilar birkaç dakika boyunca devam etti. Dışarıdaki savaşın ulaşamadığı ülkedeki tek nokta da kayboluyordu. Şu an sadece kendimi düşünüyordum fakat birkaç dakika sonra ailemin evinde bodrum olmadığı aklıma geldi. Tepelik gibi bir yerde otursak da girebilecekleri hiçbir yer yok.
 

Geri
Yukarı