Canon 77D İle Yakaladığım Kareler

Edirne'ye gel ve beni bir poz çek yeğenim. Helal olsun beğendim, eleştirmeyeceğim.
 
Yamyamlar acı söyler, ama doğruyu söylerler
Eski bir fotoğraf sanatçısı olarak şunları söyleyebilirim.
Fotoğraf sanatında vazgeçilmez bazı kurallar vardır.
1) 3/2 KURALI.
Yatay ve düşey çizgilerin fotoğraf karesini ortadan bölmesi hoş değildir. Aynı zamanda bu çekilmek istenen bir obje ise ve karenin ortasında yer alıyorsa göze hoş görünmez.
Yukardaki KIZ KULESİ çekiminde, kuleyi karenin 3/2 kadar sağa çekmiş olsaydın hem daha hoş olacak, hem de oradaki objenin bütünlüğü bozulmamış olacaktı.
2) 'S' KURALI.
Kare içerisinde bulunan ve S şeklinde diagonal eğrisi bulunan objeler, mümkün olduğunca bir köşeden diğer köşeye uzanmalıdır. Böylece o kareye bakan bir kişi fotoğrafta derinlik algılayacak, ister istemez gözleri ile uzaklardaki (S'nin sonuna) cisimlere kadar inceleyecektir.
3) KESME (KADRAJ, BÜTÜNLÜK) KURALI.
Bir objeyi tam olarak resimlemiş olsan da yanındaki objelerin de bütünlüğü olmalıdır.
Bir yolu çekerken yandaki ağaçların yarısını çekmek o ağaçların tüm güzelliğini öldürecektir. Keza bir grup fotosu çekiyorsan yandaki kişilerin kafalarının, kollarının kesilmesi gibi.

4)YALINLIK ve MACRO KURALI.
Macro detaylandırma ile bir obje belirlenmek isteniyorsa, benzer objelerin resim karesine girip karmaşa oluşturmasına izin verilmemelidir.

Macro detaylandırmada, diğer objeler kareye dahil olmak zorunda ise, ya bakış açısı değiştirilmeli, ya objektif açısı değiştirilmeli, ya da özel objektifler kullanılarak ana obje dışındaki objeler bulanıklaştırılmalıdır.

ŞİMDİLİK BU KADARINI HATIRLAYABİLDİM.
Ayrıca belirtmem gerekirse.
Günümüz modern tekniğinde POZLANDIRMA tamamen makinalarca yapılmakta olup, kullanıcılar kendi takdirlerini kullanmamaktadırlar.
Pozlandırma aralığını çok daha geniş tutarak aynı kareleri üst üste aynı yerden defalarca çekmelisin.
Örnek olarak, 3 stop aşağı 3 kare ve 3 stop yuları 3 kare olmak üzere, toplam 7 kare.
Böylece ışığın hangi cisimlerdeki etkilerini daha fazla belirleyebilirsin.
Yukardaki GECE manzarasını 3 stop daha fazla pozlandırarak 3 kare daha çekmiş olsaydın, her bir karede daha farklı etkileşim yakalayabilirdin.
Aynı zamanda kız kulesi fotosunda ve en alttaki fotoda 3 stop daha az pozlandırma yapmış olsaydın, gökyüzünün maviliğini daha iyi belgeleyebilecektin.
 
Günümüz modern tekniğinde POZLANDIRMA tamamen makinalarca yapılmakta olup, kullanıcılar kendi takdirlerini kullanmamaktadırlar.

Tüm fotoğraflarımda makine ''M'' modunda olup, makinedeki her ayar manuel'dedir.

Gece fotoğrafında ise amacım uzun pozlama yapmaktı. Kaldı ki o fotoğrafı garaj kapısı üzerinde çektim.

Bahsettiğiniz 4 kuraldan 3'ü '' ya geniş açı lens ya da keskins lens gerektiriyor''
 
Manual pozlandırmada kullanıcı istediği ölçüde veya makinanın hassasiyeti doğrultusunda istediği pozlandırma aralığında çekim yapabilir.
Gece fotoğrafını 1sn gibi süre dahilinde pozlandırma ile çekmişsen, aynı yerden aynı kareyi bir de 10sn pozlandırma değeri ile çekip test edebilirsin.
Ben bir zamanlar 4 saatlik pozlandırmalarla çekim yapıyordum

Uygun açılı lens yoksa, fotoğrafı çeken kişinin pozisyonu önemlidir.
Kaldı ki bir tele objektif ile çok uzaktan bir nesnenin çekilmesi ile, bir geniş açılı objektifle aynı nesnenin çekilmesi bile farklı ambians ve anlatım farkı oluşturmaktadır.
 

Öncelikle Çeşme fotoğrafı bu videodan bir kare;

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Diğer gece fotoğrafında ise buna benzer bir Timelapse çekecektim. Tabi yanımda tripod olmadığı için ve garaj kapısı da sallandığı için 10 15 fotoğraf çekip bıraktım, o da onlardan biri.

Eğer sırf gece fotoğrafı çekmek için çıksaydım; yanıma tripodumu da alır, sabit bir yerde kafam estiğince pozlar - çekerdim...
 
Ben sadece eleştirilerimi ve fotoğrafçılık tekniğinden bazılarını sundum.
(Eski bir fotoğraf sanatçısı olarak)
Bu önerileri benimseyip uygulamak tamamen kişilere özgüdür.

Zamanında 25 ASA filmlerle çalışırken bu kadar şanslı değildik.
Makinamızın çantası 10 kilodan fazla olup, ayrıca yanımızda bir de tripod taşırdık.
Rahmetli Ara GÜLER'i İstanbulda görmüştüm. Adam... PARDON... Beyefendi 15 kiloluk tripod ile gezerdi.
Bende sadece bir nikon F401 gövde ve 4 objektif bulunurken, adamda 3 farklı gövde ve objektifleri bulunurdu.
Nur içinde yatsın. Eserlerinden oldukça faydalanmıştım.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için çerezleri kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…