Didem Arslan Yılmaz, televizyonda konuk bir vatandaşı Türkçe konuşmadığı için hattan almıştı. Burası Türkiye Cumhuriyeti Türkçe konuşmanız gerekiyor demişti.
Van Barosu, Didem Arslan Yılmaz hakkında suç duyurusunda bulundu. Van Barosu ifadesinde, ülkemizde başka dilin konuşmanın yasak olduğunu, diğer ırktaki vatandaşlarımızın kendi dillerinin konuşmasının suç olduğunu kastetmiştir. Bu sebepten dolayı ırkçılık ve hakaret suçu işlemiştir. Şüphelinin cezalandırılmasını istiyoruz.
Bilmeyenler için belirtmek istedim. Didem Arslan Yılmaz, Müge Anlı ve Esra Erol gibi program yapan bir spiker ve muhabirdir. Show TV'de çalışıyor.
Van Barosu, 'Türkçe konuş, burası Türkiye Cumhuriyeti' sözleriyle Kürtçe konuşmak isteyen konuğu hattan alan Didem Arslan Yılmaz hakkında suç duyurusunda bulundu.
www.evrensel.net
Bu konu hakkında sadece anayasanın 3.maddesi diyip geçiyorum. Daha da denilecek bir şey olduğunu düşünmüyorum.
Sonuçta ülkenin resmi dili Türkçe evet ama devlet daireleri dışında Kürtçe veya diğer azınlık dilleri konuşabilir. Tabii milli benliği yok etmediği müddetçe. Show gibi geldi bana, ama Van barosunun da olaya tarafsız yaklaşacağını düşünmüyorum.
Bir arkadaşından duydum kendi kökeni de kürtmüş. Niye böyle bir şey yaptı anlamadım. Evet burası Türkiye Cumhuriyeti ve anadilimiz Türkçe fakat o kadına bir tercüman tutabilirdi. Yakışıksız olmuş.
Anayasada devletin resmi dili Türkçedir ibaresi var değil mi? O zaman bitmiştir.
Madde 3.- Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür.
Resmî dil Türkçedir. Başkent Ankara'dır.
Yöresel olarak konuşulur. Buna kimse karışamaz bu arada. Ama resmi kurumlarda Türkçe konuşulması gerektiğini düşünüyorum. Ama azınlıktan öte bu ülkede sayısı milyonları bulan Türkiye cumhuriyetine bağlı Kürt vatandaşı var. Günlük dilde kimse Kürtçenin kullanılmasına karışmamalı.
Türkçe yayında Kürtçe konuşursan tabi sustururlar. Ne dediğini anlayamayız ki. Kürtçe konuşmak istiyorsan git Kürt televizyonuna çık. Ama spikerin dediği de cidden saçma.
Hocam normalde Belçika'da örneğin 3 dil resmi dil, İsviçre'de yine aynı şekilde. Diğer Avrupa ülkelerinde birçok azınlık dili tanınıyor. Ülkemiz Kürtçe'yi resmi dil olarak tanımıyor haklı olarak çünkü PKK sorunu var. Ama yöresel olarak konuşulur, ben şöyle düşünüyorum; Didem hanımın onu atmak yerine bir çevirmen bulması gerekebilirdi. Ama Van Barosu bence tarafsız yaklaşmıyor olaya, PKK sempatizanlığı yapıyor.
Yöresinde veya kendi içinde Kürtçe konuşması sorun olmamalı fakat televizyon kanalına bağlanıp ulusal bir yayında Kürtçe konuşulması yakışık almaz. Fakat yayından atması biraz şov geldi bana da.