Kan bağı ile olan bir yakınlık, yalnızca biyolojik bir bağdır; oysa sevgi ve saygı ile örülen bir yakınlık, ruhların ve zihinlerin derinliklerinde kurulan bir köprüdür. Kardeşlerim, bu köprünün hak ettiği şekilde inşa edildiğini gösterdiklerinde, onlarla paylaşmayı gönülden isterim. Ancak, bu köprü karşılıklı bir güven, anlayış ve değerler üzerine kurulmadıysa, yani hak etmiyorlarsa, bu paylaşımı vermek, sadece bir zorunluluk ya da gereklilikten öteye gitmez. Beni asıl bağlayan, kan değil; ruhumun, aklımın ve kalbimin derinliklerinde hissettiğim bu sevgi ve saygıdır. Sevgi ve saygıyı hak edenlerle paylaşım, gerçek bir anlam taşır; diğer türlüsü ise yalnızca boş bir ritüeldir.