Bu konuyu örnekler üzerinden açıklamak daha mantıklı olacak. GT 600 ve GTX 700 serilerini ele alalım. NVIDIA’nın sunduğu GT 600 serisi, multimedya odaklı ürünlerden oluşur. CPU bünyesinde bulunan grafik işlem birimi ile kıyaslanacak olursa yaklaşık beş kat daha üstün performans sunduğu görülüyor. Gündelik işlemlerde sağladığı faydanın yanı sıra çoklu işlemlerde ve internet uygulamalarında (YouTube, Twitter, Facebook, vb.) akıcı bir performans sunuyor.
NVIDIA’nın en çok talep gören yelpazesinden birisi olan GTX 700 serisi ise sıradan kullanımın dışına çıkıyor. Daha çok oyun odaklı kullanıcılar tarafından tercih edildiği gibi render ve grafik tasarım gibi yüksek GPU performansı gerektiren işlemlerle uğraşanlar tarafından da tercih edilmekte.
GT ve GTX ibarelerindeki bu farklılığı teknik açıdan destekleyen bir örnek daha verelim. İlk kartımız GT 640 olsun. PCI-Express 2.0 arayüzünü kullanan kart, 384 Cuda işlemci barındırıyor. Bu modeldeki 1 Gb GDD5 bellek, 128-bit arayüz genişliği sunuyor. GT 640’in bellek bant genişliği ise 80 Gb/sn.
GTX 760 ise 1152 Cuda işlemci barındırıyor. 2 Gb GDDR5 belleği ve sunduğu 256-bit arayüz genişliği ile birlikte GT 640 modeline göre yüksek teknik özelliklere sahip. Ayrıca 192.2 Gb/sn’lik bellek bant genişliği değeri sunuyor.
Teknik olarak birbirilerinden bu yönleriyle ayrılan GT ve GTX isimleri, görsel anlamda da kendisini belli ediyor. Multimedya odaklı ürünleri barındıran GT serisi, anakart üzerinde yalnızca tek slot kaplayacak yapıda. Yani bünyelerinde büyük bir soğutucu taşımalarına gerek yok. GTX ailesi ise grafik odaklı güçlü yapısından ötürü yüksek sıcaklıklara gebe. Bu sebepten dolayı çift slot kaplayan, geniş yapıya sahip soğutuculu modeller görülmekte. Karta yük bindiğinde oluşan sıcaklık ancak büyük soğutucularla destekleniyor.
ALINTIDIR.