Her şeyi bırakıp giden neyi bırakırsa gitmiş sayılır?

Selamlar Arkadaşlar,

Muhtemelen herkesin hayatında, her şeyi geride bırakıp gitme isteği duyduğu, belki de bu yönde sert kararlar almayı düşündüğü zamanlar olmuştur ya da olmamıştır. İnsanın içindeki bu köklü "gitme" veya "her şeyi bırakma" ihtiyacını gerçekten ne tetikler veya ne tatmin eder?

Diğer yandan, bu isteğe rağmen insanları gitmekten alıkoyan temel motivasyonlar veya sebepler neler olabilir?
Açık olmak gerekirse, burada konuyu spesifik olarak kadın-erkek ilişkileri bağlamında değil, daha genel bir çerçevede ele alıyorum. Teşekkürler.

NyxFury dedi:

Selamlar Arkadaşlar,

Muhtemelen herkesin hayatında, her şeyi geride bırakıp gitme isteği duyduğu, belki de bu yönde sert kararlar almayı düşündüğü zamanlar olmuştur ya da olmamıştır. İnsanın içindeki bu köklü "gitme" veya "her şeyi bırakma" ihtiyacını gerçekten ne tetikler veya ne tatmin eder?

Diğer yandan, bu isteğe rağmen insanları gitmekten alıkoyan temel motivasyonlar veya sebepler neler olabilir?
Açık olmak gerekirse, burada konuyu spesifik olarak kadın-erkek ilişkileri bağlamında değil, daha genel bir çerçevede ele alıyorum. Teşekkürler.

Genişletmek için tıkla...

Miss gibi soruymuş ya. Kral valla şöyle söyleyeyim.

Fenerbahçe, beni en çok alıkoyan şeylerden bir tanesi. Oyunlar, sosyal medya.

Şöyle çözdüm, hedefin nedir hayatta ki? Ona göre yaşıyor musun? yaşamıyorsan otomatik düzeliyor zaten.

Psikolog asistanlığı yapmış biri olarak gerçek örneklerden bahsedeyim, bir insan her şeyi geride bırakmak istiyorsa öncelikle yaşadığı şeyleri kabullenmeli ve olduğu karakterden vazgeçmemeli. Örnek olarak yukarıdaki arkadaş, oyunlar, futbol vs. demiş fakat böyle yaparsanız değişmiş olursunuz, geride bırakmış olmazsınız.

Eğer bazı şeyleri geride bırakmak istiyorsanız, çok net bir şekilde sınır çizmeniz gerekli. Bir insanı geride bırakacaksanız, ona "artık benim sınırım bu geçme" diyeceksiniz. Bunu nasıl sağlarsınız peki? Yaptığı hatalara sinirlenmemek, cevap vermemek ile. O bakımdan değişmekle, geride bırakmak çok farklı şeylerdir.

Bir kişiyi gitmekten alıkoyan sebep de esasında anılar. İnsan aslında günümüzde değil, geçmişte yaşayan bir canlıdır. "Vay be ne günlerdi" mesela. O günlerin hatrına bir adım oynayamaz. Fakat aslında o günler geride kalmıştır, esas mesele anıları geride bırakmaktır.

Kaileena dedi:

Psikolog asistanlığı yapmış biri olarak gerçek örneklerden bahsedeyim, bir insan her şeyi geride bırakmak istiyorsa öncelikle yaşadığı şeyleri kabullenmeli ve olduğu karakterden vazgeçmemeli. Örnek olarak yukarıdaki arkadaş, oyunlar, futbol vs. demiş fakat böyle yaparsanız değişmiş olursunuz, geride bırakmış olmazsınız.

Eğer bazı şeyleri geride bırakmak istiyorsanız, çok net bir şekilde sınır çizmeniz gerekli. Bir insanı geride bırakacaksanız, ona "artık benim sınırım bu geçme" diyeceksiniz. Bunu nasıl sağlarsınız peki? Yaptığı hatalara sinirlenmemek, cevap vermemek ile. O bakımdan değişmekle, geride bırakmak çok farklı şeylerdir.

Bir kişiyi gitmekten alıkoyan sebep de esasında anılar. İnsan aslında günümüzde değil, geçmişte yaşayan bir canlıdır. "Vay be ne günlerdi" mesela. O günlerin hatrına bir adım oynayamaz. Fakat aslında o günler geride kalmıştır, esas mesele anıları geride bırakmaktır.

Genişletmek için tıkla...

Cevabın için çok teşekkür ederim. Biraz geç geldim ve söylemek isterim ki bu bahsettiğin herşeyden herkesin haberi var. Süreç içerisinde nasıl çıkılacağı konusu da herkesin hayatına göre değişmez mi?

Tamamen ülkeyi, alışkanlıkları, yakınları bırakıp da gitmek gibi de konulardan bahsettim. Kendim olmak bile onlara ödül olur. Çünkü onları kabul etmiş de olurum diye düşünüyorum. Bu da asla kabul ettiğim bir konu değil. Kendimi ortama göre açıp kapatıyorum. Bu şekilde değil çok daha net ve radikal kararlar almaktan bahsediyorum mesela.

Sınır koymaktan yana sorun yok. Zaten bunları yaptığımız yer yine yaşadığımız topraklar. Gitmezsem bazı yerlerden kaderim olmaz sınırını korursan diyebilir misiniz? Neye göre dersiniz ya da fikriniz ne olur? Ya da bu bir fikir midir? Kimsenin çok akıllı olduğuyla değil de daha çok tecrübeli olduğu ve o yollardan sağlam geçtiği gibi konulara daha fazla işlemci ayırıyorum.

Bu anlamda da yorumunuz tarif gibi geldi bana.
2 kilo şeker 2 kilo un gibi.