Henüz daha 15 yaşındayım ve lise 1'im büyük beklentilerle LGS'ye girip fen lisesi kazanacak kadar matematik yapıp onu da kaydırarak Anadolu lisesine giden masum bir öğrenciyim. İçim o kadar dolup taştı ki nereden başlayacağımı bilemiyorum. Etrafımda içimi dökebileceğim kimsem yok yanlış anlamayın asosyal ve yıkık hissi vermeye çalışan biri değilim. Elbette ki arkadaşlarım var ama hiçbirine güvenmiyorum. Özellikle lise ortamında henüz daha 2 ay geçirmiş olsam bile öğrendiğim çok şey var. Bunlardan biri bugünün arkadaşlığı yarının pişmanlığı kısacası bugün dostunuz olan yarın eh pek de istenilen yerde olmuyor. Her neyse açıkçası bulunduğum ortamdan o kadar rahatsızım ki artık geceleri uyumak ve sabahları uyanmak bir işkence oldu. Bulunduğum ortamdaki kişilerle aynı yerde olmamalıyım bence yanlış anlamayın kendimi üstün gördüğümden değil sanki biraz onlar gibi değilim. Nasıl yani? Nasıl onlar gibi değilim? Ben her teneffüs çorap değiştirir gibi sevgili değiştiremem ben hikayeme arka plana yeni nesil rap koyup arkadaşlarımla keko tarzı çekindiğim fotoğrafa karartma uygulayıp paylaşamam benlik değil. Ve bunlar gibi daha nicesi. Hayatımda çok aşık olmadım hatta aşık olmanın verdiği hissi unuttum bir aralar. En son ki ilişkim 1 yıl sürmüştü ve kız arkadaşım vefat etmişti. Ondan sonra zaten benim için gönül işleri duraklamaya başlamıştı ta ki şu ana kadar. Sınıfımda bir kız var ve birbirimizi seviyoruz yani en azından arkadaş olarak tabii o öyle seviyor sanırım bilmiyorum. Ona o kadar aşığım ki o hissi iliklerime kadar hissettim uzun zaman sonra bazen onunda beni sevdiğini zannediyorum bazense tamamen saçmaladığımı ve böyle bir şey olmadığını düşünüyorum. Belirsizlik içinde kalmak bir yerden sonra insanı cidden bıktırıyor. Son zamanlar pek iyi gitmiyor en azından kendi adıma 1 ay içinde birçok sevdiğim kişiyi farklı sebeplerden dolayı kaybettim. Bunu derslere ve çevreme yansıtmamaya çalışmak artık bana ağır bir yük oluyor. Yazılarım kimine göre anlamsız olabilir zira bana göre de öyle sadece artık dolup taşan içimi bir yere dökmem gerekiyordu ve sanırım söylediklerimin en azından bir kesim tarafından "tınlanabileceği" tek yer burası. Tabii ki şöyle cevaplarda olacak "ergen, yıkık, vb" böyle kişilerin söyleyecekleri her ne kadar umurumda olmasa da şunu söylemek isterim evet belki ergen olabilirim ama bu benim sorunlar yaşamayacağım anlamına gelmiyor herkes gibi ben de yaşıyorum ve aşmak için yardım arıyorum yardım etmeyeceksen yolun açık olsun.
Bu konuda çok haklısınız ama kaliteli insanların sayısı az olur.Bulunduğum ortamdaki kişilerle aynı yerde olmamalıyım bence yanlış anlamayın kendimi üstün gördüğümden değil sanki biraz onlar gibi değilim. Nasıl yani? Nasıl onlar gibi değilim? Ben her teneffüs çorap değiştirir gibi sevgili değiştiremem ben hikayeme arka plana yeni nesil rap koyup arkadaşlarımla keko tarzı çekindiğim fotoğrafa karartma uygulayıp paylaşamam benlik değil. Ve bunlar gibi daha nicesi.
Selamlar değerli kardeşim, Ben de lise zamanımda fen lisesi kazandığım halde ailem yakın diye anadoluya gönderdi bundan 5 sene evvel. Sonrasında 2 sene okudum 2 sene sonrasında benim sağlık problemlerim baş gösterdi. Sana benzer yaşantım ve huylarım vardı. Herkesi kolay kolay sevmem aşık olmazdım. Ancak birini gerçekten çok sevdim. Sağlık problemlerim başlamadan yarım sene önce açıldım sevgili olduk. Sağlık problemlerim başladı akciğer üzerine. Ameliyatlar vs vs. Sonrasında biz devam ettik. Moralimi yerine getirmeye çalışır beni ziyarete gelirdi. Ancak ilişkimiz 1.5 yılı bulmaya başladığında bu hala öyle davranıyordu ama bir farklılık vardı. Tabi ki 1 senedir hastanede değilim 3 ay da bir ameliyat vs olmak durumunda kalmıştım. Sonrasında kızın yakın arkadaşı onun beni aldattığını belirtti ve ben o an ameliyat sonrası dikişlerle yatıyordum. İnanmamıştım, fotoğraflarla kanıtladığı halde gözlerimle görmek istedim ve onun yanına gittim hastaneden çıktığım gibi görmek için ve görünce gerçekten yıkıldım. Ve 1.5 yıl daha sağlık problemlerim devam etti. 11. ve 12. sınıflarım heba oldu. Ve şuan üniversiteye gidemiyorum. Eksiklerimi tamamlamam yıllarımı alacak ve sağlığımın iyi olacağının kesinliği yok maalesef. Şuan 19 yaşında olmama rağmen gerçekten yorulmuş hissediyorum. En son 2 ay önce hastaneden çıktım. Tavsiyem herşeyi kafana takmaman okul hayatın kötü gidebilir ama bu herşeyin sonu değil mesela ben bak neler neler geçti başımdan. Ancak şuan bir şirketle beraber aktif olarak çalışıyorum(1sene 2 ay oldu.) Hayatın her dönemi bu kadar iyi değildir. Ve evet yeni nesil biraz garip büyüyor(en azından bana göre garip). Emin ol bir kaç yıl sonra sana bunlar hatırlayıp güleceğin anlar olacak. Sevgilim mesela ben şuan hatırlayınca oldu bitti güzel zamanlardı olarak hatırlıyorum her ne kadar kalbimi kırmış olsa da. Takmıyorum çünkü. Ama yorulmuş haldeyim şu sıralar. Akciğerimden problemlerim bitmemişken kalp ile de sıkıntı yaşamaya başladım. Bakalım yolun sonu nereye götürecek beni. Canımsın kardeşim sıkma canını elbet geçecek herşey bir gün.Henüz daha 15 yaşındayım ve lise 1'im büyük beklentilerle LGS'ye girip fen lisesi kazanacak kadar matematik yapıp onu da kaydırarak Anadolu lisesine giden masum bir öğrenciyim. İçim o kadar dolup taştı ki nereden başlayacağımı bilemiyorum. Etrafımda içimi dökebileceğim kimsem yok yanlış anlamayın asosyal ve yıkık hissi vermeye çalışan biri değilim. Elbette ki arkadaşlarım var ama hiçbirine güvenmiyorum. Özellikle lise ortamında henüz daha 2 ay geçirmiş olsam bile öğrendiğim çok şey var. Bunlardan biri bugünün arkadaşlığı yarının pişmanlığı kısacası bugün dostunuz olan yarın eh pek de istenilen yerde olmuyor. Her neyse açıkçası bulunduğum ortamdan o kadar rahatsızım ki artık geceleri uyumak ve sabahları uyanmak bir işkence oldu. Bulunduğum ortamdaki kişilerle aynı yerde olmamalıyım bence yanlış anlamayın kendimi üstün gördüğümden değil sanki biraz onlar gibi değilim. Nasıl yani? Nasıl onlar gibi değilim? Ben her teneffüs çorap değiştirir gibi sevgili değiştiremem ben hikayeme arka plana yeni nesil rap koyup arkadaşlarımla keko tarzı çekindiğim fotoğrafa karartma uygulayıp paylaşamam benlik değil. Ve bunlar gibi daha nicesi. Hayatımda çok aşık olmadım hatta aşık olmanın verdiği hissi unuttum bir aralar. En son ki ilişkim 1 yıl sürmüştü ve kız arkadaşım vefat etmişti. Ondan sonra zaten benim için gönül işleri duraklamaya başlamıştı ta ki şu ana kadar. Sınıfımda bir kız var ve birbirimizi seviyoruz yani en azından arkadaş olarak tabii o öyle seviyor sanırım bilmiyorum. Ona o kadar aşığım ki o hissi iliklerime kadar hissettim uzun zaman sonra bazen onunda beni sevdiğini zannediyorum bazense tamamen saçmaladığımı ve böyle bir şey olmadığını düşünüyorum. Belirsizlik içinde kalmak bir yerden sonra insanı cidden bıktırıyor. Son zamanlar pek iyi gitmiyor en azından kendi adıma 1 ay içinde birçok sevdiğim kişiyi farklı sebeplerden dolayı kaybettim. Bunu derslere ve çevreme yansıtmamaya çalışmak artık bana ağır bir yük oluyor. Yazılarım kimine göre anlamsız olabilir zira bana göre de öyle sadece artık dolup taşan içimi bir yere dökmem gerekiyordu ve sanırım söylediklerimin en azından bir kesim tarafından "tınlanabileceği" tek yer burası. Tabii ki şöyle cevaplarda olacak "ergen, yıkık, vb" böyle kişilerin söyleyecekleri her ne kadar umurumda olmasa da şunu söylemek isterim evet belki ergen olabilirim ama bu benim sorunlar yaşamayacağım anlamına gelmiyor herkes gibi ben de yaşıyorum ve aşmak için yardım arıyorum yardım etmeyeceksen yolun açık olsun.
Ben ilk nesil boss olan LGS'nin kurbanıyım %4'lük dilime girdim sana tek söyleyebileceğim şey her okul birbirinin laciverti Türkiye aynı Türkiye kesinlikle çok değerli hocalarım oldu ama okul ne kadar iyi olursa olsun o kötüler de illaki oluyor. Donanım veya belki mekatronik mühendisliği düşünsem de asla fenlerin bana göre olmadığını bildiğim için Sosyal Bilimler tercih ettim bir yıl İngilizce sonra 4 yıl klasik tm. 9, 10 zaten pandemide çoğunlukla gitmişti 11'in ortasında baktım saçma sapan yerlere gidiyor garip insanlar garip hocalar her gün ayrı kaos gürültü kafam attı açığa geçtim (geçişte de garip garip hikayeler var onları katmayayım şimdi). Kendimi üstün görmüyorum demişsin ancak kendini üstün görmelisin dostum onların aksine düşünebilme ve yaratıcı olma kabiliyetin var. Ben üstünüm egosundan bahsetmiyorum kendinin farkında olman gerektiğinden bahsediyorum, bu iyi bir şey. Kendimi pandemiyle de birleştirirsek bu 4 yılda o kadar geliştirdim ki, (çok daha fazlasını yapabilirdim yapmadığım için çok pişmanım keşke yazılım öğrenseydim) şu anki sistemde Türkiye'de okul gerçekten çok gereksiz bir şey. Okuduğunu anlamayan, at gözlüklü insanları “öğretmenlik” yapıyor ve kendilerini üstün (ego) görüyorlar. (aşırı yorgunum cümlelerimi pek akıcı kuramadım kusuruma bakma sürçülisan ettiysem de affola.) Dersleri geçmeye odaklan, gerekli bilgileri al gereksizleri sınavda kullan geç. Akıllı, kendini geliştiren bir bireysin o sebeple Açık Liseyi sana tavsiye edebilirim. Borsayı araştırmayı bırakma, ForEX öğren, uzun vade yatırım araçlarını öğren, kriptoyu, road map ve whitepaper incelemeyi öğren, ticarete girişi, ürün pazarlamanın temel mantığını araştır, bilir kişilerden hikayelerini yaptıklarını dinle, İnovel tarzı etkinlik olursa mutlaka git ben çok faydasını gördüm. Haftalık harçlıklarınla kenara atabildiğinle ufak ufak hisse yatırımlarını yap, yaz dönemi çalışıp maaşlarını biriktir(imkanların var ise). Ufak ufaktan ne olacak deme kendim uyguladığım ve kazandığım şeyleri öneriyorum. Yaşıtlarımın sabah akşam ders çalıştığı ve gelecek kaygısı yaptığı yerde (illaki benim de gelecek kaygılarım ve bir eğitimim var ancak) ben ekonomik özgürlüğümü kazandım, düzenli olarak para akışı sağladım, yurt dışına kapak attım ve eğitimim için yurt dışına taşınacağım sonraki okul döneminde. Aşk meşk işlerine kendini çok kaptırma insanlar çok değişebiliyor. 5. yılına girdiğim bir ilişkim var ve doğru insanla bir şekilde yürüyor, konuşmaya tadını çıkartmaya devam et ağırdan al, keyfine bak. Asla yazılım öğrenmeyi bırakma. Şu anki ekonomide kitaplara para harcamaktan önemli şeyler var ne yazık ki o yüzden bol bol PDF'den kitap oku tüm kitapların PDF'ini kolayca bulabilirsin zaten. Olabildiğince sağlıklı beslenmeye çalış çünkü bu dönemde yürüyüş dışında spor yapmaya pek vakit bulamayacaksın. Tecrübelerimle konuştum, benim de eksiklerim var illaki ancak sana çok şey katacaklarına eminim. Umarım yardımcı olabilmişimdir. Dertleşmek istersen veya bir sorun, sorunun olursa her zaman kapım açık dilediğin zaman rahatsız edebilirsin, rahatsız olmam. Ha bir de Türkiye'de okuyacaksan ne okursan oku ek üniversite olarak Boğaziçi üniversite de işletme bölümünü okumanı kesinlikle öneriyorum, başkaları başarıyorsa sen neden başaramayasın zor bir şey değil. Lisede devam edeceksen Türkçeni (edebiyattan bahsetmiyorum) ve Matematiğini sıkı tut kalanı basit zaten.
Ha bir de dil öğren. İlk olarak İngilizce, sonra Almanca sonra Arnavutça olabilir balkanlarda en yaygın konuşulan dillerin başında. Balkanlar Türkiye için çok açık bir pazar yeri.
En çok konuşulan dillerden dedim hocam. Kosovada şirketim var. Kosova, Arnavutluk (hadi bunu saymayayım), Makedonya, Sırbistan, Romanya’da Arnavutça ve Türkçe ile halledemediğim hiçbir işim olmadı. İngilizcem sadece bir yerde işe yaradı neredeyse İngilizce konuşan insan ile karşılaşmadım. Bir de kaldığım otellerin birinde resepsiyonda işime yaradı.Saçma olacak ama Arnavutça nasıl Balkanlarda en çok konuşulan dil?