Çocuk yapmadan önce normal bir evlilik yaşayacağını düşünerek evlenmiş zaten. Normal bir evlilikte de toplum algısında insanların genel olarak bir seçim hakkı yoktur her şey sıralı ilerler önce kızı istemek, evlenmek, ilişkiye girmek ve çocuk sahibi olmak gibi. Çocuk yapmak insanlar evlendiğinde olması gereken bir sosyal kuralmış gibi gözüktüğü için evlenen her insan buna yöneliyor. Aldatmaya meyilli olan kişi evlendikten belli bir süre sonra bu konuma geldiğinden dolayı da iş işten çoktan geçmiş oluyor. İlişkinin monotonlaşması, heyecanın kaybolması, hiçbir yeniliğin olmaması, karşı tarafı ilk kez tanırken alınan hissiyatın sönmesi gibi şeyler her uzun ilişkide olabilecek şeyler. Hatta bu yüzden psikologlar, ilişki uzmanları vesaire uzun ilişkide eski heyecanlarını kaybedenlere "önemli olan sabır, sevgi gayret ve fedakarlık ister" diyerek aşkı ve sevgiyi özelleştirip sevginin emek istediğini savunmaya çalışırlar ama olan tek şey senin sıkılmış olmandır. Her kurulan ilişkide karşı taraf sana herhangi bir yönden fayda sağladığı için ona bağlanırsın örneğin onu sevmek sana iyi hissettiriyordur, ona hizmet etmek sana iyi hissettiriyordur, onunla ilgilenmek veya onun seninle ilgilenmesi hoşuna gidiyordur veya karşı taraf hiçbir şey yapmasa bile sen ondan kendine iyi bir haz çıkarıyorsundur. Elde etme arzusu ve yenilikler bitince de bu içgüdüler karşılanamaz hale geliyor ve hayatını daha iyi yaşayabileceğini düşünüp başka şeyler elde etmeye uğraş sarfediyorsun. İlişkilerde belirsizlik ve yenilik biterse ilişki diye bir şey kalmaz. Mesela bir kızı ilk gördüğünde dış görünüşünden veya hal ve hareketlerinden dolayı onu çok ayrı, farklı ve bambaşka bir hissiyat alarak görürsün. Sanki bu dünyaya ait olmayan bir rüya eseriymiş gibi hissetmene sebep olur bir şekilde algına uyuştuğu için ama bunun olma sebebi de belirsizlikten oluşan elde etme arzusudur zaten. Sadece bu hissiyat devam ettiği sürece mutlu bir ilişki sürebilirsin ama birini içli dışlı tanıdığında bu hissiyat er ya da geç sönüyor, hele ki algı yapına uymayan bir kişiyse. Bu yüzden evlilik düşünülüyorsa düşünce yapına tamamen uyuşan, samimiyetiyle seni her zaman etkin kılacak biriyle evlenmelisin diye düşünüyorum. Evli olan herkes evliliğin belli evrelerinde belli bir kişiye bağlı olmaktan sıkılmıştır, pişman olmuştur, başka kişilerle olmak istemiştir orası kesindir. Evli olup, aldatıp bunu evli olduğu kişiden saklayan kişi de evli olduğu kişiyle uzun zaman geçirdiği için ve bu yüzden gözünde bir anlamı olduğu için ondan sıkılmış ve bıkmış olsa da kaybetmek istemediği için yapıyor. Toplumsal açıdan tamamen yanlış, bireysel açıdan tamamen haklı bir şey maalesef.