"Öncelikli" risk alanı olarak görülmüyor ama o bölgedeki fayın yanal atımlı olmasından dolayı sarsıntı düzeyinin yüksek olacağı düzlemde bulunuyorsun. Depremin olmasının beklendiği fay bölgesine 60-110 km (Büyükçekmece - Marmaraereğlisi) arası bir mesafedesin ortalama olarak. Yani gevşek bir zeminde olmadığın sürece yüzey dalgasının yanal G kuvvetinin (yıkıcı etkisi diyelim) kıyıdaki yerlere göre daha düşük olacağı bir alandasın.
Çoğu jeoloğun beklediği kadar büyük bir depremde o bölgenin zemini sağlam bile olsa dayanıksız yapılarda büyük hasara neden olması muhtemel ama evin sağlamsa taşıyıcı olmayan duvarlardaki sıva/boya çatlakları ile az hasarlı atlatılabilir. Tabii kırılmanın ne kadar süreceği (büyüklük arttıkça bu süre uzar genelde) de önemli, bu süre arttıkça binanın dayanımı da düşüyor. Haliyle binaya olan etki daha fazla oluyor. 30 Ekim'deki depremde İzmir'in şanslı olduğu konu bu kırılmanın kısa sürmesi oldu, yoksa Bayraklı ve civarındaki yıkılan bina sayısı kat kat fazla olacaktı. Ağır hasarlı binaların tamamı yıkılırdı ki 400'den fazla apartmanın yıkılması demek oluyor bu da.