al3sta
Hectopat
- Katılım
- 9 Ağustos 2021
- Mesajlar
- 140
Selam, anlatacaklarım biraz uzun ve belki karışık olacak, şimdiden uyarıyorum (eğer okursanız) ^_^.
Bu sene (3 ay önce) Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği'nden mezun oldum. 2 seneden beri hedefim kabin memuru olmaktı ve hala öyle. Ha olur da fiziksel olarak bir kusurum olur kabin memuru olamazsam diye kabin hizmetleri bölümü yerine alternatif olarak yer hizmetlerinde de çalışabilirim düşüncesi ile bu bölümü okudum. Ne de olsa kabin memuru olmak için bölüm şartı aranmıyor. Halihazırda şu an birkaç tane havayolunun kabin memurluğu alımına başvurdum fakat mülakat konusunda kendimi yetersiz görüyorum. Havacılık sektöründe hiçbir tanıdığım, torpilim yok onu baştan söyleyeyim. Mesleğin aşığı biri değilim, sadece iyi para kazandıkları, yabancı dil istemeleri ve yurt dışı gezilerine özendiğim için istiyorum. Tabii bu saydığım sebepler havayolu şirketleri için direkt eleme sebebi.
Sorum şu ki: Maddi olarak hiçbir gelirim yok, üniversite şans eseri yaşadığım şehre çıktı, bu sayede evden git-gel yapma şansı buldum (üniversite hayatını yaşayamadan). Babamdan 2 senedir maddi olarak hiç destek almıyorum onunla konuşmuyorum da. Babam sürekli benden üniversite okumamamı, fabrikaya girmemi, para kazanıp sıradan bir hayat (ot gibi) yaşamamı istiyor -evden işe, işten eve- ama onu dinlemeyip üniversitemi okudum ve hafta sonları marangozda çalışarak, yol harçlığımı çıkararak kendi imkanlarımla bitirdim. Ne okuduğumu, hangi okulda okuduğumu, hangi mesleği yapmak istediğimi bile bilmiyor. Bu sene üniversiteye hazırlanan kardeşim var, ona da maddi anlamda hiç destek olmuyor. Çalışın, kendi paranızı kazanın diyor. Sanki bizi para kazanalım, ona bir gelir kapısı olalım diye çocuk yaptığını düşünüyorum. Ben de kenarda köşede biriktirdiğim kadarıyla kardeşime destek olmaya çalışıyorum. Seneye başka şehirde kazanırsa onun da maddi desteğe ihtiyacı olacak.
Bunun yanında CV'me bakarsam da kayda değer neredeyse hiçbir şey yok. Tek iyi tarafı İngilizcemin iyi olması ve birkaç yerde iş deneyimimin olması (kısa süreli, dönemsel). Hani sürekli uğraştığım veya zevk aldığım bir hobim veya ek gelir kaynağım da yok. Biliyorum bu durumda olmamda (hobimin veya bir uğraşımın olmaması) benim de payım var fakat beni hayatım boyunca hiç yönlendiren, ilgilenen olmadı. Kimse gelip ne istediğimi, neler yaptığımı veya yanlış yaptığım şeyleri yapma demekle yetinmeyip, arkadaş gibi konuşmadı. Ben de kafamı bilgisayardan hiç kaldırmadım. Kendimi bildim bileli PC'den kalkmıyorum, kendimi sürekli YouTube'da, forumlarda, video oyunlarında, filmlerde ve futbol maçı izlerken buluyorum. Babadan kalan herhangi bir miras, mal varlığı da yok. CV'me etkisi olmayacak ama en azından birkaç ay babamın çalıştığı fabrikada gerekirse fazla mesai yaparak tabiri caizse it gibi çalışsam, çalışmadığım günlerde de kendime öz güven katmak ve uğraştığım bir şeyler olsun diye Gym'e gitmek ve CV'me eklemek için 2. dil öğrenmek için dil kursuna yazılmak istiyorum. Aynı zamanda da kenarda köşede param olsun, birikimim olsun diye. Çünkü parasızlık acayip özgüvensizlik aşılıyor.
Sizce alınmaya değer bir aksiyon mu? Yukarıda dönemsel olarak çalıştığım işler var dedim, onlar da yabancı dilimin olmasından kaynaklıydı aslında. Özellikle turistik bölgelerde birkaç otelde yaz sezonu için resepsiyonistlik yaptım, dilimi daha da geliştirsin diye. Ama şu an evimin yanında olan bir işte çalışma planım var. Hem kafada kurduklarımı daha rahat yaparım, hem de daha rahat olurum diye.
Buraya kadar her şey tamam.
Diğer insanlara, özellikle sosyal medyada arkadaşlarıma bakınca herkesin az buçuk bir birikimi veya uğraşı var ama hiç kimse benim gibi değil. Herkesin bir destekçisi var, özellikle ebeveynlerinden. Babaları ne yaparlarsa yapsın her anlamda destek oluyor. Kimi yurt dışı kovalıyor, kiminin bir yerde torpili var, kimi herhangi bir yer hizmetleri şirketinde çalışıyor kiminin ise bir yerde çalışmadığı halde parası var ve her zaman geziyor.
Benim de şu an tek derdim kendimi olabildiğince her alanda geliştirmek (özellikle mesleği kapabilmek için), kenarda bir birikimimin olması ve istediğim mesleği yapmak. Birine özellikle maddi anlamda muhtaç olmak hayatta en istemediğim şey. Bana göre avantajlı olmamın tek tarafı risk almak için yaşımın hala genç olması (21 yaşındayım). Örneğin bu meslek için başvuran diğer insanlara bakıyorum kimisi 25, kimisi 27, 28. Ben o yaşlara kadar eğer hedeflediğim gibi mesleğe hala ulaşamazsam bile kendime birçok yabancı dil katıp, üzerine kurslar, sertifikalar eklerim diye düşünüyorum. Bu da temel olarak paradan geçiyor. Fark ettiyseniz kağıt üzerinde hep düşünüyorum ama bunları gerçek hayata uyarlayınca ne kadar sağlıklı veya başarılı olurum orası muamma. Çünkü kafada genelde olayları çok iyi planlar, kurarım ama işi pratiğe dökünce olmayabiliyor.
Ayrıca forum sitelerini bir nevi ücretsiz terapi seansı olarak görüyorum. Her ne kadar hiç kimse bizzat yaşamadığı durum haricinde kimseye %100 sağlıklı tavsiye ve öğüt veremese de farklı insanların fikirlerini görmek ve olaylara başka pencereden bakan kişilerin olması içimi ara ara forum yazılarına dökebilmemi sağlıyor. Buraya kadar okuduysan -ve umarım olayın kurgusunu ve ana fikrini kaçırmadan- illaki aklında benim ile ilgili az biraz bir şeyler canlanmıştır.
Sen olsan ne yapardın? Ya da sence ne yapmalıyım? Bu kadar uzun yazmayı planlamıyordum hatta daha uzun olacak diye birkaç satır yazdıklarımı da sildim fakat çoğu kişinin ilgisini çekeceğini bile sanmıyorum. Hiç olmazsa anı olarak kalsın, zaten forumda yazdıklarımı da bir nevi günlük olarak kullanıyorum.
Ha bu arada bazıları çoğu şeyi çok ciddiye alıyorsun, kafaya takıyorsun, akışına bırak gitsin, bir yerden başla gerisi gelir diyor ama böyle bir hayatın olsa düşünmeden duramazlar diyorum. Konuyla ilgili anlamayamadığınız veya sormak istediğiniz bir şey olursa çekinmeyin -tabii konu ne kadar ilginizi çekerse-. Olay üniversiteden nerelere geldi vay be.
Bu sene (3 ay önce) Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği'nden mezun oldum. 2 seneden beri hedefim kabin memuru olmaktı ve hala öyle. Ha olur da fiziksel olarak bir kusurum olur kabin memuru olamazsam diye kabin hizmetleri bölümü yerine alternatif olarak yer hizmetlerinde de çalışabilirim düşüncesi ile bu bölümü okudum. Ne de olsa kabin memuru olmak için bölüm şartı aranmıyor. Halihazırda şu an birkaç tane havayolunun kabin memurluğu alımına başvurdum fakat mülakat konusunda kendimi yetersiz görüyorum. Havacılık sektöründe hiçbir tanıdığım, torpilim yok onu baştan söyleyeyim. Mesleğin aşığı biri değilim, sadece iyi para kazandıkları, yabancı dil istemeleri ve yurt dışı gezilerine özendiğim için istiyorum. Tabii bu saydığım sebepler havayolu şirketleri için direkt eleme sebebi.
Sorum şu ki: Maddi olarak hiçbir gelirim yok, üniversite şans eseri yaşadığım şehre çıktı, bu sayede evden git-gel yapma şansı buldum (üniversite hayatını yaşayamadan). Babamdan 2 senedir maddi olarak hiç destek almıyorum onunla konuşmuyorum da. Babam sürekli benden üniversite okumamamı, fabrikaya girmemi, para kazanıp sıradan bir hayat (ot gibi) yaşamamı istiyor -evden işe, işten eve- ama onu dinlemeyip üniversitemi okudum ve hafta sonları marangozda çalışarak, yol harçlığımı çıkararak kendi imkanlarımla bitirdim. Ne okuduğumu, hangi okulda okuduğumu, hangi mesleği yapmak istediğimi bile bilmiyor. Bu sene üniversiteye hazırlanan kardeşim var, ona da maddi anlamda hiç destek olmuyor. Çalışın, kendi paranızı kazanın diyor. Sanki bizi para kazanalım, ona bir gelir kapısı olalım diye çocuk yaptığını düşünüyorum. Ben de kenarda köşede biriktirdiğim kadarıyla kardeşime destek olmaya çalışıyorum. Seneye başka şehirde kazanırsa onun da maddi desteğe ihtiyacı olacak.
Bunun yanında CV'me bakarsam da kayda değer neredeyse hiçbir şey yok. Tek iyi tarafı İngilizcemin iyi olması ve birkaç yerde iş deneyimimin olması (kısa süreli, dönemsel). Hani sürekli uğraştığım veya zevk aldığım bir hobim veya ek gelir kaynağım da yok. Biliyorum bu durumda olmamda (hobimin veya bir uğraşımın olmaması) benim de payım var fakat beni hayatım boyunca hiç yönlendiren, ilgilenen olmadı. Kimse gelip ne istediğimi, neler yaptığımı veya yanlış yaptığım şeyleri yapma demekle yetinmeyip, arkadaş gibi konuşmadı. Ben de kafamı bilgisayardan hiç kaldırmadım. Kendimi bildim bileli PC'den kalkmıyorum, kendimi sürekli YouTube'da, forumlarda, video oyunlarında, filmlerde ve futbol maçı izlerken buluyorum. Babadan kalan herhangi bir miras, mal varlığı da yok. CV'me etkisi olmayacak ama en azından birkaç ay babamın çalıştığı fabrikada gerekirse fazla mesai yaparak tabiri caizse it gibi çalışsam, çalışmadığım günlerde de kendime öz güven katmak ve uğraştığım bir şeyler olsun diye Gym'e gitmek ve CV'me eklemek için 2. dil öğrenmek için dil kursuna yazılmak istiyorum. Aynı zamanda da kenarda köşede param olsun, birikimim olsun diye. Çünkü parasızlık acayip özgüvensizlik aşılıyor.
Sizce alınmaya değer bir aksiyon mu? Yukarıda dönemsel olarak çalıştığım işler var dedim, onlar da yabancı dilimin olmasından kaynaklıydı aslında. Özellikle turistik bölgelerde birkaç otelde yaz sezonu için resepsiyonistlik yaptım, dilimi daha da geliştirsin diye. Ama şu an evimin yanında olan bir işte çalışma planım var. Hem kafada kurduklarımı daha rahat yaparım, hem de daha rahat olurum diye.
Buraya kadar her şey tamam.
Diğer insanlara, özellikle sosyal medyada arkadaşlarıma bakınca herkesin az buçuk bir birikimi veya uğraşı var ama hiç kimse benim gibi değil. Herkesin bir destekçisi var, özellikle ebeveynlerinden. Babaları ne yaparlarsa yapsın her anlamda destek oluyor. Kimi yurt dışı kovalıyor, kiminin bir yerde torpili var, kimi herhangi bir yer hizmetleri şirketinde çalışıyor kiminin ise bir yerde çalışmadığı halde parası var ve her zaman geziyor.
Benim de şu an tek derdim kendimi olabildiğince her alanda geliştirmek (özellikle mesleği kapabilmek için), kenarda bir birikimimin olması ve istediğim mesleği yapmak. Birine özellikle maddi anlamda muhtaç olmak hayatta en istemediğim şey. Bana göre avantajlı olmamın tek tarafı risk almak için yaşımın hala genç olması (21 yaşındayım). Örneğin bu meslek için başvuran diğer insanlara bakıyorum kimisi 25, kimisi 27, 28. Ben o yaşlara kadar eğer hedeflediğim gibi mesleğe hala ulaşamazsam bile kendime birçok yabancı dil katıp, üzerine kurslar, sertifikalar eklerim diye düşünüyorum. Bu da temel olarak paradan geçiyor. Fark ettiyseniz kağıt üzerinde hep düşünüyorum ama bunları gerçek hayata uyarlayınca ne kadar sağlıklı veya başarılı olurum orası muamma. Çünkü kafada genelde olayları çok iyi planlar, kurarım ama işi pratiğe dökünce olmayabiliyor.
Ayrıca forum sitelerini bir nevi ücretsiz terapi seansı olarak görüyorum. Her ne kadar hiç kimse bizzat yaşamadığı durum haricinde kimseye %100 sağlıklı tavsiye ve öğüt veremese de farklı insanların fikirlerini görmek ve olaylara başka pencereden bakan kişilerin olması içimi ara ara forum yazılarına dökebilmemi sağlıyor. Buraya kadar okuduysan -ve umarım olayın kurgusunu ve ana fikrini kaçırmadan- illaki aklında benim ile ilgili az biraz bir şeyler canlanmıştır.
Sen olsan ne yapardın? Ya da sence ne yapmalıyım? Bu kadar uzun yazmayı planlamıyordum hatta daha uzun olacak diye birkaç satır yazdıklarımı da sildim fakat çoğu kişinin ilgisini çekeceğini bile sanmıyorum. Hiç olmazsa anı olarak kalsın, zaten forumda yazdıklarımı da bir nevi günlük olarak kullanıyorum.
Ha bu arada bazıları çoğu şeyi çok ciddiye alıyorsun, kafaya takıyorsun, akışına bırak gitsin, bir yerden başla gerisi gelir diyor ama böyle bir hayatın olsa düşünmeden duramazlar diyorum. Konuyla ilgili anlamayamadığınız veya sormak istediğiniz bir şey olursa çekinmeyin -tabii konu ne kadar ilginizi çekerse-. Olay üniversiteden nerelere geldi vay be.
Son düzenleyen: Moderatör: