Geleceğini önce kendi aklında serbest bırakacaksın ve yayılmasına izin vereceksin, yoksa sen daha kendin inanmıyorsan ihtimallerin güzelliğine ve potansiyeline, gerçekte olmasına da izin vermemiş olursun. Şunu unutma ki biz kendi zihinlerimizin kölesi olan varlıklarız ve zihin dışı düşünmemiz mümkün değil. Yani aklımız nereye savrulmuşsa biz de peşinden gideriz, bunu durduramayız.
Gezegenimizde birçok başarılı insan, hiçbir eğitim almadan sadece kendileri öğrenerek kendilerine meslek elde ediyor ve bu alanda harika işler yapıyorlar. Onların 5 yıl önceki hâllerine gidip de okulunu okudukları işleri bırakıp bambaşka bir alana yöneleceklerini söylesek, bize gülerlerdi. İnanmazlardı. Ancak hayatın ne getireceğini bilmek mümkün değil. Biliyormuşuz gibi davranmamalıyız.
Seni anlıyorum. Ancak şunu unutma ki sadece kendi zihninin oluşturduğu sanal bir hapishanede, kendi geleceğini kısıtlıyor ve potansiyelini gün gün yok ediyorsun. Zihinsel çöküş, beraberinde fiziksel çöküşü de getirir. Bu durumdan çıkman gerekiyor ve yapabileceğine önce kendin inanacaksın. Fırsatları araştır, kendini eğit. Yaşıtlarının birçoğu eşek gibi anırarak sahilde kola-çekirdek yapıyor. Geride değilsin, hiçbir zaman da olmadın. Şimdi toparlanma vakti.
Zihnini aç, geleceğini serbest bırak, bir süreliğine de olsa kendin gibi olmayı bırakıp bambaşka biriymiş gibi düşün. İşte o zaman aklının nasıl çalıştığına ve sana nasıl hizmet ettiğine şahit olacaksın.
Bol şans.