Ya birader gitmişsin en basit ayeti seçmişsin deveyi çıkarıp dinozor eklemişsin ben sana Kuranın bütünlüğünden bahsediyorumHocam benzerini yazın dediniz yazdım gayet de ciddiyim. Sizin benzerinizden kastınız nedir illa benim yazdığıma da 2 milyar insanın iman etmesi mi gerekiyor nedir benzerlikten kastınız?
Dinozorlar neden Kur'anda geçmiyor veya megafauna,karbonfiber,devoniyen dönemi falan. Bunları da söylese mesela daha da keskin olurdu çünkü o dönem bilinmesi bunu mesela gerçekten çok zor yani.Ya birader gitmişsin en basit ayeti seçmişsin deveyi çıkarıp dinozor eklemişsin ben sana Kuranın bütünlüğünden bahsediyorum
Hocam 7. yüzyıl da dinozor diye bir şey duyan arap sence bu ne diye sorgulamaz mı Hz. Muhammed Peygamberimiz de açıklayamaz dolayısıyla mesaj kaybolur İslam büyüyemez.Dinozorlar neden Kur'anda geçmiyor veya megafauna,karbonfiber,devoniyen dönemi falan. Bunları da söylese mesela daha da keskin olurdu çünkü o dönem bilinmesi bunu mesela gerçekten çok zor yani.
Hocam zaten dinin evrensel yönü için söylüyorum ben yoksa o dönemki Arap sanki bilimsel taraflarını da anlamazdı ona bakarsak.Hocam 7. yüzyıl da dinozor diye bir şey duyan arap sence bu ne diye sorgulamaz mı Hz. Muhammed Peygamberimiz de açıklayamaz dolayısıyla mesaj kaybolur İslam büyüyemez.
571 yılında okuma yazma bilmeyen, cahillik içerisinde yaşayan bir adamın çıkıp da;Dinozorlar neden Kur'anda geçmiyor veya megafauna,karbonfiber,devoniyen dönemi falan. Bunları da söylese mesela daha da keskin olurdu çünkü o dönem bilinmesi bunu mesela gerçekten çok zor yani.
Ya birader gitmişsin en basit ayeti seçmişsin deveyi çıkarıp dinozor eklemişsin ben sana kuranın bütünlüğünden bahsediyorum.
Arapları cahil sanmak sizin hatanız, Mekkede birçok kültürden insan gelip gidiyordu yani farklı toplumlardan bilgiler geliyordu. Muhammed tek başına Kur'anı yazdı diyen kim? Tek başına yazdığını zaten düşünmüyorum, Varaka ölünce de 40 gün kesilme olayını düşününce de daha da mantıklı geliyor. Dediğim gibi yine de bilinmeyen bir şey söylemiyor, %1 bile olsa bilme ihtimali bir şey değişmeyecek.571 yılında okuma yazma bilmeyen, cahillik içerisinde yaşayan bir adamın çıkıp da;
Zümer 6: “Sizi annelerinizin karınlarında, üç karanlık içinde, bir yaratılıştan sonra (bir başka) yaratılışa (dönüştürüp) yaratmaktadır.”
demesi ne kadar imkanlı?
''Özellikle 2014 ve sonrasında yapılan birçok bilimsel araştırma gösteriyor ki hamile kalmak isteyen kadınlar ve hamile kaldıktan sonra bebeklerinin sağlıklı gelişmesini isteyen kadınlar geç uyumamalılar ve geceleri ışıklı ortamda kalmamalılar. Çünkü bebeğin oluşumu ve sağlığı karanlıkta salgılanan melatonin hormonuna bağlı.[1] Teksas sağlık merkezinden Profesör Russel J. Reiter bunu şöyle açıklıyor: Geceleri ışığı her açışınızda melatoniniz düşer ve bu da gebe kalma ihtimalinizi azaltır. Gebe kalmak isteyen kadınlar en az sekiz saat ışıktan uzak karanlık bir ortamda uyumalılar. Yeterince karanlıkta kalmazsanız melatonin üretemezsiniz ve bebeğin beyin fonksiyonları yolunda gitmez. Yeterince karanlık olmazsa bebekte dikkat eksikliği, hiperaktivite ve otizm gelişebilir. Karanlık, biyolojik saatin düzenlenmesi için gerekli fakat karanlığın illa uyku ile olması gerekmiyor, uyku iyidir fakat karanlıkta kalmak uykusuz da olabilir” diye sözlerini bitiriyor.[1] 3 karanlık evrede yaratılış hakikati işte bu gerçeği müteşabih olarak yani bilimsel olarak açıklamaktadır.''
''...Gelelim 3 karanlık evrede yaratılış ayetine. 3 karanlık evrede yaratılış ayeti bize diyordu ki bebeğin gelişimi ” üç karanlık içinde ” yaratılıştan yaratılışa sürmekte yani üç karanlık evrede gelişim oluşmaktadır. Yani dikkatlerimizi bebeğin gelişimi ve karanlığa olan gereksinimi üzerine çekiyor. Mucize bir şekilde bebeğin karanlığa olan ihtiyacını ve gelişimin üç karanlıkla birlikte geleceğini belirtiyor. İlgiçtir ki gebelikte de melatonin seviyesi sürekli aynı kalmaz ve üç dönem halinde keskin değişimler sergiler. ilk 24 hafta’da önemli bir değişim olmaz, 24-36 haftalar arasında melatonin ihtiyacı ve kandaki seviyesi artar, 36. haftadan 40. haftaya kadar ise düşer.[18] Görüldüğü gibi karanlık hormonu olan melatonin ihtiyacı bakımından bebeğin gelişimi de üç ana dönemde gerçekleşir.
Ek açıklama olarak; bebek melatonine yani karanlığa bağlı gelişir dedik. Anne adayı aydınlığa da çıkıyor fakat bebeğin gelişimini sağlayan melatonin aydınlıkta değil karanlıkta oluşuyor. Şöyle bir örnek vereyim, “ilkokul çağındaki çocuklar yiyeceklerle büyür” dediğiniz zaman “bu çocuklar her zaman yiyecek yemiyor öğünlerde yemek yiyor” derseler bu doğru olur, fakat çocukların büyümek için yemek yememeye değil, tam tersine yemek yemeğe ihtiyaçları olduğu gerçeği değişmez. Melatonin de aynıdır. Bebekler gelişim için melatonine ihtiyaç duyarlar bunun gece salgılanması yeterlidir, tüm gün salgılanmasına gerek yok. Gündüz salgılanmaması, bebeğin melatoninle gelişimine devam ettiği gerçeğini değiştirmez...''
Kaynak: 223# 3 karanlık evrede yaratılışın bilimsel açıklaması – Dr. Kurtuluş Berzan
571 yılında okuma yazma bilmeyen, cahillik içerisinde yaşayan bir adamın çıkıp da;
zümer 6: “sizi annelerinizin karınlarında, üç karanlık içinde, bir yaratılıştan sonra (bir başka) yaratılışa (dönüştürüp) yaratmaktadır.”
Demesi ne kadar imkanlı?
"Özellikle 2014 ve sonrasında yapılan birçok bilimsel araştırma gösteriyor ki hamile kalmak isteyen kadınlar ve hamile kaldıktan sonra bebeklerinin sağlıklı gelişmesini isteyen kadınlar geç uyumamalılar ve geceleri ışıklı ortamda kalmamalılar. çünkü bebeğin oluşumu ve sağlığı karanlıkta salgılanan melatonin hormonuna bağlı.[1] teksas sağlık merkezinden profesör russel j. Reiter bunu şöyle açıklıyor: Geceleri ışığı her açışınızda melatoniniz düşer ve bu da gebe kalma ihtimalinizi azaltır. Gebe kalmak isteyen kadınlar en az sekiz saat ışıktan uzak karanlık bir ortamda uyumalılar. Yeterince karanlıkta kalmazsanız melatonin üretemezsiniz ve bebeğin beyin fonksiyonları yolunda gitmez. yeterince karanlık olmazsa bebekte dikkat eksikliği, hiperaktivite ve otizm gelişebilir. karanlık, biyolojik saatin düzenlenmesi için gerekli fakat karanlığın illa uyku ile olması gerekmiyor, uyku iyidir fakat karanlıkta kalmak uykusuz da olabilir” diye sözlerini bitiriyor.[1] 3 karanlık evrede yaratılış hakikati işte bu gerçeği müteşabih olarak yani bilimsel olarak açıklamaktadır."
"...Gelelim 3 karanlık evrede yaratılış ayetine. 3 karanlık evrede yaratılış ayeti bize diyordu ki bebeğin gelişimi ” üç karanlık içinde ” yaratılıştan yaratılışa sürmekte yani üç karanlık evrede gelişim oluşmaktadır. Yani dikkatlerimizi bebeğin gelişimi ve karanlığa olan gereksinimi üzerine çekiyor. Mucize bir şekilde bebeğin karanlığa olan ihtiyacını ve gelişimin üç karanlıkla birlikte geleceğini belirtiyor. İlgiçtir ki gebelikte de melatonin seviyesi sürekli aynı kalmaz ve üç dönem halinde keskin değişimler sergiler. ilk 24 Hafta'da önemli bir değişim olmaz, 24-36 haftalar arasında melatonin ihtiyacı ve kandaki seviyesi artar, 36. haftadan 40. haftaya kadar ise düşer.[18] görüldüğü gibi karanlık hormonu olan melatonin ihtiyacı bakımından bebeğin gelişimi de üç ana dönemde gerçekleşir.
Ek açıklama olarak; bebek melatonine yani karanlığa bağlı gelişir dedik. Anne adayı aydınlığa da çıkıyor fakat bebeğin gelişimini sağlayan melatonin aydınlıkta değil karanlıkta oluşuyor. Şöyle bir örnek vereyim, “ilkokul çağındaki çocuklar yiyeceklerle büyür” dediğiniz zaman “bu çocuklar her zaman yiyecek yemiyor öğünlerde yemek yiyor” derseler bu doğru olur, fakat çocukların büyümek için yemek yememeye değil, tam tersine yemek yemeğe ihtiyaçları olduğu gerçeği değişmez. Melatonin de aynıdır. Bebekler gelişim için melatonine ihtiyaç duyarlar bunun gece salgılanması yeterlidir, tüm gün salgılanmasına gerek yok. Gündüz salgılanmaması, bebeğin melatoninle gelişimine devam ettiği gerçeğini değiştirmez..."
kaynak: 223# 3 karanlık evrede yaratılışın bilimsel açıklaması – Dr. Kurtuluş Berzan
E şimdi dostum matematiksel oran orantı olarak düşün 1 ayeti 5 dakikada yazmışım benzerini. Hepsini yazmam için bana biraz zaman versen 6 bin küsur ayetin benzerini yazarım sana. Hiç biride birbiriyle çelişmez içinde bir tane bile hata bulamazsın. Ama inanırlar mı benim yazdığım kitaba hayır ama senin benerini yazamazsın dediğin iddianı çürütmüş olurum. Yani niye bir benzeri yazılamasın onu anlayamıyorum kalem kağıt mantık ortada?