İnceleme Mini İnceleme: The Hundred Line: Last Defense Academy

Katılım
8 Ekim 2021
Mesajlar
6.354
Makaleler
7
Çözümler
38
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
Meslek
Öğrenci
Mini İnceleme: The Hundred Line: The Last Defense Academy

Giriş kısmına ne yazacağımı bulamadım. Şunu diyebilirim ki, bu oyun çok dolu ve spoilersız bahsetmek neredeyse imkansız. Bu yüzden bu oyundan bahsederken diğerlerine yaptığım gibi basit bir girişle yazıyı açmak bana çok zor geliyor. Bu soiler barındıracak. Sonuç olarak bir visual novel hakkında yazıyorum ve spoilersız bahsetmek mümkün değil.

Bu yazının mini inceleme olmasının sebebi bu oyunun hakkını vere vere incelemenin çok zor olması. Bir gün yapacağım (Muhtemelen bu forumda olmaz.) ama çok uzun vakit ve emek gerekiyor. Çok dolu bir oyun ve buna gerçekten "inceleme" yazacaksam hakkını vermek istiyorum. Bu yazı bir incelemeye kıyasla kısa olacak ama genel anlamda oyun hakkındaki görüşlerimi kısaca aktarmak istiyorum, bu oyuna bayıldım ve daha fazla kişinin bilmesini istiyorum. Bu yazıda konuları farklı başlıklar altına ayırmayacağım. Elimizdeki işe genel anlamda bakmak istiyorum.

Bu oyun genel olarak bir visual novel olduğu için tahmin edebileceğiniz üzere bol bol yazı okumaya odaklanıyor. Narrative konusunda çok iyi bir iş çıkardıklarını rahatlıkla söyleyebilirim. Öncelikle tempoyu takdir etmek istiyorum, bu visual novel çok düzgün bir tempoyla ilerliyor. Yavaş başlayan ama temellerini doğru atan, gittikçe hızlanan, sonra da düzgün plot twistler sunabilen, iyi karakter gelişimi sunabilen yani kısaca narrative işini çok iyi yapan bir oyun olmayı başarabiliyor. Öyle ki oyunun 40 saati tutorial niteliğinde. Ama bu 40 saatin içinden bir kısmı çıkartmak ister misin deseler cevabım hayır olur. O 40 saat oyunun narrativeinin inşa etmeyi çok iyi yapıyor. Karakterlerle acı tatlı bir sürü olay yaşıyorsunuz ve ister istemez bağlanıyorsunuz. Başta anime klişesi olan karakterler özellikle de rota sisteminin açılması ile çok daha derinleşebiliyorlar. Mesela tüm olayı 4. duvarı kırmak olan Darumi'nin hikayesini ufaktan kendi rotası ile irdelerseniz gerçekten güzel bir hikaye elde edebiliyorsunuz. Dominant bir abla olan Hiruko'nun altından bambaşka şeyler çıkabiliyor. Kısaca bu oyunun temposu çok iyi. Yeni çıkan birçok oyunun ciddi bir sorunu olan tempo problemini çok güzel çözmüş Kodaka ve Uchikoshi abim.

Tempo bir kenara, hikaye konusunda da çok iyi bir iş çıkardıklarını söylemem gerekecek. Hatta modern titlelar arasında hikayesini en çok dikkatle takip ettiğim, beğendiğim oyunlardan birisi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Hikayemiz sıradan bir öğrenci hayatı yaşayan Takumi Sumino'yu konu alarak başlıyor. Daha sonra bu kısımlarda kendi yaşadığı TCR adı verilen bölgenin istila edildiğini görüyoruz. Sumino, tuhaf bir robot tarafından verilen bir kılıcı kendine saplayarak "hemoanima" adı verilen gücünü uyandırıyor ve istilacıları yeniyor. Bundan sonra oyun bir zaman atlaması yaşıyor ve karakterimiz tanımadığı kişilerle birlikte bir okulda tutsak olacak şekilde uyanıyor. Bu okulun adı Last Defense Academy ve karakterlerimizin amacı bu okulda 100 gün kalarak dünyayı kurtarmak. Okuldaki diğer kişiler de Sumino gibi hemoanima adı verilen gücü kullanabiliyor.

Bu anlattığım kısım hikayenin aşırı yüzeysel bir kısmı. Öyle ki hikayenin %1'ini bile oluşturmuyordur. Narrative oyun ilerledikçe öyle bir genişliyor ki twistler, karakter gelişimleri, yaşanan olaylar, hatta ve hatta faşizm, soykırım gibi konulara giriyor. Temposu bu yüzden çok iyi diyorum. Yavaş ama emin adımlarla kendini çok iyi inşa eden bir narrative var elimizde. Ve şimdi asıl oyunun parlayan yerine geçelim, rota sistemi.

Bu oyun birçok yerde bilmem kaç rota ve 100 farklı ending ile lanse edildi. Expedition 33 ile aynı gün çıktığından oyun overshadowed kaldı. (Maalesef society) Oyunun bu sisteminden gayet memnun kaldığımı söyleyebilirim. Seçimler hikayeyi gerçekten etkiliyor ve hikayeyi bambaşka noktalara çekebiliyorsunuz. Ben ilk rotamı bir katil kim oyununa çevirmiştim mesela, tabii herkesin ölümüne sebep oldum o da üzdü. Bu rotalar ve sonlar arasından da gayet kaliteli olanlar oldukça fazla. Oyun hem quanity hem de quality sunabiliyor. Bu rota sistemi ile oyunun hikayesi çok daha fazla karmaşıklaşıp katmanlar artıyor tabii. Elimizde katman katman yazılmış müthiş bir narrative var. Bu narrativein bu kadar iyi olmasının en büyük sebeplerinden birisi de tabii ki başta dediğim gibi, ilk oynayışımız olan rota 0. Dediğim gibi, temelleri çok iyi atıyor. Rota 0'ın çok iyi bir son yaptığını da belirtmem lazım. Rota 0 bittikten sonra, bir de üstüne daha sonra bahsedeceğim Carousel / Zinee gibi müthş bir credits şarkısı gelince ne tükettiğimi sindirmek, anlamak ve devam etmek için 2 gün beklemem gerekti. Oyunun son saatlerinde 2 defa gözlerimin dolması bir kenara bir de üstüne Rota 0'ın sonu gelince biraz ağır hissetmiştim. Rota 0'ın üzerine bir de bir sürü başka rotalar ve güzel hikayeler eklenince ağzım açık kaldı tabii.



Oynanış tarafında da oyun oldukça iyi bir iş çıkarmış. Çoğunlukla bir visual novel olmasına rağmen oldukça iyi bir oynanış sunmakta. Bu oyun Fire Emblem'a benzer bir yapıyı temel alıyor ama ondan çok daha farklı bir oynanış sunuyor. Klasik SRPG sisteminin aksine oyun agresif olmanı isteyen bir sisteme sahip. AP biriktirmek, intihar saldırıları gibi kendine has özgün mekaniklere sahip ve bu oyunun savaş sistemini fazlasıyla keyifli yapmış. Karşılaştırmayı doğru bulmasam da Personalar gibi kültleşmiş JRPGlerin savaş sistemlerinden bile zevkli geldiği yerler oldu ve bunun tekrar bir visual novel olduğunu ve buna rağmen bunu başardığını belirtmek isterim. Tabii yan etkinliklerde karakterlerle bağ kurma, boş zamanlarda karakterlerle takılarak stat geliştirme gibi şeyler de var. Başta keşke daha fazla olsaymış bunlardan demiştim ama oyun ileride açılan bond sistemi ile bu isteğimi yerine getirebildi. Yine de keşke daha fazla VR Training olsaymış. O savaş sistemini zor düşman dizilişlerinde denemeyi çok isterdim. Tabii adamlar güncelleme ile oyuna çok zor bir zorluk modu eklemişler, JRPGlerde mazoşistliği seven birisiyim ve bu modun tatmin edici olduğunu söylyebilirim. Zaten keyifli olan bu sistemi çok daha keyifli kılmış. Yapımcı ekibin oyunu bu şekilde desteklemesinden oldukça memnun kaldım. Eğer benim gibi JRPGlerde zorlanmayı seviyorsanız kesinlikle oyunu bu mod ile oynayın. Savaş sistemine bambaşka bir yön ekliyor.



The Hundred Line çok büyülü bir oyun, ayrıca en sevdiğim visual novellardan birisi oldu bile. Çok dolu ve çok iyi. Denememiş ve visual novel seven herkes kesinlikle denemeli. Son yıllarda deneyim ettiğim en iyi, en dolu yapımlardan birisi. Bu oyunun geliştirme süreci de ilginçtir, Too Kyo Games'i neredeyse batışa sürükleyen bir oyun. Kendi hayallerindeki oyunu yapabilmek için şirketin batışını göze almışlar. Tabii oyun satmazsa Kodaka'nın emekli olacağı ve şirketin kapanacağı birçok yerde dendi. Neyse ki son gelen açıklamalara göre batma artık söz konusu değilmiş. Oyun desteklenmeye devam edecekmiş ve zaten dopdolu olan bu oyuna daha fazla desteğin gelmesi harika bir haber.

Son olarak oyunun sanat dizaynının çok unique olduğunu söyleyebilirim. Uchikoshi ve Kodaka'nın ortak projesi olduğundan bu iki ismin vnlerine, özellikle de Kodaka'nın Danganronpalarını bilenlere yakın hissettirecektir ama yine de ondan farklı. Güzel bir dizayn tercih edilmiş ve dizaynlar fazlasıyla akılda kalıcı. Müzikler de güzel ama başta "Acaba tekrara mı biniyor?" demiştim. Rota sistemi ile gelen yeni müzikler ve olan müziklerin müthiş metal uyarlamaları beni tatmin etti. Oyunlarda metal müziği çok seven birisi olarak rotalarda bunları görmek çok hoşuma gitti. Oyunun sonunda gelen Carousel / Zinee şarkısı da 2. Kimi no Kiokum oldu. Özellikle kötü ending alınca insana çok fena koyuyor. Şarkının oyunun teması ile çok iyi uyduğunu da söyleyebilirim. Gerçi bazen Takumi için değil de Hiruko için yazılmış gibi hissettiriyor ama cazibesi de bir yandan bu. İki karakterin de hikayesi birbirine sonuç olarak benziyor ve şarkının insanı arada bırakması hoşuma giden şeylerden birisi. Genel anlamda müziklerin oyunun temasına uyduğunu söyleyebilirim.

Kendisi Game of The Year'ım ve bunun değişeceğini sanmıyorum.

5/5
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için çerezleri kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…