Birilerini mutlu etme amaçlı hareketten ziyade, ikinci sorduğunuz soru daha önemli olmalı. "Doğru yaşamak" denileni yerine getirebilirsek, ister istemez birilerinin mutluluğuna vesile oluruz; ama bunun tersini uyguladiğımızda, yani işin temelini insanın mutluluğuna endekslediğimizde, doğru ile kesişip kesişmeyeceğenin garantisi olmuyor.
Doğruluk da kabullerle alakalı olması sebebiyle ya da kabullere uyma üzerine olması sebebiyle, aslen kabullerin tartışmasıdır. Bu minvalde, gerçeği netleştirmek ve oradan hareketle bir doğruya ulaşmak gerekir ki bireyselliğin öne çıktığı bir ortamda, gerçek çok da mühim değildir.