Okulda yaşadığınız tuhaf olaylar

Bizim İngilizce hocası bazen derste bir şey almak için dışarı çıkıyordu, ne için hatırlamıyorum. Biz tabii bütün koridoru inletiyorduk hoca yokken. Geldiğinde ses çıkardığımız için sinirlenmiş oluyordu, kapıyı çarpıp giriyordu o sinirle. Kapıyı bir sürü kez çarptı, camı gevşedi mi kapının?

Biz de ne budalaymışız ki camı düşürmeye çalışıyoruz. Ben kapıyı bir çarptım cam düştü. Elimle tuttum camı (Baya büyük bir camdı). Öyle yani, devamı yok.

Okulun son günleri, herkes okulu salmış nede olsa sınavlardan bitmiş, arkadaş okula elektronik sigara getirdi, dersin ortasında çıkarıp gösterdi, bir arkadaşta dedi ki "Ver bi çekiyim çantamın içine bırakırım dumanını kimse görmez" Türkçe hocası da bu sırada akıllı tahtadan soru açıyor arkası dönük, çocuk aldı elektronik sigarayı şöyle en az 5 saniye çekti içine sonra bi' saldı elektronik sigarayı, sınıfın arkası duman altı, neyse ki hoca akıllı tahtadaki işini bitirmeden dumanı kitaplarla yellediler, elektronik sigaranın aroması da karpuzluymuş, arka full karpuz koktu, hocada dersin ortasında kokuyu aldı da, ayıkmadı elektronik sigara olduğunu.

Galiba 6. sınıftayız. Okulun dışardaki kapı kolunu kırdılar bizimkiler, galiba içindeki mekanizma da bozulmuş, kapı kapatınca çok zor açılıyor. Öğle arasında olduğumuz için ders başlayacak diye bir korkumuzda yok, dedim ki kapıyı kapatın, birazdan açarız.
Kapıyı kapattılar kapatmasına ama bir türlü açılmıyor. Tabii kızlar da camdan bağırıyor "İmdaaaat" diye.
Hizmetçi geldi, kapıyı yapmaya çalışıyor. Amam benim heyecan arayışım biter mi? Dışarıdaki kızlar ip atlarken "İpi verin" dedim.
İki kere söyletmeden verdiler hemen. Bir sırayı cama iyice yaklaştırıp sınıfta kalan iki tane ağır kişiyi oturttum. ipin bir ucunu sıraya, diğer ucunu dışarı sarkıttım.
Biraz şüpheden sonra "Amaaan bir şey olmaz" tepkisi verip camdan ipten tutunarak inmeye başladım.
Yarısına gelmiştim ki sınıfın kapısını açtılar. (Sınıf zemin katta)

İlkokulda etüte kalırdım saat 8,9'a kadar o zaman tabii geç kararıyor, bazen hocalar derse gelmiyordu bizde okulun içinde saklambaç oynardık çocuk aklı çok eğlenirdik.

Bizim sınıf konuşkan bir sınıftı hocalar hep bize susmamız için bağırırdı. Bir gün hoca yine susmamız için bağırırken müdür yardımcısı sınıfa geldi ve odasına geçmemizi söyledi ve bize o da bağırmaya başladı sanki konuşmaktan çok daha kötü bir şey yapmışız gibi. Şaşkındık çünkü hiç gerekmediği kadar bağırıyordu.
Aylar sonra öğrendik ki o gün sınıfta bağıran hoca ile müdür yardımcısı nişanlıymış ve anladık ki müdür yardımcısını bu kadar sinirlendiren 'nişanlısını' sinirlendirmekmiş tuhaf olan ise müdür yardımcısı okula geleli 2 yıl bile olmamıştı bu yüzden aklımıza son gelecek şey nişanlanmış olmalarıydı, şu an umarım mutlularıdır.

Soyunma odamız yoktu diye okulun kantininin yan tarafında pek kulanilmayan yangin merdivenlerinin altında giyiniyoduk işin kötü yanı kantine gelen her hatun oraya geliyodu

Kocaeli de dağdaki toki evlerinde yaşıyorduk bayağı güzel'di dağdan araba ile 5 dk uzaklıkta bir yerden okula kadar at gitmişti bir de sabahın 8:50 pazartesi istiklal marşında sınıfımızda ki 2 kızı kovalamıştı bizde merdivenden izledik Full.

İstiklal marşında yanlışlıkla kendini tutamayıp gülen arkadaşıma çıkışta bıçak çektiler. Ben de kaçtım, bir baktım arkadan koşa koşa geliyor.

8. sınıfın son günleri. Okulda az kişi var bizde kaçalım dedik. Tenefüs bittikten sonra merdivenden aşağı inerken öğretmenimizi gördük. O anki etkiyle tuvalete saklandık ama nafile. Hoca tabii ki buldu İyi korkmuştuk.

Lise 2 hoca gergin ve kafası karışmış 65 olan kimya notumu beraber kontrol ederken 95 hesapladı ve 95 yazdı kağıda bende seslenmedim. Bir gün beden dersinde engelli atlamada dik düştüm diye nefesim kesildi yere düştüm hoca kurtardı.