Şener Üşümezsoy'un deprem söylemleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

@Xantern Gazetecilerin herhangi bir alanda uzmanlığı yok. Daha şiddet ve büyüklük farkını bile bilmiyor yazan kişi, o dönemde Naci Görür'ün bu demeci verirken anlattıklarından ne kadar anlayabildiğini bilmiyoruz. Ben ise o dönemki çalışmayı ve söylemleri net şekilde hatırlıyorum, kendi ağzından açıkladığı programı izlemiştim. O günden beri de çıktığı her programda aynı şeyleri demeye devam ediyor.

Adamın korkusu bu fayın Tekirdağ'a kadar Adalar'dan itibaren kırılmasıydı çünkü bu durumda depremin büyüklüğü 7.5'in altında olmazdı. Çalışma sonucundaysa 1912 depreminde Tekirdağ'ın doğusundaki fayın da bir miktar kırıldığını düşünüyorlar ve o dönemki kendilerinin yaptığı fay haritalamasında bu fayın 2 parçalı olduğunu ortaya çıkardılar. Adalar - Silivri arasındaki segment kırılırsa "o dönemki açıklamasında" 7 büyüklüğünde olur dedi ama bunu derken de son büyük depremden beri biriken enerjiye göre bunu söyledi. Sorun ise şurada; bu söylem ve çalışmanın üstünden 20 yıldan uzun süre geçti. Bu sürede fay hâlâ stres biriktirmeye devam ediyor, bu yüzden de sadece Adalar-Silivri segmentinin kırılmasındaki büyüklük tahminini zaman içinde 7.2'ye yükseltti. Şu anda beklenen büyük deprem periyot cetveli içinde bir miktar gecikmiş durumda ve her geçen fazladan zaman da bu strese bağlı olarak muhtemel büyüklüğü yükseltiyor.

Yalnız bu depremde tıpkı 6 Şubat depremlerinde olduğu gibi Adalar-Silivri arasındaki bölüm kırıldığında hemen takip eden fayda da stres birikmesi bu sürede yeterince olmuşsa ve tek parçalı kırılma yaşanırsa 7.5-7.6 büyüklüklerine kadar deprem olabilme potansiyeli var. İstanbul'da 7+ deprem olacağı kesin, zamanı giderek yaklaşıyor, kesin olmayan şey Tekirdağ - Silivri segmentinin geçen 110 yıllık süreçteki stres birikiminin bu kırılmaya katılıp depremin büyüklüğünü artırıp artırmayacağı. Xavier Le Pichon ise 1999 yılındaki 2 büyük depremin de Tekirdağ kırığına stres yüklemesini hızlandırdığını tahmin ediyor. Bu yüzden 110 yılda yeterince stres birikmiş olma ihtimalini bu ekip göz ardı etmiyor.

Çalışmayı yapanlar gerçekçi ve 2 ihtimali de insanlara anlatıyorlar, İstanbul'un en kötü senaryoya göre hazırlanması gerektiğini söylüyorlar. Popülist ya da iyimser olanlar sadece kötünün iyisi olan ihtimali duyurup sempati toplama peşindeler.
 
Son düzenleme:
Yaklaşık 2 saat önce kumburgaz fay hattında 4.5 lik deprem oldu. Acaba bir ilgisi var mı olacağı dediği depremle?
 
Kimin ne dediğinin zerre önemi var mı? Depremi niye konuşuyoruz? İnsanlar yok yere, yanlış planlama ve yanlış şehirleşme, kalitesiz malzeme kullanımı yüzünden ölmekten korktuğu için depremle ilgili konuşuyoruz.

Deprem olacak ya da olmayacak onu değil de, olacak bir depremde evlerimizi yıkılmayacak hale nasıl getirebiliriz onun üzerinde duralım. Koskoca profesörlerin çocukça birbirlerine olacak olmayacak iddialaşmasının benim açımdan anlamı ve önemi sıfır.

Ne yapalım yani olmayacak diye yayalım mı tüm denetimleri, İstanbul'da 1 metre kare alan kalmayana kadar inşaatlaşmaya, İstanbul'un nüfusunu 30 Milyon'a çıkarmaya mı uğraşalım?
 
Naci hocanın dediklerine göre önlem alıp şener üşümezsoyun haklı çıkmasını ummaktan başka çaremiz yok.
 

Technopat Haberler

Geri
Yukarı