Size anlatılan din ve kültür başta olmak üzere her şeyi sorgulayın. Avrupa'ya gidiyorsun: "Hak din Hristiyanlık." deniliyor. Orta Doğu'ya geliyorsun: Hak din İslam." deniliyor. İsrail'e gidiyorsun: "Hak din Yahudilik." deniliyor. Hindistan'a gidiyorsun: "Hak din Hinduizm." deniliyor. Bunların hangisi hak din veya hak din diye bir şey yok mu? Bu sorunun cevabını öğrenmek için sorgulayacaksın. Size anlatılan hikayelere inanmayacaksınız. Araştırıp öyle karar vereceksiniz. X kişisi size dini hikaye anlatıyorsa: "Orada mıydın?" diye soru sorun. "X kitap Tanrı kelamıdır" deniliyorsa hemen inanmayacaksın. Araştırıp öyle karar vereceksin. X kitabın Tanrı kelamı olduğuna nereden biliyorsun? Anne ve babandan gördün diye inanacaksan, hiç inanma daha iyi. Çünkü taklitçi olursun. Bilim ve felsefe okuyun. Felsefe dediğimde felsefe tarihi değildir. Türkiye'deki felsefeciler, felsefe tarihi uzmanıdır. Aslında felsefe; analitik düşünceye, kritik düşünceye ve sorgulamaya sahip olmaktır. Felsefe bu. "X kişisinin görüşü şöyledir." Bu felsefe değil, felsefe tarihçiliğidir. İlk başta "Tanrı var mı?" diye soru sorun ve bu konu hakkında araştırmalar yapın. Eğer Tanrı'ya inanmışsanız, "Tanrı, kitap ve peygamber gönderdi mi?" diye soru sorun ve bu konu hakkında araştırma yapın. En son hangi dine inanacağınız veya inanmayacağınıza karar verin. Belki de hiçbir şeye inanmazsanız, bu sizin vereceğiniz karardır. Böyle yaparsanız sizin için daha iyi olur.
Çocuklarınız varsa veya ileride olduğu zaman, çocuklarınıza din başta olmak üzere dogmalar öğretmeyin. Bırakın çocuk kendisi karar versin. Çocuklar, anne ve babanın tapulu malı değildir. X kitabın Tanrı kelamı olduğunu söylemek büyük bir iddia. Büyük iddianın, büyük kanıtı olur. İnandığınız dinin herhangi bir kanıtı var mı? İnandığınız dinin kitabını ve kaynaklarını okuyacaksınız. Okumadan olmaz. Sizin gibi düşünmeyen insanları okuyun ve onları takip edin. Belki sizi doğruya götürebilir. Meraklı olun.