@Paytak Penguen Rusya da faydalanacağını için açık vereceklerini sanmam farklı ülkelere. Kendilerinin çıkarları doğrultusunda bir şeyler yapacakları olağan bir durum zaten. Bundan Türk yetkililer de emindir.
Nükleer santrale karşı olan arkadaşlarda nedense elektrikleri gittikten sonra şikayet etmesini biliyor Bazıları güneş paneli demiş iyi güzel ama senin fotovoltaik pilden üretebileceğin elektrikle, nükleer arasında uçurum var. Nükleer santralin belki de tek zararı uranyum ile plütonyumun işi bittikten sonra yer altına gömülüyor olması.
Demek istediğim, Rusya bunu babasının hayrına yapmıyor. Elbet ki bunu yapmanın ekmeğini yiyecekler bir şekilde. Salak değiller sonuçta. Farklı ülkelerin sızması konusunda diyorum ben, Rusya da etkileneceği için böyle bir durumda önlemini önce kendileri düşünür zaten.
Türkiye'de belki güvenlik kaygıları olabilir ama dünyada nükleer santrallere karşı çıkılmasının temel noktası atıklardır. Bir nükleer santralden çıkan atıkların yarı ömürleri yüzlerce hatta binlerce yıldır. Yani kararsız şekilde radyoaktif olarak varlıklarını sürdürürler. Devletlerin yaptıklarıda bunları toprağın altına gömmektir. Herkes hemen Çernobil desede, dünyada Çernobil dışında onlarca nükleer kaza olmuştur. Yakın zamanda Japonya'da olan dışında, İngiltere'de olan olayı devlet 25 sene gizlemeyi başarmıştır.
Sistem size nükleerin temiz bir enerji olduğunu empoze edecektir ama araştırmalarınızı o noktada bırakmak yerine biraz derinleştirdiğinizde Nükleer Santralin ne kadar kirli bir enerji üretme yönetimi olduğunu göreceksiniz. Zaten dikkat edilirse Nükleer Santral propagandaları hep santralin güvenlik yönünden veya enerji üretim esnasındaki düşük radyoaktiviteden falan bahsedilerek yapılır. Hiçbir zaman atıklardan bahsedilmez. Sorduğunuzda camlaştırıp saklıyoruz denilir.
Nükleer atıkların yarı ömürlerini hızlandırıp radyoaktivitelerini bitirecek bir yöntem bulunana kadar, Nükleer Enerji hem uzun süreli ve sürekli olarak hemde radyasyonun nesilleri etkileyen, genleri etkileyen etkisi düşünüldüğünde, olabilecek en kirli enerji üretme şeklidir. Son olarak su kaynatmak için atomu parçalamak temelinden absürd değil midir?
Dünyada alternatif enerji modellerini savunan biri olarak, ülkemizde nükleer santral fikrine karşı değilim. Hatta kısa-orta vadede en makul çözüm gibi duruyor. Ayrıca günümüzdeki nükleer santraller yanlış bir düğmeye basınca patlayan cinsten değil
En basitinden çoğu ülke birbirini nükleer başlıklı füzeleri ile korkutuyor ve bunun karşısında ezdiriliyor.
Başta sadece enerji için olsa bile ileride ki aşamada bize lazım olacak ve farklı amaçlar için kullanabileceğiz ama artık bir yerden başlamak lazım.
Nükleer başlığa değinmiş bazı arkadaşlar ama o iş o kadar kolay değil. Öncelikle Türkiye BM Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'nı imzalamış bir ülke, ek olarak nükleer başlık geliştirme işi ayrı bir dünya ve başlık geliştirmek istesek bugün nükleer santral konusunda yardım eden Rusya dahil hiç bir ülke bize onay vermez. Ayrıca İran gibi Kuzey Kore gibi dünyadan soyutlanmak istiyorsanız buyrun üretelim nükleer başlığı.
Şu yazılımsal arka kapılar vs. vs. komplo teorisinden öteye gitmez. Bu kadar kolay değil öyle gizlemek, kimse göremez falan. İnternet ortamında zaten veri akışı olduğunu anlamak kolay, zor olan nereden nereye aktığını bulmak. Öyle hayalet casper olunmaz.
Tamam santral yapamıyoruz ama bu kadar da salak değiliz, abartma.
Hem adam arka kapı ekleyip ne yapacak? Öyle bir şey yapacak olsa S400'e yapar. Santralde zaten Ruslar da olur illaki.
Bu arada, bildiğim kadarıyla üretilen elektriğin büyük kısmı belli süre Rusların olacak, bize ucuzdan satacak. Kesin bilgi değil, orda burda okumuştum.