Pixel 6 serisi akıllı telefonlarda kullanılması planlanan Whitechapel yongası, Google’ın daha uzun süre işletim sistemi desteği sağlamasının yolunu açabilir.
Android işletim sisteminin hakimi olan teknoloji devi Google, Whitechapel kodundaki yeni yongasıyla Qualcomm’dan uzaklaşacağa benziyor. Bundan bir sene önce paylaşılan raporlara göre, Pixel 6 serisi telefonlarda Qualcomm çip yerine Google’ın özel yongası kullanılacağı zaten biliniyordu. Fakat 9to5google’ın paylaştığı yeni veriler, bu projeyi yüzde yüz doğrular nitelikte. Google, görünüşe bakılırsa donanım tarafında bağımsızlığını ilan etmek için kolları sıvadı.
2020’nin Nisan ayında Axios tarafından tarafından yayımlanan raporda, Google’ın Whitechapel kod adında kendi yongasını geliştirdiği açıklanmıştı. Ardından proje hakkında sessizlik hakimken çeşitli kaynaklar, tekrardan bu rapora atıfta bulunarak bahsedilenleri doğruladılar ve yeni bilgiler de paylaştılar. Google içerisinde GS101 olarak anılan bu yonga, Pixel 6 akıllı telefonlarda yer alacak. GS ibaresinin ise Google Silicon‘un kısaltması olduğu düşünülüyor. Ayrıca ulaşılan bazı belgelere göre Whitechapel kod adlı yongayı Samsung, 5nm yarı iletken fabrikalarında üretecek. Haliyle Whitechapel’ın Exynos işlemcilerle benzer bir yapıda olacağı tahmin ediliyor.
Geniş bir Android geliştirici topluluğu olan XDA Developers da konuyla alakalı açıklamada bulunarak raporun büyük ihtimalle doğru olduğunu söyledi. Bunun yanında Google’ın CEO’su Sundar Pichai de geçen sene yaptığı bir konuşmada donanım tarafına çok daha derin yatırımlar yapılacağını belirtmişti. Google yönetimi ayrıca Pixel 6 cihazların güçlü donanımlara sahip telefonlar olacağının sinyalini de verdi. Pixel 6’nın 2021’in 4. çeyreğinde raflarda yerini alacağı tahminler arasında. Genellikle Google Pixel telefonların piyasaya sürülmesine az zaman kala yoğun bir şekilde sızıntıları yapıldığından, daha ayrıntılı bilgiler ilerleyen süreçte ortaya çıkacaktır. Peki donanım konusunda yaşanacak bu büyük yenilik Google’a ve kullanıcılara neler kazandıracak?
Google’ın Yongasından Beklentiler
Tahmin edileceği üzere Whitechapel yongası resmi olarak duyurulduğunda karşılaştırılacağı ilk donanım Apple’ın M1 işlemcisi olacaktır. Bu karşılaştırmaların bazı abartılı manşetleri de beraberinde getireceği belli. Ancak konuya biraz daha objektif bir bakış açısıyla yaklaştığımızda, Apple 2 trilyon dolarlık bir donanım şirketiyken, Google ise yeni yeni donanım projeleri üzerinde çalışmaya başlamış büyük bir reklamcılık ve yazılım şirketi. Whitechapel, Google’a akıllı telefon donanımı üzerinde daha fazla kontrol sağlayacak ama ilk seferde dünyayı kasıp kavurmayacağı da yadsınamaz bir gerçek. Zira, Google bundan belli bir zaman önce bazı Pixel modellerinde kendi çipini geliştirmeyi denedi.
- Pixel 2 ve 3’teki Pixel Görsel Çekirdeği, Intel’in yardımıyla üretilen özel bir kamera yongasıydı. Görsel Çekirdek, HDR+ işleme konusunda büyük bir yarar sağladı fakat Google, bu donanıma sahip olmayan Pixel 3a’da da aynı görüntü kalitesini elde etmeyi başardığından Pixel Görsel Çekirdeği bir daha kullanılmadı.
- Google, Pixel 4’te hareketi algılamayı sağlayan Project Soli isminde bir çip üretti. Başlangıçta “parmakların milimetrik hareketlerini dahi” algılayabildiği şeklinde tanıtılan bu donanım, sonraki süreçte istenilen özelliği sunamadığı için rafa kaldırıldı.
- Şirketin Titan M Güvenlik Çipi, bazı Pixel telefonlarda güvenliği sağlama amacıyla çalışmakta. Google, bunun Pixel telefonları daha güvenli hale getirdiğini söylüyor. Qualcomm yongalarında da buna benzer güvenliği sağlayan çipler mevcut fakat şirket ikisi arasındaki farkı açıklamadığından mobil donanım sektöründe Titan M Güvenlik Çipi’nin adı pek duyulmadı.
Whitechapel’ın özellikle kullanıcılara kazandıracağı fayda, uzun süreli işletim sistemi desteği olacaktır. Bir yonga, direkt olarak üreticisinden destek aldığında Android güncellemeleri çok daha düzgün, sorunsuz ve uzun süreli olarak tüketiciye ulaşıyor. Bunu Google örneği üzerinden ele alırsak; Pixel telefonların çoğu Qualcomm Snapdragon yongasına sahip ve Qualcomm’un bir çipe verdiği destek maksimim üç yıl ile sınırlı. Bu noktada Google, destek süresi geçmiş yongaya Android güncellemesi sunarken zorlanıyor. Whitechapel’ın Google’a sunacağı en büyük avantaj ise yonga destek süresini belirleme özgürlüğü olarak kendini gösteriyor. Whitechapel sayesinde, Google’ın Apple gibi 5 yıllık güncelleme politikasına geçmesi için önünde hiç bir engel kalmayacak.
Mobil Donanım Tarafında Rekabet Oldukça Zor
Günümüzde birçok akıllı telefon üreticisi kendi yongasını geliştirme konusunda büyük bir yol kat etti. Samsung, Exynos yongasına sahip. Huawei’nin HiSilicon çipleri var. Xiaomi’nin 2017 yılında üzerinde çalıştığı Surge S1 yongası vardı ve bunun yanında Xiaomi Mi Mix Fold‘da yer alan Surge C1 kamera çipi, yakın zaman içerisinde duyuruldu. Ayrıca Xiaomi, halihazırda mobil yonga tarafında yatırımlarını sürdürmeye devam ediyor. Oppo ise şirket içerisindeki departmanlarında donanım geliştirme çalışmalarını sürdürmekte. Ancak şu bir gerçek ki bu çabaların hiçbiri Qualcomm’a karşı büyük bir zaferle sonuçlanmadı. Zaten üreticilerin piyasaya sürdüğü telefonların büyük bir kısmı (Huawei hariç) Qualcomm Snapdragon işlemcileri kullanıyor. Bunun asıl sebebi her üreticinin, hatta Qualcomm’un bile, CPU tasarımları için ARM’ye güvenmesi. Mobil yongaların hepsi ARM mimarisi temeliyle tasarlandığından, birbirleri arasında çok fark yok ama Qualcomm’un Snapdragon işlemcileriyle öne çıkması sağlayan etken, GPU ve Modem alanındaki üstünlüğünden kaynaklanıyor. Qualcomm bu yüzden akıllı telefon sektöründe geniş bir kitleye hitap edebiliyor.
Donanımı önemseyen şirketler, ARM’nin temel CPU tasarımlarını özelleştirmek için büyük yatırımlar yapmaktan pek geri durmazlar. Bunun için de ARM’nin komut setine uygun olacak şekilde istenilen özelliğe sahip işlem birimlerini tasarlayabilecek bir ekibe ihtiyaç var. Apple’ın 2008’de PA Semi isimli yarı iletken şirketini satın aldığında başlayan yonga özelleştirme fikri, çip endüstrisinde bambaşka kapıların açılmasına neden oldu. Günümüze döndüğümüzde ise Apple’da çalışan eski yonga tasarımcılarının kurduğu Nuvia şirketini satın alan Qualcomm, uzun süreçte büyük atılımlar yapmayı hedefliyor. Bu kadar büyük bir sektör içerisinde kendine yer kapmak isteyen Google’ın işi göründüğünden daha zor olduğu aşikar. Ama başlangıç yapmış olmaları elbette şirketin gelişmesi açısından olumlu bir durum.
Google’ın Pixel 6’yla başlayacağı yarı iletken sektörüne girişini yeni haberlerle sizlere sunmaya devam edeceğiz. Konuyla alakalı düşüncelerinizi yorumlarda belirtmeyi unutmayın.
