Merhaba arkadaşlar. Bugün sizlere okulunuzda veya mahallenizdeki kekolar hakkında ne bilmeniz gerektiğini ve onlarla olası bir tartışmada nasıl başa çıkmanız gerektiğini anlatacağım.
İlk öncelikle "keko" kelimesi Kürtçe bir kelimedir ve ağabey anlamına gelir. Türkçede ise en yakın karşılığı serseridir ve anlamı belli bir işi ve yeri olmayan, başıboş kimse anlamına gelir.
Kekolar, çocukluklarında genellikle sakin tiplerdir. Büyük çoğunluğu ilerleyen zamanlarda bozulmuşlardır. Doğma büyüme olarak tehlike içinde olanların sayısı azdır. Çoğunluğu çelimsiz, zayıf ve kısa tiplerdir. Genellikle pazar malı çakma eşofmanlar ile gezmektedirler. Saçları ise şu tarzdadır:
Hızlı koşarlar, atiktirler ve her yere tırmanabilmektedirler. Kültür seviyeleri yerin altında olduğundan dolayı tek kişi olarak laf dalaşına pek fazla girmezler. Çünkü yeterli kelime dağarcığına sahip değillerdir. Fakat ortalama 5-20 kişi sayısında toplandıklarında özgüvenleri artar ve istediği yerde istediği lafları söylerler.
Eğer ki sizin bulunduğunuz bir ortama giriyorlarsa her şey için hazır olmanız gerekmektedir. Bulunduğunuz ortamda kız var ise ona yaranabilmek için gerekirse kendini bile yerin altına sokacak olan bu tiplerin kafası sadece bel altı çalışır ve mizah seviyeleri de o civarlardadır. Genel davranışları şöyledir.
-İlk öncelikle bulunduğunuz ortama yeni giriyor ise etrafı izlerler ve sizin ortamınız ile özdeşleşmiş hareket, sözler vb. varsa onları hafızalarına kaydederler.
-İlerleyen zamanlarda ortamınızda daha üst mertebeye çıkmak ve samimi olabilmek için sizinle özdeşleşmiş davranışları yaparlar.
-Eğer bulunduğu ortamda pek fazla sözü geçmiyor ise oradan uzaklaşırlar.
-Her fırsat bulduğunda arkasından, arkadaşlarından vb. şeylerden bahsederler. Bunlar sizin gözünüzü korkutmak içindir.
-Bulunduğu ortamda herkese küfür ve hakaret yağdırırken kendisine en ufak bir şey yapılınca yüzleri düşer ve durumu kavgaya bile götürebilirler.
Bu tarz insanlar genellikle ıssız yerlerde teke tek kavga etmekten çekinirler. Kendi potansiyelini göstermesi için yanında en az bir kişinin olması gerekir. Yoksa sizinle baş başa pek fazla münakaşaya girmezler. Olası bir kavga durumunda:
Eğer tek kişi ise
-İlk olarak amacınızın kavga olmaması gerekir.
-Sakin olun
-Hareketlerini inceleyin
-Sorduğu sorulara yumuşak bir dille cevap verin.
-Kendinizi ondan daha üstünmüş gibi hissettirin.
-Konuşmalarınızda onların anlamayacağı sözcükler sarf edin.
-İş inada biniyor ise ölçülü bir şekilde kavga edin. Burası size kalmış
Eğer birden fazla kişi ise
-Bu ihtimali göz önünde bulundurarak cebinizde biber gazı, elektroşok vb. savunma silahları bulundurun.
-Sakin olun. Strese girdiğinizi anlarlarsa sizi daha da fazla sıkıştırabilirler.
-Kısa ve öz cevap verin. Cevabınızı aklınızda düşünün ve en az 5-6 saniye sonra cevap verin. Cevabınız ne kadar etkili ise sizden o kadar uzaklaşırlar.
-Gerektiği zaman kendinizi yedirin.
-Gerektiği zaman ise kendinizi ezdirmeyin.
-Kavga çıkıyor ise kesinlikle bulaşmayın. Yanınızda savunma aleti yoksa kaçın. Kaçmak en iyi çözümdür.
-Yere düşmemeye çalışın. Düştüğünüzde hemen kalkın. Yerde yediğiniz dayak ayakta yediğiniz dayaktan 10 kat daha kötüdür ve ciddi yaralanma olasılığı daha fazladır.
Ve en önemli şey
-Kavga bir çözüm değildir. Tehlikede olduğunuzu hissediyorsanız büyüğünüze veya yetkililere başvurun.
Yıllarca serseri kişilerin arasında okumuş ve yaşamış biri olarak bu blogu hazırladım. Umarım işinize yarar.
İlk öncelikle "keko" kelimesi Kürtçe bir kelimedir ve ağabey anlamına gelir. Türkçede ise en yakın karşılığı serseridir ve anlamı belli bir işi ve yeri olmayan, başıboş kimse anlamına gelir.
Kekolar, çocukluklarında genellikle sakin tiplerdir. Büyük çoğunluğu ilerleyen zamanlarda bozulmuşlardır. Doğma büyüme olarak tehlike içinde olanların sayısı azdır. Çoğunluğu çelimsiz, zayıf ve kısa tiplerdir. Genellikle pazar malı çakma eşofmanlar ile gezmektedirler. Saçları ise şu tarzdadır:
Hızlı koşarlar, atiktirler ve her yere tırmanabilmektedirler. Kültür seviyeleri yerin altında olduğundan dolayı tek kişi olarak laf dalaşına pek fazla girmezler. Çünkü yeterli kelime dağarcığına sahip değillerdir. Fakat ortalama 5-20 kişi sayısında toplandıklarında özgüvenleri artar ve istediği yerde istediği lafları söylerler.
Eğer ki sizin bulunduğunuz bir ortama giriyorlarsa her şey için hazır olmanız gerekmektedir. Bulunduğunuz ortamda kız var ise ona yaranabilmek için gerekirse kendini bile yerin altına sokacak olan bu tiplerin kafası sadece bel altı çalışır ve mizah seviyeleri de o civarlardadır. Genel davranışları şöyledir.
-İlk öncelikle bulunduğunuz ortama yeni giriyor ise etrafı izlerler ve sizin ortamınız ile özdeşleşmiş hareket, sözler vb. varsa onları hafızalarına kaydederler.
-İlerleyen zamanlarda ortamınızda daha üst mertebeye çıkmak ve samimi olabilmek için sizinle özdeşleşmiş davranışları yaparlar.
-Eğer bulunduğu ortamda pek fazla sözü geçmiyor ise oradan uzaklaşırlar.
-Her fırsat bulduğunda arkasından, arkadaşlarından vb. şeylerden bahsederler. Bunlar sizin gözünüzü korkutmak içindir.
-Bulunduğu ortamda herkese küfür ve hakaret yağdırırken kendisine en ufak bir şey yapılınca yüzleri düşer ve durumu kavgaya bile götürebilirler.
Bu tarz insanlar genellikle ıssız yerlerde teke tek kavga etmekten çekinirler. Kendi potansiyelini göstermesi için yanında en az bir kişinin olması gerekir. Yoksa sizinle baş başa pek fazla münakaşaya girmezler. Olası bir kavga durumunda:
Eğer tek kişi ise
-İlk olarak amacınızın kavga olmaması gerekir.
-Sakin olun
-Hareketlerini inceleyin
-Sorduğu sorulara yumuşak bir dille cevap verin.
-Kendinizi ondan daha üstünmüş gibi hissettirin.
-Konuşmalarınızda onların anlamayacağı sözcükler sarf edin.
-İş inada biniyor ise ölçülü bir şekilde kavga edin. Burası size kalmış
Eğer birden fazla kişi ise
-Bu ihtimali göz önünde bulundurarak cebinizde biber gazı, elektroşok vb. savunma silahları bulundurun.
-Sakin olun. Strese girdiğinizi anlarlarsa sizi daha da fazla sıkıştırabilirler.
-Kısa ve öz cevap verin. Cevabınızı aklınızda düşünün ve en az 5-6 saniye sonra cevap verin. Cevabınız ne kadar etkili ise sizden o kadar uzaklaşırlar.
-Gerektiği zaman kendinizi yedirin.
-Gerektiği zaman ise kendinizi ezdirmeyin.
-Kavga çıkıyor ise kesinlikle bulaşmayın. Yanınızda savunma aleti yoksa kaçın. Kaçmak en iyi çözümdür.
-Yere düşmemeye çalışın. Düştüğünüzde hemen kalkın. Yerde yediğiniz dayak ayakta yediğiniz dayaktan 10 kat daha kötüdür ve ciddi yaralanma olasılığı daha fazladır.
Ve en önemli şey
-Kavga bir çözüm değildir. Tehlikede olduğunuzu hissediyorsanız büyüğünüze veya yetkililere başvurun.
Yıllarca serseri kişilerin arasında okumuş ve yaşamış biri olarak bu blogu hazırladım. Umarım işinize yarar.