Herkese merhaba,
Müzik pek çoğumuzun hayatında önemli bir yere sahip. Çalışırken, dinlenirken, yürürken, mağazada alışveriş yaparken... Gün içiresinde zamanımızın önemli bir kısmında müzikle iç içe olabiliyoruz. Bu doğrultuda dinlediğimiz müziği edinmek için pek çok farklı kanalı kullanmaktayız.
Uzun zamandır Spotify, YouTube gibi kanallar üzerinden müzik içeriğine erişen birisi olarak aklıma takılan bir konu vardı. Bu uygulamalar her ne kadar dinleyiciye içerik önerdiğini iddia etse de genellikle dinleyiciye sunduğu şey dinlediği şeylerden daha fazlası olamıyor. Bunu belki sizler de farkına varmışsınızdır. Spotify'da listenizi dinlemeyi tamamladıktan sonra oynatılmaya başlanan çalma listesi radyosunda yeni öncesinde hiç dinlemediğiniz yeni müzik önerileri yerine size daha önce defalarca kez dinlediğiniz, hatta bazen suyunu çıkardığınız, müziklerden başka bir şey öneremiyor. Bu durum yeni müzikler keşfetmek isteyen dinleyiciyi, dinlediği müzikleri tekrar tekrar dinleten kısır bir sürece sokuyor.
Bu kısır müzik dinleme sürecini çözmenin birkaç yolu bulunmakta. Öncelikle şunun bilincinde olmak gerekli: Spotify bize yeni bir şey sunmuyor. Yani daha açık olmak gerekirse programın algoritması size dinlemek istediğinizi düşündüğü şeyi dinletiyor. O zaman dinleyici olarak farklı kaynaklardan da müzik önerileri alıp algoritmamızı beslemek yeni öneriler almamızı kolaylaştıracaktır. Benim bu doğrultuda önerim farklı insanların Spotify profillerini inceleyip hoşunuza giden müzikleri onların listelerinden keşfetmek. Bu şekilde Spotify'da başka müzik yok dediğiniz bir vakitte bir anda viking metal müziğinin içinde boğulmanız ya da türk sanat müziği dinlerken bir anda nu-metal'e geçmeniz işten bile değil.
Yazının devamında sizlere dinlediğim farklı türlerden müzikleri paylaşacağım. Burada amacım keşfettiğim farklı türleri bir araya getirip insanların ilgisine sunmak. İyi dinlemeler.
Müzik pek çoğumuzun hayatında önemli bir yere sahip. Çalışırken, dinlenirken, yürürken, mağazada alışveriş yaparken... Gün içiresinde zamanımızın önemli bir kısmında müzikle iç içe olabiliyoruz. Bu doğrultuda dinlediğimiz müziği edinmek için pek çok farklı kanalı kullanmaktayız.
Uzun zamandır Spotify, YouTube gibi kanallar üzerinden müzik içeriğine erişen birisi olarak aklıma takılan bir konu vardı. Bu uygulamalar her ne kadar dinleyiciye içerik önerdiğini iddia etse de genellikle dinleyiciye sunduğu şey dinlediği şeylerden daha fazlası olamıyor. Bunu belki sizler de farkına varmışsınızdır. Spotify'da listenizi dinlemeyi tamamladıktan sonra oynatılmaya başlanan çalma listesi radyosunda yeni öncesinde hiç dinlemediğiniz yeni müzik önerileri yerine size daha önce defalarca kez dinlediğiniz, hatta bazen suyunu çıkardığınız, müziklerden başka bir şey öneremiyor. Bu durum yeni müzikler keşfetmek isteyen dinleyiciyi, dinlediği müzikleri tekrar tekrar dinleten kısır bir sürece sokuyor.
Bu kısır müzik dinleme sürecini çözmenin birkaç yolu bulunmakta. Öncelikle şunun bilincinde olmak gerekli: Spotify bize yeni bir şey sunmuyor. Yani daha açık olmak gerekirse programın algoritması size dinlemek istediğinizi düşündüğü şeyi dinletiyor. O zaman dinleyici olarak farklı kaynaklardan da müzik önerileri alıp algoritmamızı beslemek yeni öneriler almamızı kolaylaştıracaktır. Benim bu doğrultuda önerim farklı insanların Spotify profillerini inceleyip hoşunuza giden müzikleri onların listelerinden keşfetmek. Bu şekilde Spotify'da başka müzik yok dediğiniz bir vakitte bir anda viking metal müziğinin içinde boğulmanız ya da türk sanat müziği dinlerken bir anda nu-metal'e geçmeniz işten bile değil.
Yazının devamında sizlere dinlediğim farklı türlerden müzikleri paylaşacağım. Burada amacım keşfettiğim farklı türleri bir araya getirip insanların ilgisine sunmak. İyi dinlemeler.
Bu parça Paramore grubunun RIOT albümünden insanı kendine bağlayan tempoyu yüksekte tutan eğlenceli bir parça. Bu parçayı sevenlere albümün geri kalanını da gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim.
Feridun Düzağaç'ın Uykusuza Masallar albümündeki "Beni Bırakma" ve "Söz Ver" gibi çok sevdiğim parçalarından birisi. "Çok Aşık" dinlerken beni hüzünlendirse de aynı zamanda umut da veren hoş bir parça. Sanki bir şeyleri bırakıp gitmek varken gidememek, silip atmak varken atamamak... Pek çok çelişkiyi bir arada yaşatan bir müzik. Ayrıca Pinhani grubu da bu parçayı tekrardan yorumladı.
Ezginin Günlüğü grubunun İlk Aşk albümünden bu şarkımız da. Zerdaliler, Hüsnü Arkan'ın bestelediği ve vokalini icra ettiği bir parça. İlk dinlediğimde insanın kulağına fısıldanan hüzünlü bir davet gibi hissettirmişti. Doğrusu parça bunu sözellerinde tane tane işlemiş: "Fincana kahve koydum gel..."
Zeit, Rammstein'ın bestelediği, aynı zamanda ismini albüme de vermiş olan bir şarkı. Ekşi sözlükte bir yazarın şöyle bir yorumunu görmüştüm: "Zamanı biriktirmek için zamanı harcıyoruz." Sanırım bir noktaya kadar gerçekten de haklı. Şarkı hoşunuza giderse bu şarkının bulunduğu albümü de dinlemenizi kesinlikle tavsiye ederim. Hatta benzer tada sahip bir iş ararsanız yine Rammstein'den Reise, Reise albümüne de bakabilirsiniz.
Bir arkadaşımın müzik listesini karışıtırıken denk gelmiştim Nil Karaibrahimgil'e. Müzik zevkine de güvendiğim birisi olunca ne olabilir ki bir dinleyeyim diyerek albümlerine giriştim. Birkaç gün sonra yurt odasında kendimi "Sana kek yaptım" diye dolaşırken buldum. Tabi burada parçanın gitar partisyonlarındaki Nurkan Renda esintilerinin de etkisi benim için büyük. Aşırı mutlu bir parçadır
Bu seferki müziğimiz Japonya'dan. Coyote and Ghost alışılagelmiş Rock kalıplarından sıkılıp yeni bir tat arayan bünyeme ilaç gibi gelmişti. Bas ve elektrogitaristin canlarını dişlerine takarak gösterdikleri performansı dinlemek çok keyifliydi. Böyle farklı soundlar her yerde bulunmuyor malesef. Soundlarını beğenirseniz aynı albümdeki November da hoş bir parçadır.
Bu arada şarkının vokali Wowaka, 2019'da kalp krizinden vefat ettiği için kendisini burada anmak istiyorum.
Bu arada şarkının vokali Wowaka, 2019'da kalp krizinden vefat ettiği için kendisini burada anmak istiyorum.
Bu müzik hakkında pek bir yorum yapamayacağım. Bana bile mavi ekran verdirdiyse bir şans verilmesi gerektirdiği kanaatindeyim.
Dinlerken beni derin düşüncelere sürükleyen bir şarkı olarak hatırımda kalır. Dinlerken "Ben neden bu maskeli balodayım?" zihnimin derinlerinde yankılanır. En sonundaysa "Nihayetinde hepimiz bir şekilde yaşıyoruz." dedirtir bana. Ama nasıl yaşadığımız sorusu... Ara ara hala aklıma gelir ve beni düşündürür.
Şarkı hakkında eklemek istediğim bir detay da şöyle: Şarkının albüm versiyonu grubun eski vokali Roy Khan tarafından icra ediliyor. Bununla birlikte 2015 yılında grubun yeni vokali Tommy Karevik'in muhteşem bir performansı YouTube'da bir yerlerde duruyor. Dinlemek isteyenlere tavsiye ederim.
Şarkı hakkında eklemek istediğim bir detay da şöyle: Şarkının albüm versiyonu grubun eski vokali Roy Khan tarafından icra ediliyor. Bununla birlikte 2015 yılında grubun yeni vokali Tommy Karevik'in muhteşem bir performansı YouTube'da bir yerlerde duruyor. Dinlemek isteyenlere tavsiye ederim.
Bu şarkının sesindeki huzuru umarım hepimiz buluruz.
Mordecai ve Rigby'nin selamı var
Bu şarkıdaki hüznün tarifini sizlere bırakacğım. Benim önüme bir metal listesini dinletken çıkmıştı. Ama ağır distortionlu bir gitar beklerken hacimli gelen clean tonları duymak parçayı daha da ağır bir parça haline getirmiş.
Kaliteli bir beat, uzun soluklu kendisini dinleten bir hikaye... Rap müzik kendimi yakın hissettiğim bir tür değil ama Vasiyet'in yeri benim için ayrı. Bu parçayı da Sagopa ve maNga'nın birlikte sahne aldığı eksi bir kaydı dinlerken keşfetmiştim.
Türkiye'de Senfonik Metal ve Power Metal yapan bir grup olması beni ilk başta oldukça şaşırtmıştı. Kuzey Avrupalı metal gruplarının müziklerini dinlerken bir anda Türkçe'ye dönen şarkı sözleri ve ardından bu grubun 3 tane albümleri olduğunu öğrenmem... Hem mutlu olmuş hem de çok gurur duymuştum. Bu şarkıyı beğenenlerin grubun gitaristi ve bestecilerinden Soner Canözer'in Masalcının Onbeş Yılı albümünü dinlemelerini tavsiye ederim.
Keygenlerle biraz uğraşmış birilerinin eski anılarını canlandıracağından eminim. Başka bir yoruma gerek olduğunu düşünmüyorum.