"Depremde çok sallanan bina ayakta kalır" lafı doğru mu?

YakupAziz

Hectopat
Katılım
27 Mayıs 2020
Mesajlar
396
Çözümler
1
Yer
SFYA Digital
Merhaba değerli sosyal üyeleri, ben Bursa'da yaşıyorum ve az önce 3.0 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremin merkez üssü evime 5km yakın olduğundan depremi bayağı hissettik ve her depremde yaptığımızı yaparak aşağıya koştuk. Fakat anlamadığım bir nokta var; biz 2. katta oturuyoruz ve evi yaklaşık 8-10 saniye içerisinde terk edebiliyoruz. Bakıyorum; koskoca cadde üzerinde sokağa çıkan tek varlıklar biziz. Karşı binada ki adama bakıyorum televizyon izlemeye devam ediyor. Yan binada ki komşular balkonda oturuyor ve deprem umurlarında bile değil. Soruyorum aile büyüklerime biz neden böyle hissedip hemen kaçıyoruz diye; bizim evin diğer evlerden daha sağlam olduğunu, depremin ortaya çıkardığı enerjiyi kusursuz salınımı sayesinde kısa sürede emdiğini ve bu salınım sırasında evimizin daha çok sarsıldığını söylüyorlar. Aslında mantıklı da konuşuyorlar. Depremde sallanmak için yeterli eğilme ve bükülmeyi sağlayamayan binalar, bir yerden kırılıp çöküyorlar. Fakat ufak bir depremde bile böylesine sallanan binanın, 6 ve üzeri şiddetli bir depremde nasıl sallanacağını hayal bile edemiyorum. Aile büyüklerimin söylediklerinin gerçeklik payı var mı? Bu konuda bilgisi olanlar yardımcı olursa sevinirim. Teşekkürler.
 
1. Deprem olduğunda tahmin edemezsin büyüklüğünü kendini alıştırman lazım dışarı hemen çıkmaya küçük deprem deyip kalırsan aniden 7 büyüklükte deprem olursa bina da tost olursun.

2. söylediğin hakkında bilgim yok sallanırsa dayanıklı konusunda.
 
1. deprem olduğunda tahmin edemezsin büyüklüğünü kendini alıştırman lazım dışarı hemen çıkmaya küçük deprem deyip kalırsan aniden 7 büyüklükte deprem olursa bina da tost olursun.

2. söylediğin hakkında bilgim yok sallanırsa dayanıklı konusunda.

Söylediğin birinci maddeyi bizim apartman hariç kimse yapmıyor. Ya depremi hissetmiyorlar, ya da hissettikleri halde tepki vermiyorlar. Ya da bizim bina olması gerektiğinden çok daha fazla sallanıyor.
 
Binanın sallanması her zaman kötü bir şey değildir diye biliyorum. Çünkü bir şey esnemez ise o enerji hasar vererek çıkar. Örneğin yaylı sistemler bu şekilde çalışır.Ama binanıza deprem testi yapmadan sağlamlığını bilemeyiz.
 
Binanın sallanması her zaman kötü bir şey değildir diye biliyorum. Çünkü bir şey esnemez ise o enerji hasar vererek çıkar. Örneğin yaylı sistemler bu şekilde çalışır. Ama binanıza deprem testi yapmadan sağlamlığını bilemeyiz.

Deprem testi yapılacak bir yanı yok diye düşünüyorum. Zaten binanın yaşı 45'i geçik durumda. Herhangi bir kolondan alınacak ufacık bir örnek bile binanın stabilitesini bozabilir. Zaten toplam 14 kolon var. Merdiven kısmında ki 2 kolondan bir tanesi 1999 depreminde patlamış ve hala patlak durumda.
 
Bu arada 8-10sn'de terk ediyoruz demişsiniz. 7 ve üzeri bir olası depremde bırakın binayı terk etmeyi yürümek bile zorlaşıyor.
 
Kısaca özetlemek gerekirse bina yapısı, zemin ve salınımlar binanın doğal frekansına eşit olduğunda, bina artan genliğe ve bunun neden olduğu gerilime dayanamayarak yıkılır. Fazla sarsılmasından ziyade binanın bu sarsıntıya dayanması önemli.

Depremlerin, binaların yıkılmasına neden olan önemli etkenlerden biri rezonanstır. Rezonans, bir yapıya uygulanan dış titreşim kuvvetinin, yapıya ait doğal frekansıyla uyumlu olduğu durumu ifade eder. Bu durumda, dış kuvvet, yapıyı büyük bir genlikle titreştirebilir ve bu genlik, yapı elemanlarına zarar verebilecek büyüklükte olabilir.

Bir binanın doğal frekansı, binanın yapısal özelliklerine, malzeme özelliklerine ve geometrisine bağlı olarak belirlenen bir değerdir. Eğer deprem sarsıntısı, binanın doğal frekansına yakın bir frekansta gerçekleşirse, bu durum rezonansı tetikleyebilir. Rezonansa giren bir bina, salınımların genliği artar ve bu durum, bina elemanlarında büyük gerilmelere neden olabilir.

Bu artan genlik ve gerilim, yapı elemanlarının dayanma kapasitesini aşabilir ve sonuç olarak bina çökebilir. Yıkılma genellikle binanın zayıf noktalarında başlar, özellikle bağlantı noktaları ve taşıyıcı sistem elemanlarında. Rezonans durumu, deprem etkisinin çok daha fazla hissedilmesine ve binanın büyük hasar görmesine neden olabilir.

Rezonansa giren bir nesnenin zarar görmemesi mümkün değildir, çünkü rezonans durumu, dış kuvvetin yapı üzerinde en etkili ve zararlı bir şekilde çalıştığı durumdur. Bu nedenle, yapısal mühendislikte, bina tasarımında ve değerlendirmesinde rezonans etkilerini minimize etmek önemli bir hedefdir. Bu genellikle yapısal modifikasyonlar, titreşim izolasyonu veya absorpsiyon gibi önlemleri içerir.

Orta büyüklükteki binaların doğal frekansı deprem frekansına benzer olabilir.
Bunun nedeni rezonanstır. Bir cisim, cismin doğal frekansına eşit veya onun tam katı bir frekansta zorlanmış titreşime maruz kaldığında, cisim büyük bir genlikle şiddetli bir şekilde titreşir. Orta büyüklükteki binaların çoğunun doğal frekansı deprem frekansına (zorlanmış titreşim frekansı) eşittir. Bu nedenle orta büyüklükteki binaların çoğu daha büyük hasar gören diğer binalara göre daha şiddetli titreşir. Çok yüksek veya çok alçak binaların frekansı ise depremin frekansına eşit değildir ve bu nedenle bu tür binalar zorlanmış titreşime maruz kalır ancak rezonansa girmez. Böylece binanın titreşim genliği çok büyük olmaz ve bina büyük ölçüde hasar görmez.
 
Bu arada 8-10Sn'de terk ediyoruz demişsiniz. 7 ve üzeri bir olası depremde bırakın binayı terk etmeyi yürümek bile zorlaşıyor.

Bursa 4 milyon nüfusu aşmış bir şehir. Olası bir depremde yüz binlerce insanın enkaz altında kalacağı ön görülebilir bir durum. İlk 72 saatte gereken altyapının hazır olması durumunda (ki hazır olacağını sanmıyorum) gereken ekipler geldi ve kurtarıldım diyelim, hayatıma sakat bir şekilde devam etmek istemiyorum. Sağ salim burnum bile kanamadan çıkabilme ihtimalim de, evden çıkıp kaçabilme ihtimalimden daha az. Bu yüzden düşük bir ihtimal de olsa bu şansımı kullanıp kaçacağım. Enkazın altında kalıp donarak, susuz kalarak veya kan kaybından öleceğime, kafama kiriş düşer iki saniyede can veririm daha iyi.
 
Bursa 4 milyon nüfusu aşmış bir şehir. Olası bir depremde yüz binlerce insanın enkaz altında kalacağı ön görülebilir bir durum. İlk 72 saatte gereken altyapının hazır olması durumunda (ki hazır olacağını sanmıyorum) gereken ekipler geldi ve kurtarıldım diyelim, hayatıma sakat bir şekilde devam etmek istemiyorum. Sağ salim burnum bile kanamadan çıkabilme ihtimalim de, evden çıkıp kaçabilme ihtimalimden daha az. Bu yüzden düşük bir ihtimal de olsa bu şansımı kullanıp kaçacağım. Enkazın altında kalıp donarak, susuz kalarak veya kan kaybından öleceğime, kafama kiriş düşer iki saniyede can veririm daha iyi.
Çıkabiliyorsan çıkmak en iyisi tabii ki ben zorluğundan bahsettim.
 

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı