Özetle moka pot ocağa koyarak pişirdiğiniz bir şey altus ise kahve makinesi. Fakat espresso yaparken kahvenin mümkün mertebe eşit öğütülmesi lazım ki basınçla gelen sıcak su içerisinden dengeli geçsin. Eğer bu işlem çok veya az olursa alınan kahve ekşi veya acı olabiliyor. Altus gibi ucuz makinelerin ise bu dengeyi düzgün sağlayabileceği kesin değil. O yüzden düşük bütçelerde ilk olarak moka pot ile giriş yapmak daha mantıklı olabilir.
Zaten yanık ve bayat kahve içmekten öğrendik ne olduysa o yüzden oluyor. Tıpkı yemekte olduğu gibi. Çoğu insan su kahve oranı dengesiz, acı kahve içiyor onu kahve sanıyorlar. Ağzı yakan sıcaklıkla kahve içen insanlar var kahve ile pek alakası yok maalesef onun.Moka pot; savaşta, sahada kahve tüketmek için uygun olabilir.
Alüminyum olmayan varyantını bulamazsınız.
Basınçlı sepette kahve inceliği, öğütümü sonucu pek etkilemez. Takmayınız.
Daha bir kaç sene öncesine kadar 2-3k gibi fiyatlara bu ürünleri bulmak çölde vaha gibi bir şeydi. Fırsattır, kaçırmayın. Ona buna laf söyleyen tipler elbette olacak burası TÜRKİYE. Dışarıda kahve çektirecekseniz, vakumlu kabınız olması daha makul olur. Veya az miktarda alıp kısa sürede tüketmeye çalışın. Afiyet olsun.
İçses, umarım yanık olmayan kahve tüketimi ve organik kahve çekirdeği arayışı da bu hızla yaygınlaşır.
Kahve dükkanlarında sıcak kahve içip eve makine alınca onun sıcaklığını düşük bulan çok insan oluyor. Çünkü çok sıcak kahve içmeye alıştırılmışlar. O yüzden aynı şekilde olsun istiyorlar.Zaten yanık ve bayat kahve içmekten öğrendik ne olduysa o yüzden oluyor. Tıpkı yemekte olduğu gibi. Çoğu insan su kahve oranı dengesiz, acı kahve içiyor onu kahve sanıyorlar. Ağzı yakan sıcaklıkla kahve içen insanlar var kahve ile pek alakası yok maalesef onun.
Kafelerde yapan biliyor mu kiKahve dükkanlarında sıcak kahve içip eve makine alınca onun sıcaklığını düşük bulan çok insan oluyor. Çünkü çok sıcak kahve içmeye alıştırılmışlar. O yüzden aynı şekilde olsun istiyorlar.
Filtre kahvede bildiğim kadarı ile sadece çay gibi demliyorsunuz, o yüzden genel olarak daha ucuza geliyor diye biliyorum. Espressoda ise portafiltreye sıkıştırdığınız kahvenin içerisinden basınç ile sıcak su geçiriyorsunuz, bu iş biraz daha hassas olduğu için dediğim şeylere gerek oluyor. Direkt filtre kahve ile espressonun farkı demlenme şekilleri ve öğütülme şekilleri ve en önemlisi, damak tadı.
Filtre kahve bana pek hitap etmediği için o konuda çok bilgim yok ama genel olarak daha uygun fiyatlı diye biliyorum.
Espressoya gelirsek:
- Mesela makinenin verdiği basınç ve sıcaklık en önemli değerler, ben alacağım zamanlar 4 bine Grundig karaca vs. ama bayağı bir araştırmadan sonra giriş seviyesi olarak geçen sene 15 bin olan bir model öneriyorlardı, alternatif olarak da en azından benim aldığım modeli alın diyorlardı. İşin sonunda ilk ve tek makinem delonghi olduğu için daha ucuz olanlardan nasıl performans alırsınız bilemiyorum, o açıdan bende yeniyim.
- Ama şunu diyebilirim, çelik kazanlı olmasına dikkat etmelisiniz, içi plastik veya alüminyum olanlar daha sağlıksız oluyor.
- Bunun haricinde makineler hakkında çok yorum yapamam, sadece benim makinemden alırsanız bundan memnunum ama o ek masrafların hepsini de hemen olmasa da uzun vadede yapmanız gerekir.
- Ekstra aletlere hızlıca değinirsem:
- Öğütücü: En önemlisi, çünkü kahvenin eşit boyutlarda öğütülmesi lazım ki içinden geçen su eşit miktarda her kahvenin özütünü çıkarabilsin.
- Kahvede tazelik için çekirdek kahveleri kavrulduktan sonra 15 gün-1 ay içerisinde, öğütülen kahveleri ise 1 saat içerisinde tüketilmesi tavsiye ediliyor.
- Alternatif: Öğütücü olmadan çekirdek kahve alamazsınız ama öğütülmüş kahve alabilirsiniz. Yukarıda bahsettiğim sebepten dolayı kapalı paketlerdeki öğütülmüşleri tercih etmezdim ben tazelik açısından. Onun yerine en azından kahve dükkanlarına gidip oradan çekirdek kahve alırsanız ister filtre kahveye göre ister espressoya göre öğütüp veriyorlar. Eve gelince 1 shotluk kahveyi alıp kalanını direkt buzluğa atarsanız bir nebze taze içebilirsiniz yine.
- Örneğin ben öğütücüm gelene kadar Trendyol Go üzerinden Coffy'den 250G'lik kahveleri öğütülmüş sipariş edip o şekilde kullandım ilk başlarda. Paket ilk elinize gelip içini açtığınızda buram buram kahve kokarken 1 hafta sonra o aromasını tamamen kaybetmiş oluyor.
- Öğütücü alırsanız işte her öğüttüğünüzde bu taze kahve aromasını hissedersiniz.
- Fiyat olarak o zaman olabildiğince giriş seviye almaya çalıştım ve önerilenler arasında en F/P ilk yorumumda bahsettiğim kingrinder modelini buldum 2 bin ₺'ye. Bu el değirmeni bir de, otomatik olanını derseniz gördüğüm en ucuz öneri 8 bin ₺ idi o yüzden hiç bulaşmadım ona
- Puck: Bu basit bir çelik filtre, kahveyi portafiltreye koyunca üstüne koyuyorsunuz, kahve makineye değmemiş oluyor ve onun deliklerinden su daha eşit giriyor kahvenin içine. 300 liradan itibaren varlar diye hatırlıyorum, aceleleri yok, ama uzun vadede kesinlikle 1 tane alınmalı.
- Basınçsız sepet: Makinelerle ile gelen basınçlı sepetlerin esprisi şu: Hatayı daha çok tölere ediyorlar ama işinizi biliyorsanız ulaşabileceğiniz en yüksek lezzet limitli, hani bisikletlerdeki arka tekere takılan ekstra 2 teker gibi. Uzun vadede bunu da değiştirip portafiltreniz ile uyumlu basınçsız bir tane almanız daha iyi olacaktır. Ben altı açık portafiltre ile birlikte 1000₺'ye almıştım diye hatırlıyorum.
- Altı açık portafiltre: Tamamen keyif işi, kahvenin altından o deliklerden yavaş yavaş çıkışını izlemek istiyorsanız güzel, yoksa gereksiz (ben bunu bilmiyordum alırken
)
- Çelik pot: Burada çelik herhangi bir su bardağından biraz daha büyük bir şey yeterli olur, bunun içine süt koyup süt köpürtüyorsunuz içinde. Çelik olma sebebi sürekli soğuk süt koyup ısıtacağınız için dayanıklı olması lazım. Sütsüz içiyorsanız sizin için gereksiz. Fiyatı, daha yeni indirim kısmında paylaşmışlar karacanınki 250₺
- Tamper: Toz kahveyi sepete koyduktan sonra eşit bir şekilde sıkıştırmanız gerekli, yanında gelen plastik kaşık ile biraz zor oluyordu o dengesiz oluyordu, o yüzden ucu çelik tokmak büyüklüğünde bir tane aldım, 600 lira civarınaydı sanırsam. Gerekli değil, ama uzun vadede o plastik tamper sizi deli edince muhtemelen sizde almak isteyeceksiniz.
Yani kısaca toparlar isem, sadece makine ile de bu iş olur, ama 7-8 binden aşağı bir makine alacaksanız çok geçmeden yeni bir tane almak isteyebilirsiniz, performanslarını bilmiyorum ama bu iş ile uzun süre uğraşanlar pek beğenmiyor onları. Onun haricindeki aksesuarlar ise hiçbiri şart değil, ama aldıktan sonra makineyı yavaş yavaş onları da toplamak keyif açısından daha iyi olur bence, şahsen hiçbirini aldığıma pişman değilim ben ve hiçbiri de öyle kısa sürede değişim isteyecek bir şey değil zaten.
Ya da hiç bulaşmayın moka pot alın kahveyi de öğütülmüş kahvecilerden alın bir evde ne kadar espresso içiyorsanız ona bakın. Benim gibi neredeyse her gün içiyorsanız kesinlikle parasını çıkaracak ve değecek bir yatırım, ama haftada bir anca içiyorsanız moka pot da işinizi görür bence.
Düzenleme:
Hatırlayamadığım marka Gaggia'ydı, giriş olarak en çok önerilen oydu (modlanabilir olmasından dolayı diye biliyorum). Ben şahsen Delonghi'den memnunum ama bunun daha da ucuzu nasıl olur bilemem.
Kafelerde yapan biliyor mu ki
Pid olan makine onermeyi unutmussun dostum. Piyasada en basit filtrelere buna yakin fiyatlar cikarirlarken 2K'lik espresso makinesine alacaklarin kafasini karistirmana gerek yok. Soyledigin tum gereclerim var, hatta yari prof ogutucume kadar ancak bu durumu kafaya takmaya deger gormuyorum. 2.3K verip bunun karsiligi filtreden cok daha iyi olacaktir. Ayrica granul ya da kapsul olayina da girseydin kimse tuketmeseydi![]()
Bu sitenin çalışmasını sağlamak için gerekli çerezleri ve deneyiminizi iyileştirmek için isteğe bağlı çerezleri kullanıyoruz.