Atatürk dönemi din politikalarının ve İslam'a etkilerinin zararları nedir?

Şeriatın çok baskın bir yönetim biçimi olduğunu biliyorsunuz. Osmanlı'da ki gibi yönetilirse ne ala. Ancak mevcut durumda bu mümkün değil. Şuan bile siyasetteki insanlar sırf iktidar olacak diye dini kullanarak sömürürken sence şeriat yönetim biçiminde hayvan gibi dini kullanmayacaklar mıdır? Şuan ki durumumuzda özgürlüğü kısıtlanan birey yok ancak şeriat geldiğinde durumun değişeceğini düşünüyorum. Şeriat ile yönetilen ülkelere bakarsak zaten anlayabiliriz.
Ayrıca şuan ki mevcut durumumuzda en azından kimin Cumhurbaşkanı olacağını seçerken şeriat yönetim biçiminde başa gelecek kişi nasıl seçilecek?
Seçimle gelecek. Cumhuriyet ile Demokrasiyi karıştırmayınız. Şeriat ülkeleri olarak kastınız Rusya ve Amerika ile savaşarak büyüyen çocukların kurduğu örgütlerin uyguladığı Şeriat mı ya da Amerika'nın uşağı Suudi Arabistan mı diyeceksiniz? Yapmayın rica ediyorum.

Peki diyelim ki ben şeriata göre idam edilmemi gerektiren ama kendi kanunlarıma göre cezası daha hafif olan bir suç işledim. Burada ben kendi kanunlarıma göre yargılandığımda şeri hüküm giymiş kişilere yönelik bir adaletsizlik olmayacak mı?
İşte bu sebeple "Toplumu ilgilendiren bazı kritik konular hariç" dedim. İslam Hukuku'nun bazı konularda affı yoktur. Cinayet, tecavüz gibi suçların cezası katidir.
 
İstememek de özgürsünüz zaten. Şeriat'ın büyük bir bölümü Müslüman'lar içindir. Toplumu ilgilendiren bazı kritik konular hariç İslam Hukuku'na göre yargılanmamayı seçme hakkınız bulunuyor. Kanıt olarak şöyle bir örnek vereyim. Hz. Muhammed döneminde gayrimüslimler İslam şeriat'ına göre değil Hristiyan'lar kendi dini hukukuna göre yahudiler kendi dini hukukuna göre yargılanıyordu.

Verdigin ornek Hz. Muhammed doneminde gayrimuslimlerin kendi hukuklarina gore yargilanmasi dogru. Bu o donemin sosyal ve politik yapisi icin makul bir yaklasim. Bu modern bir devletin isleyisi icin uygun degil. Modern devlet vatandaslari arasinda hukuki esitligi saglamak icin kurulmus. Bir ulkede herkesin ayni yasalara tabii olmasi gerekir. Farkli gruplara farkli hukuk sistemleri uygulamak hukuksal bir kaos yaratir. Suclar ve anlasmazliklar durumunda hangi hukukun gecerli olacagi tartismalara yol acar. Senin soyledigin "istemeyen ozgur" argumani modern devletin temel prensibi olan toplumsal sozlesme ile celisir. Devletin koydugu yasalar tum vatandaslari baglar. Yargilamak icin secmek diye bir şey soz konusu degil.
 
Fiziksel ve biyolojik olarak eşit değiller dediğiniz gibi denk yaratılmışlardır. Her konuda iki tarafın da eşit bir şekilde söz hakkı olmalı. Şeriat bunu sağlamıyor, kadınların özgürlüğünü fazlasıyla kısıtlayan bir biçim.

Şeriatın çok baskın bir yönetim biçimi olduğunu biliyorsunuz. Osmanlı'da ki gibi yönetilirse ne ala. Ancak mevcut durumda bu mümkün değil. Şuan bile siyasetteki insanlar sırf iktidar olacak diye dini kullanarak sömürürken sence şeriat yönetim biçiminde hayvan gibi dini kullanmayacaklar mıdır? Şuan ki durumumuzda özgürlüğü kısıtlanan birey yok ancak şeriat geldiğinde durumun değişeceğini düşünüyorum. Şeriat ile yönetilen ülkelere bakarsak zaten anlayabiliriz.
Ayrıca şuan ki mevcut durumumuzda en azından kimin Cumhurbaşkanı olacağını seçerken şeriat yönetim biçiminde başa gelecek kişi nasıl seçilecek?
Şeriat kadınları koruma ve haklarını güvence altına alma amacı taşır, kısıtlamaz. Şeriat sayesinde kadınlar o dönemin avrupasında bile olmayan resmi hukukta belli güvencelere sahipti. Şeriat kadının özgürlüğünü 'kısıtlayan' değil onu belirli alanlarda koruyan ve haklarını tanıyan bir sistemdir. Ayrıca dinin dışında şu an atatürkçülük ve laiklik de hayvan gibi kullanılmıyor mu? Başa gelecek kişinin seçimle gelmesinde şer'i hukukta bir problem yoktur. Hulefayi Raşidin denilen 4 halife de o dönemin sahabeleri tarafından seçimle başa getirilmiştir.
 
Verdigin ornek Hz. Muhammed doneminde gayrimuslimlerin kendi hukuklarina gore yargilanmasi dogru. Bu o donemin sosyal ve politik yapisi icin makul bir yaklasim. Bu modern bir devletin isleyisi icin uygun degil. Modern devlet vatandaslari arasinda hukuki esitligi saglamak icin kurulmus. Bir ulkede herkesin ayni yasalara tabii olmasi gerekir. Farkli gruplara farkli hukuk sistemleri uygulamak hukuksal bir kaos yaratir. Suclar ve anlasmazliklar durumunda hangi hukukun gecerli olacagi tartismalara yol acar. Senin soyledigin "istemeyen ozgur" argumani modern devletin temel prensibi olan toplumsal sozlesme ile celisir. Devletin koydugu yasalar tum vatandaslari baglar. Yargilamak icin secmek diye bir şey soz konusu degil.
Niye herkes bir yasaya tabi olsun? Nedir bu dikte etme anlayışı anlamıyorum. Birkaç tane ilkokul mezununun toplanıp oyladığı yasayı neden herkes uygulamak zorunda? Bir Adliye'de kendi alanında uzman hakimlerin yer almasıyla çözülebilecek bir durum neden kaos yaratsın?
 
Seçimle gelecek. Cumhuriyet ile Demokrasiyi karıştırmayınız. Şeriat ülkeleri olarak kastınız Rusya ve Amerika ile savaşarak büyüyen çocukların kurduğu örgütlerin uyguladığı Şeriat mı ya da Amerika'nın uşağı Suudi Arabistan mı diyeceksiniz? Yapmayın rica ediyorum.


İşte bu sebeple "Toplumu ilgilendiren bazı kritik konular hariç" dedim. İslam Hukuku'nun bazı konularda affı yoktur. Cinayet, tecavüz gibi suçların cezası katidir.
Toplumu ilgilendiren kritik konular çok esnek bir tanım. Mesela şu anki kanunlarda evli bir kişinin eşini aldatması boşanma sebebidir, tazminat davası sonucu para cezası vardır. Aynı suçun İslam'daki karşılığı recm edilmektir. Bir tarafa göre ufak bir para cezasıyla kurtulurken diğer tarafta vahşice öldürülüyorsun. Suçun ciddiyeti hangi hükme göre yargılandığına bağlı.
 
Verdigin ornek Hz. Muhammed doneminde gayrimuslimlerin kendi hukuklarina gore yargilanmasi dogru. Bu o donemin sosyal ve politik yapisi icin makul bir yaklasim. Bu modern bir devletin isleyisi icin uygun degil. Modern devlet vatandaslari arasinda hukuki esitligi saglamak icin kurulmus. Bir ulkede herkesin ayni yasalara tabii olmasi gerekir. Farkli gruplara farkli hukuk sistemleri uygulamak hukuksal bir kaos yaratir. Suclar ve anlasmazliklar durumunda hangi hukukun gecerli olacagi tartismalara yol acar. Senin soyledigin "istemeyen ozgur" argumani modern devletin temel prensibi olan toplumsal sozlesme ile celisir. Devletin koydugu yasalar tum vatandaslari baglar. Yargilamak icin secmek diye bir şey soz konusu degil.
Osmanlı ve Selçuklu dönemleri gibi iletişim araçlarının sınırlı, çok dinli toplumsal yapının ise karmaşık olduğu bir dönemde bile bu sistem uygulanabiliyorsa günümüzde çok daha rahat uygulanabilir hocam.
 
Atatürk, dini hurafelerden; imanı korkudan; vatanı cehaletten kurtaran aklın adıdır. Gerçek İslam da tam olarak budur: akılla, adaletle ve vicdanla yaşamak. Ahh Ata keşke bi 10 yıl daha yaşasaydın. Bazen onu haketmediğimizi düşünüyorum. Bir ömrünü ikiye ayırdı Atatürk; yarısıyla bizi özgür kıldı, diğer yarısıyla kim olduğumuzu öğretti. Sanırım 102 yıl dayanabildik. Cumhuriyet bu millete fazla mı geldi acaba ?
 
Seçimle gelecek. Cumhuriyet ile Demokrasiyi karıştırmayınız. Şeriat ülkeleri olarak kastınız Rusya ve Amerika ile savaşarak büyüyen çocukların kurduğu örgütlerin uyguladığı Şeriat mı ya da Amerika'nın uşağı Suudi Arabistan mı diyeceksiniz? Yapmayın rica ediyorum.


İşte bu sebeple "Toplumu ilgilendiren bazı kritik konular hariç" dedim. İslam Hukuku'nun bazı konularda affı yoktur. Cinayet, tecavüz gibi suçların cezası katidir.
Hocam şeriatı isteyen kesime baktığımda gördüğüm çoğunluk tarikatlardır. Şeriat geldiğinde en çok sevinen ve en çok özgür olacak kesim de bunlardır. Ve mevcut durumda şeriatın demokratik bir şekilde ilerleyeceğini düşünmüyorum.
Ayrıca zina (yanlış biliyorsam düzeltin) ya da eşini aldatmak İslam'da büyük bir suç değil midir? Hiç bir dine inanmıyorsam nasıl yargılanacağım.

Şeriat kadınları koruma ve haklarını güvence altına alma amacı taşır, kısıtlamaz. Şeriat sayesinde kadınlar o dönemin avrupasında bile olmayan resmi hukukta belli güvencelere sahipti. Şeriat kadının özgürlüğünü 'kısıtlayan' değil onu belirli alanlarda koruyan ve haklarını tanıyan bir sistemdir. Ayrıca dinin dışında şu an atatürkçülük ve laiklik de hayvan gibi kullanılmıyor mu? Başa gelecek kişinin seçimle gelmesinde şer'i hukukta bir problem yoktur. Hulefayi Raşidin denilen 4 halife de o dönemin sahabeleri tarafından seçimle başa getirilmiştir.
Şeriatın kadınları koruduğu belirli alanlar ve haklar var ancak çok kısıtlı. Neden şuan ki konfor alanından çıkıp şeriatte hakları daha çok azalsın ki?
Siyasette Atatürkçülük ve laiklik adam akıllı geçmiyor bile. Yaklaşık son 30 senedir dincilerin elinde.

Bence tarikatları çok hafife alıyorsunuz.
 
Şeriat kadınları koruma ve haklarını güvence altına alma amacı taşır, kısıtlamaz. Şeriat sayesinde kadınlar o dönemin avrupasında bile olmayan resmi hukukta belli güvencelere sahipti. Şeriat kadının özgürlüğünü 'kısıtlayan' değil onu belirli alanlarda koruyan ve haklarını tanıyan bir sistemdir. Ayrıca dinin dışında şu an atatürkçülük ve laiklik de hayvan gibi kullanılmıyor mu? Başa gelecek kişinin seçimle gelmesinde şer'i hukukta bir problem yoktur. Hulefayi Raşidin denilen 4 halife de o dönemin sahabeleri tarafından seçimle başa getirilmiştir.
Dört halifenin seçimle gelmesi diyorsun ama o sistemde halkın değil, sadece belli bir zümrenin sözü geçiyordu.
 

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı