IntroVert
Megapat
- Katılım
- 1 Ağustos 2013
- Mesajlar
- 92
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
- Meslek
- Linux Sistem Yöneticisi
Herkese merhaba,
Biraz anlatmak istiyorum. Vaktinizi alacağım için özür dilerim.
27 yaşındayım. Linux sistem yöneticisi olarak küçük çaplı bir firmada yaklaşık 4 senedir çalışıyorum. İlk başta stajla başladım, sonrasında iş teklif ettiler vs.
İş konularına çok fazla girmeyeceğim, biraz kendimden bahsetmek istiyorum.
Çocukluğumdan beri diyebileceğim bir şekilde depresyonla ve kaygılarla mücadele ediyorum. Yaklaşık 6-7 yıldır ilaç kullanıyorum. Daha önce bilişsel davranışçı terapi deneyimim olmuştu ve bırakmıştım. Bu sefer şema terapi ekolüyle birlikte terapiye tekrar başladım.
Genel olarak problemim; kaygıları diğer insanlardan biraz daha fazla yaşamak, hayatımın her alanında hissetmek ve sürekli kendimi depresyonda olmaya maruz bırakmak olarak özetlenebilir.
Nasıl derseniz; örneğin sabah işe giderken “bugün nasıl geçecek? İş yapabilecek miyim? İş yapamazsam bir şey derler mi? Burada isteniyor muyum, istenmiyor muyum? Acaba diğer insanlar benden daha fazla mı çalışıyor?” gibi düşünceler zihnimi meşgul ediyor.
Açıkçası odaklanma problemim de var. Üzerimde bana atanmış işi seçip başlamam epey vakit alıyor. Bu da zamanla üzerimde çok kaygı yaratıyor.
Örneğin odaklanmak için kulaklık takıyorum ve işe başlıyorum fakat müzik dinlerken bile “acaba kulaklık takmak ayıp oluyor mu?” diye düşünüyorum.
Bir oyun oynarken ya da oyun videoları izlerken, başka birisinin daha stratejik oynadığını, daha bilgili olduğunu ve oyunun hakkını verdiğini görünce “ben hakkını veremiyor muyum, boşa mı vakit öldürüyorum?” gibi düşünceler aklımdan geçiyor.
Açıkçası bu yazıyı yazarken bile derdimi düzgün ifade edebilecek miyim, gereksiz şeyler yazacak mıyım diye kaygılanıyorum.
Anlayacağınız, kaygılanmadığım vakit yok.
Asıl problemim, plan ve düzenli hayat takıntısı. Temelde rutin ve planlı bir hayata sahip olmam gerektiği konusunda zihnim sürekli kendini düşünceye sokuyor ve kaygılanmama sebep oluyor.
Örnek vermek gerekirse; sabah 5'te kalkmalıyım, kalktıktan sonra gün için işlerimi planlamalıyım, ruhumu dinlendirip erken bir vakitte işe gidip kafamı toplamalıyım. İşte günümü verimli geçirdikten sonra eve gelip kendimi geliştirmeliyim (felsefe veya kendi alanımda gibi). Düzenli dizi-film izleyip kitap okumalıyım. Bunları gerçekleştirmediğimde ise çok mutsuz hissediyorum ve hiçbir şey yapmıyorum.
Zihnimde o kadar yapılacaklar listesi var ki bunların hiçbirini yapamıyorum. Yapamadığım zaman da döngüyle birlikte sürekli mutsuz hissediyorum.
Her şey planlı ve dakik olmalı. Attığım adım için bile böyle düşünüyorum maalesef ve bu düşünceden kurtulamıyorum.
Yaşım 30'lara geliyor ama baktığımda hiçbir şey başarmamışım gibi hissediyorum ve bu gerçekten acı verici. İş arkadaşları dışında çok fazla arkadaşım yok. Bir kız arkadaş edinmek istiyorum ama bunun için ne yapacağımı da bilmiyorum.
Günüm sadece işe gidip işten eve geldikten sonra telefonla boş boş vakit geçirip uyumakla geçiyor. Arada konserlere gidiyorum, o kadar.
Yaşadıklarım ve düşündüklerim için bana ne önerirsiniz?
Bazen gerçekten hiçbir şeyin çözümü yokmuş gibi geliyor ve hayatımı sonlandırmalıymışım gibi hissediyorum ama onu bile yapacak cesaretim yok.
Şimdiden hepinize teşekkür ederim.
Biraz anlatmak istiyorum. Vaktinizi alacağım için özür dilerim.
27 yaşındayım. Linux sistem yöneticisi olarak küçük çaplı bir firmada yaklaşık 4 senedir çalışıyorum. İlk başta stajla başladım, sonrasında iş teklif ettiler vs.
İş konularına çok fazla girmeyeceğim, biraz kendimden bahsetmek istiyorum.
Çocukluğumdan beri diyebileceğim bir şekilde depresyonla ve kaygılarla mücadele ediyorum. Yaklaşık 6-7 yıldır ilaç kullanıyorum. Daha önce bilişsel davranışçı terapi deneyimim olmuştu ve bırakmıştım. Bu sefer şema terapi ekolüyle birlikte terapiye tekrar başladım.
Genel olarak problemim; kaygıları diğer insanlardan biraz daha fazla yaşamak, hayatımın her alanında hissetmek ve sürekli kendimi depresyonda olmaya maruz bırakmak olarak özetlenebilir.
Nasıl derseniz; örneğin sabah işe giderken “bugün nasıl geçecek? İş yapabilecek miyim? İş yapamazsam bir şey derler mi? Burada isteniyor muyum, istenmiyor muyum? Acaba diğer insanlar benden daha fazla mı çalışıyor?” gibi düşünceler zihnimi meşgul ediyor.
Açıkçası odaklanma problemim de var. Üzerimde bana atanmış işi seçip başlamam epey vakit alıyor. Bu da zamanla üzerimde çok kaygı yaratıyor.
Örneğin odaklanmak için kulaklık takıyorum ve işe başlıyorum fakat müzik dinlerken bile “acaba kulaklık takmak ayıp oluyor mu?” diye düşünüyorum.
Bir oyun oynarken ya da oyun videoları izlerken, başka birisinin daha stratejik oynadığını, daha bilgili olduğunu ve oyunun hakkını verdiğini görünce “ben hakkını veremiyor muyum, boşa mı vakit öldürüyorum?” gibi düşünceler aklımdan geçiyor.
Açıkçası bu yazıyı yazarken bile derdimi düzgün ifade edebilecek miyim, gereksiz şeyler yazacak mıyım diye kaygılanıyorum.
Anlayacağınız, kaygılanmadığım vakit yok.
Asıl problemim, plan ve düzenli hayat takıntısı. Temelde rutin ve planlı bir hayata sahip olmam gerektiği konusunda zihnim sürekli kendini düşünceye sokuyor ve kaygılanmama sebep oluyor.
Örnek vermek gerekirse; sabah 5'te kalkmalıyım, kalktıktan sonra gün için işlerimi planlamalıyım, ruhumu dinlendirip erken bir vakitte işe gidip kafamı toplamalıyım. İşte günümü verimli geçirdikten sonra eve gelip kendimi geliştirmeliyim (felsefe veya kendi alanımda gibi). Düzenli dizi-film izleyip kitap okumalıyım. Bunları gerçekleştirmediğimde ise çok mutsuz hissediyorum ve hiçbir şey yapmıyorum.
Zihnimde o kadar yapılacaklar listesi var ki bunların hiçbirini yapamıyorum. Yapamadığım zaman da döngüyle birlikte sürekli mutsuz hissediyorum.
Her şey planlı ve dakik olmalı. Attığım adım için bile böyle düşünüyorum maalesef ve bu düşünceden kurtulamıyorum.
Yaşım 30'lara geliyor ama baktığımda hiçbir şey başarmamışım gibi hissediyorum ve bu gerçekten acı verici. İş arkadaşları dışında çok fazla arkadaşım yok. Bir kız arkadaş edinmek istiyorum ama bunun için ne yapacağımı da bilmiyorum.
Günüm sadece işe gidip işten eve geldikten sonra telefonla boş boş vakit geçirip uyumakla geçiyor. Arada konserlere gidiyorum, o kadar.
Yaşadıklarım ve düşündüklerim için bana ne önerirsiniz?
Bazen gerçekten hiçbir şeyin çözümü yokmuş gibi geliyor ve hayatımı sonlandırmalıymışım gibi hissediyorum ama onu bile yapacak cesaretim yok.
Şimdiden hepinize teşekkür ederim.