Ölüm korkusu nasıl geçer?

  • Konuyu başlatan kds5433
  • Başlangıç Tarihi
  • Mesaj 24
  • Görüntüleme 382

kds5433

Yoctopat
Katılım
9 Kasım 2025
Mesajlar
0
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
Merhaba, 18 yaşıma geçtiğimiz aylarda girdim. Son 3-4 gündür bu durumu yaşıyorum. Hiçbir olay (deprem, birini kaybetme vs.) yaşamadan oldu. Aslında kendim yaptım diyebilirim. ChatGPT ile muhabbet ederken bu konulara girdik, sohbet sırasında bir ölüm korkusu geldi. Korku bir süre sonra geçti fakat merak edip daha detaylı sordum. Dini şeyleri, arkadaşlara da sordum, bazı kaynaklara da baktım. Bunlar kafamı fazlasıyla karıştırdı.

Aslında ölümden çok, ölümden sonrası korkutuyor beni. İnancım yerinde, yani Müslüman'ım. Fakat ya onlar haklıysa ve bilincimizi kaybedip hiçlik oluyorsa? O hiçlik nasıl oluyor, bunu çok düşünüyorum. Düşündükçe daha çok düşünmek ve bir sonuç çıkarmak istiyorum ve bir süre sonra bu beni deli ediyor. Hiçliği düşünemeyeceğimizi falan da biliyorum, “doğmadan önce nasılsak öyle” denildiğini de biliyorum. Fakat bu beni daha çok korkutuyor, çünkü doğmadan öncesini bilmiyorum ama bunu bilmediğimi düşünebiliyorum. Yani şu an kendi kendime “doğmadan önce hiçlikti, hatırlayamam” diyebiliyorum. Ama öldükten sonra eğer hiçlik olacaksa, bunu diyemeyeceğim. Tüm anıların bir anda yok olacağı düşüncesi aklıma gelince bayağı kötü oluyorum. Cennet-cehennem olsa da sonsuzluğu düşünmek beni kötü ediyor.

Biliyorum, düşünmeden hayatı dolu dolu yaşamak lazım, fakat bu düşünceler aklımdan çıkmıyor. Bir süre unutsam da tekrar düşünüyorum buna engel olamıyorum. Yani bu düşünce geldiğinde kendimi engellemek istiyorum, fakat neyi engellemek istediğimi bildiğim için sürekli hatırlıyorum. Başlarda şu söz beni çok rahatlatmıştı: “Ölümden korkmak anlamsızdır, çünkü yaşadığımız sürece ölüm yoktur, ölüm geldiğinde ise artık biz yokuz.” fakat artık bu da pek etki etmiyor. Yani her şeyin farkındayım: Düşünmemem gerektiğinin, ölümün kaçınılmaz olduğunun, ölümü düşünmeden hayatı dolu dolu yaşamam gerektiğinin. Bunları bilsem de düşünmeden edemiyorum, aklımdan çıkmıyor. 3-4 gün önceki, düşünmeden yaşadığım hayatımı özlemeye başladım bile.

Nasıl kurtulacağım hiçbir fikrim yok. Bu olayı yaşayıp da atlatanlar varsa, nasıl atlattığını anlatabilir mi? Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Bazı gerçekliklerin farkındalığını o an kazandığın için korkuyorsun, biraz bunlarla birlikte yaşa kendi kendine geçecektir korku. Unutmayın ki hayat zevk verdiğinde ölüm insana korkutucu gelir, yoksa canlı canlı ölümü çağıran hastalar, keşke ölsem diye dualar eden yaşlılar gördüm.
 
Burada sorunun temeli İslam inancına yeteri kadar güvenmemeniz. Ölüm korkusunu din olmadan nasıl yenerdim hiç bir fikrim yok. Muhtemelen yenemezdim. Ölüm ile ya mücadele ederek yada onu kabul ederek uzlaşabilirsiniz. Mücadele etmeniz de bir şeyi değiştirmeyeceği için uzlaşmanız en iyisi. Bunu da ancak dini düşüncenizi sağlamlaştırarak yapabilirsiniz. Ölümden sonrasını Allah`a bırakmak bazen yapılacak en iyi şeydir. Hükümdarların ölüm ile nasıl inatlaştığını ve sonlarının nasıl bittiğini araştırabilirsiniz. Eğer film evrenine ilginiz varsa Darth Vader trajedisini de araştırabilirsiniz. Size bakış açısı sağlar en azından. Eğer İslam hakkında endişeleriniz varsa mutlaka bu endişeleri bitirmeye çalışın. Bu korkunun en kısa ve en etkili çözümü Allah`a mutlak teslimiyet ile mümkün. Şahsen ben inanmayan birisi olsaydım asla yenemezdim bu korkuyu.
 
İnsan olarak, canlı olarak herkes ölecek. Yani bu durumdan kaçışımız yok ve elimizden de bir şey gelmiyor. Bunu kabul ederek başlamak daha iyi olabilir. Ölümden sonra hayat var mı felsefede çok eski bir soru. İnsanlığın varlığından beri düşünülmüş, cevaplanmaya çalışılmış bir soru. Burada dinler, farklı fikirler ön plana çıkıyor. Hiçlikte olabilir, ki hiç olduktan sonra bu dünyada yaptıklarının bir önemi kalmıyor kötü biriysen iyi biriysen hepsi yanına kar kalıyor. Bu kısım bana çok mantıklı gelmiyor, bu kısma girmeyeyim. İslamiyette bu konuda iyi insansan ödül var kötü insansan ceza var. Bu bilerek şu anda elinden geleni yapman gerekiyor. Evet, öleceksin, öleceğim ve öleceğiz. Buradaki fark şu anını nasıl değerlendiriyorsun. Hiçliğe gitsen de, cennete cehenneme gitsen de bu sonucu değiştiremezsin. Sonucu düşünmektense şu an yapabileceklerine odaklanman daha iyi olur. Bir işe başlarken şu kadar para kazanırım diye bir hedefin olmuyor, çalıştıkça para kazanıyorsun, tabii batma riskin de var. Para bir motivasyon aracı olabilir sadece, İslamiyette de cennet var motivasyon için.

Bu tür önemli konuları bir bilen haricinde konuşmamak lazım, GPT, Gemini falan yanlış yönlendirir.

“İnsan, öleceğini
bile bile
nasıl yaşar?

Ya çıldırır
ya da öleceğini
unutur…”

Nazım Hikmet
 
Ölüm korkusu ilkel bir korkudur, bu korkuya sahip olmak normal birşey. Yukarıdaki arkadaşın da yazdığı gibi dünya üzerinde binlerce din olmasının sebebi bu korku zaten, insanlar belirsizlikten o kadar korkuyorlar ki bu korkuyu yenmek için dünyevi hayatın devam edeceği fantazilere sığınıyorlar.

Ama sırf korkunu yenmek için dine sığınmanı önermem. Sen inansan da inanmasan da gerçek değişmez, gerçek olmasını istediğin şeye değil gerçek olduğunu düşündüğün şeye inan. Yani dine yöneleceksen bile bir samimiyetin olsun, doğrudan çıkarlarını düşünerek yapma.
 
Olumden korkmak anlamsiz cunku degistirebilegimiz bir şey degil, hayata anlam kattigini dusunuyorum. Yaptığımiz yasadigimiz seylerin tekrar yasanmayacagini bilmek daha degerli kiliyor. Inanclara masallara ihtiyacimiz yok, kontrol edemedigimiz seyler icin endilenmemeliyiz. Oldukten sonra odullendirilecegini ve sonsuz hayatin oldugu gibi yalanlarla kendinizi kandirmak yerine realist olup gercekleri kucaklarsaniz hayattan daha cok keyif alirsiniz. Su hayatta en degerli şey zaman, bosa akip gitmesine izin vermeyin.
 
Bazı gerçekliklerin farkındalığını o an kazandığın için korkuyorsun, biraz bunlarla birlikte yaşa kendi kendine geçecektir korku. Unutmayın ki hayat zevk verdiğinde ölüm insana korkutucu gelir, yoksa canlı canlı ölümü çağıran hastalar, keşke ölsem diye dualar eden yaşlılar gördüm.
Haklısınız, sanırım hayatı akışına bırakmalıyım. Fakat dediğim gibi, bu korku zaman zaman azalıp tekrar artıyor. İstemsizce, bunun hiç geçmeyeceğini ve ömrüm boyunca böyle bir psikolojiyle yaşayacağımı düşünüyorum. Umarım geçici bir şeydir.

Burada sorunun temeli İslam inancına yeteri kadar güvenmemeniz. Ölüm korkusunu din olmadan nasıl yenerdim hiç bir fikrim yok. Muhtemelen yenemezdim. Ölüm ile ya mücadele ederek yada onu kabul ederek uzlaşabilirsiniz. Mücadele etmeniz de bir şeyi değiştirmeyeceği için uzlaşmanız en iyisi. Bunu da ancak dini düşüncenizi sağlamlaştırarak yapabilirsiniz. Ölümden sonrasını Allah`a bırakmak bazen yapılacak en iyi şeydir. Hükümdarların ölüm ile nasıl inatlaştığını ve sonlarının nasıl bittiğini araştırabilirsiniz. Eğer film evrenine ilginiz varsa Darth Vader trajedisini de araştırabilirsiniz. Size bakış açısı sağlar en azından. Eğer İslam hakkında endişeleriniz varsa mutlaka bu endişeleri bitirmeye çalışın. Bu korkunun en kısa ve en etkili çözümü Allah`a mutlak teslimiyet ile mümkün. Şahsen ben inanmayan birisi olsaydım asla yenemezdim bu korkuyu.
Şu ana kadar inancım oldukça fazlaydı, ki hala öyle olduğunu düşünüyorum. Fakat dediğim gibi, hiçlik olayı biraz mantıklı geliyor ve kafamı çok karıştırıyor. Sonuçta beynimiz dünya üzerinde yok oluyor, geçişi nasıl yapabiliriz ki diye düşünüyorum. Ruh dersek de o konu da biraz karışık. Zamanında tüm acıları ruhun hissettiğini öğrenmiştim, fakat tüm acıları beynin hissettiğini düşününce, ruhumuzun olduğuna dair kesin bir kanıt da yok olarak düşünebiliriz. Yani dünyadaki şeyleri anlamanın, acı ve ağrıları hissetmenin, duyguları yaşamanın tek sebebinin beyin olduğunu düşünüyorum. Dediğim gibi, inancım çok sağlamdı, hala da öyle. sadece çevremdeki insanlar kafamı çok karıştırdı ve bu karmaşayı nasıl düzelteceğimi bilmiyorum.

İnsan olarak, canlı olarak herkes ölecek. Yani bu durumdan kaçışımız yok ve elimizden de bir şey gelmiyor. Bunu kabul ederek başlamak daha iyi olabilir. Ölümden sonra hayat var mı felsefede çok eski bir soru. İnsanlığın varlığından beri düşünülmüş, cevaplanmaya çalışılmış bir soru. Burada dinler, farklı fikirler ön plana çıkıyor. Hiçlikte olabilir, ki hiç olduktan sonra bu dünyada yaptıklarının bir önemi kalmıyor kötü biriysen iyi biriysen hepsi yanına kar kalıyor. Bu kısım bana çok mantıklı gelmiyor, bu kısma girmeyeyim. İslamiyette bu konuda iyi insansan ödül var kötü insansan ceza var. Bu bilerek şu anda elinden geleni yapman gerekiyor. Evet, öleceksin, öleceğim ve öleceğiz. Buradaki fark şu anını nasıl değerlendiriyorsun. Hiçliğe gitsen de, cennete cehenneme gitsen de bu sonucu değiştiremezsin. Sonucu düşünmektense şu an yapabileceklerine odaklanman daha iyi olur. Bir işe başlarken şu kadar para kazanırım diye bir hedefin olmuyor, çalıştıkça para kazanıyorsun, tabii batma riskin de var. Para bir motivasyon aracı olabilir sadece, İslamiyette de cennet var motivasyon için.

Bu tür önemli konuları bir bilen haricinde konuşmamak lazım, GPT, Gemini falan yanlış yönlendirir.

“İnsan, öleceğini
bile bile
nasıl yaşar?

Ya çıldırır
ya da öleceğini
unutur…”

Nazım Hikmet
Bu duruma düştüğümden beri, dünyada yaşamak ve yaptığım her şey çok anlamsız geliyor. Eğer gerçekten hiçlik varsa, yaptığımız şeylerin zaten bir anlamı kalmıyor ki. Öldüğümüzde tüm yaptıklarımız, anılarımız, kısacası her şey yok olacak. Bu yüzden ben tam anlamıyla cennet ve cehenneme inanmak istiyorum, sonsuzluk kafamı karıştırsa da yeni bir başlangıç fikri içimi az da olsa rahatlatıyor. Ama üstte de dediğim gibi, hiçlik olayı kafamı çok karıştırdı. Neye inanacağımı bilmiyorum.
Ölüm korkusu ilkel bir korkudur, bu korkuya sahip olmak normal birşey. Yukarıdaki arkadaşın da yazdığı gibi dünya üzerinde binlerce din olmasının sebebi bu korku zaten, insanlar belirsizlikten o kadar korkuyorlar ki bu korkuyu yenmek için dünyevi hayatın devam edeceği fantazilere sığınıyorlar.

Ama sırf korkunu yenmek için dine sığınmanı önermem. Sen inansan da inanmasan da gerçek değişmez, gerçek olmasını istediğin şeye değil gerçek olduğunu düşündüğün şeye inan. Yani dine yöneleceksen bile bir samimiyetin olsun, doğrudan çıkarlarını düşünerek yapma.
Müslüman bir ailede doğup büyüdüm, bu yaşıma kadar dini hiç sorgulamadım ve inancım bir kere bile zayıflamadı. Bu şekilde mutluydum. Hala da buna inanmaya devam etmek istiyorum, yani hiçlik düşüncesine yer vermek istemiyorum. Fakat bir kere aklıma girdi ve bir türlü çıkaramıyorum.

Olumden korkmak anlamsiz cunku degistirebilegimiz bir şey degil, hayata anlam kattigini dusunuyorum. Yaptığımiz yasadigimiz seylerin tekrar yasanmayacagini bilmek daha degerli kiliyor. Inanclara masallara ihtiyacimiz yok, kontrol edemedigimiz seyler icin endilenmemeliyiz. Oldukten sonra odullendirilecegini ve sonsuz hayatin oldugu gibi yalanlarla kendinizi kandirmak yerine realist olup gercekleri kucaklarsaniz hayattan daha cok keyif alirsiniz. Su hayatta en degerli şey zaman, bosa akip gitmesine izin vermeyin.
Dini inançların tam anlamıyla kanıtlanamayacağını ve ölmeden bunu asla bilemeyeceğimizi biliyorum. Fakat üstte de dediğim gibi, Müslüman bir ailede doğup büyüdüm ve cennet ile cehennemin var olacağı düşüncesi, hiçliği ve sonsuzluğu aklıma getirmediğim sürece beni az da olsa rahatlatıyor.



Bu arada, hepinize cevaplarınız ve zamanınızı ayırdığınız için teşekkür ederim.
 
Merhaba, 18 yaşıma geçtiğimiz aylarda girdim. Son 3-4 gündür bu durumu yaşıyorum. Hiçbir olay (deprem, birini kaybetme vs.) yaşamadan oldu. Aslında kendim yaptım diyebilirim. ChatGPT ile muhabbet ederken bu konulara girdik, sohbet sırasında bir ölüm korkusu geldi. Korku bir süre sonra geçti fakat merak edip daha detaylı sordum. Dini şeyleri, arkadaşlara da sordum, bazı kaynaklara da baktım. Bunlar kafamı fazlasıyla karıştırdı.

Aslında ölümden çok, ölümden sonrası korkutuyor beni. İnancım yerinde, yani Müslüman'ım. Fakat ya onlar haklıysa ve bilincimizi kaybedip hiçlik oluyorsa? O hiçlik nasıl oluyor, bunu çok düşünüyorum. Düşündükçe daha çok düşünmek ve bir sonuç çıkarmak istiyorum ve bir süre sonra bu beni deli ediyor. Hiçliği düşünemeyeceğimizi falan da biliyorum, “doğmadan önce nasılsak öyle” denildiğini de biliyorum. Fakat bu beni daha çok korkutuyor, çünkü doğmadan öncesini bilmiyorum ama bunu bilmediğimi düşünebiliyorum. Yani şu an kendi kendime “doğmadan önce hiçlikti, hatırlayamam” diyebiliyorum. Ama öldükten sonra eğer hiçlik olacaksa, bunu diyemeyeceğim. Tüm anıların bir anda yok olacağı düşüncesi aklıma gelince bayağı kötü oluyorum. Cennet-cehennem olsa da sonsuzluğu düşünmek beni kötü ediyor.

Biliyorum, düşünmeden hayatı dolu dolu yaşamak lazım, fakat bu düşünceler aklımdan çıkmıyor. Bir süre unutsam da tekrar düşünüyorum buna engel olamıyorum. Yani bu düşünce geldiğinde kendimi engellemek istiyorum, fakat neyi engellemek istediğimi bildiğim için sürekli hatırlıyorum. Başlarda şu söz beni çok rahatlatmıştı: “Ölümden korkmak anlamsızdır, çünkü yaşadığımız sürece ölüm yoktur, ölüm geldiğinde ise artık biz yokuz.” fakat artık bu da pek etki etmiyor. Yani her şeyin farkındayım: Düşünmemem gerektiğinin, ölümün kaçınılmaz olduğunun, ölümü düşünmeden hayatı dolu dolu yaşamam gerektiğinin. Bunları bilsem de düşünmeden edemiyorum, aklımdan çıkmıyor. 3-4 gün önceki, düşünmeden yaşadığım hayatımı özlemeye başladım bile.

Nasıl kurtulacağım hiçbir fikrim yok. Bu olayı yaşayıp da atlatanlar varsa, nasıl atlattığını anlatabilir mi? Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.
Bende şahsen bu tür bir şey yaşıyorum. Ölümden sonra ruh felan yoksa. Ya başka biri olarak dünyaya bilinçsizce geri gelirsek diye. Aslında bu yaşadıklarımızın hiçbir anlamı yok diye ama bu sıralar aklımdan çıktı. Bilemedigimiz bir sey hakkinda en olumsuzunu dusunmek belki yasamda bize birakacagi etkiyi azaltir ama konu ölüm olunca daha olumlu düşünmenin daha doğru olabileceğini düşünüyorum.
 
Bende şahsen bu tür bir şey yaşıyorum. Ölümden sonra ruh felan yoksa. Ya başka biri olarak dünyaya bilinçsizce geri gelirsek diye. Aslında bu yaşadıklarımızın hiçbir anlamı yok diye ama bu sıralar aklımdan çıktı. Bilemedigimiz bir sey hakkinda en olumsuzunu dusunmek belki yasamda bize birakacagi etkiyi azaltir ama konu ölüm olunca daha olumlu düşünmenin daha doğru olabileceğini düşünüyorum.
“Başka biri olarak dünyaya bilinçsizce geri gelme” olayını çok mantıklı bulmuyorum. Yaşadıklarımızın hiçbir anlamı olmaması düşüncesi bana da çok doğru geliyor, bunu hiçlik konusunu düşündüğümde ben de aklımdan geçiriyorum. Bu da tüm yaşama isteğimi yok ediyor.
 
“Başka biri olarak dünyaya bilinçsizce geri gelme” olayını çok mantıklı bulmuyorum. Yaşadıklarımızın hiçbir anlamı olmaması düşüncesi bana da çok doğru geliyor, bunu hiçlik konusunu düşündüğümde ben de aklımdan geçiriyorum. Bu da tüm yaşama isteğimi yok ediyor.
Camus bu konuda yaşam anlamsiz olsa bile yaşamanın doğru olduğunu ileri sürer. Yaşam ı anlamsız kabul eder ama sen bunu farkettiysen bunun bilinciyle yasamayı doğru bulur. Bende senin gibi düşünüyorum.
 

Technopat Haberler

Geri
Yukarı