Son kullanma tarihi geçmiş, bayatlamış bir tarayıcı kullanıyorsanız, Mercedes kullanmak yerine tosbağaya binmek gibi... Web sitelerini düzgün görüntüleyemiyorsanız eh, bi' zahmet tarayıcınızı güncelleyiniz. Modern Web standartlarını karşılayan bir tarayıcı alternatifine göz atın.
Bazı insanların koltuk sevdalılarının yemek düşkünlükleri lüks düşkünlükleri yüzünden tskya sağlam taşıtların verilmemesi, milattan kalma uçaklar ile idare ettirilmesi.
Ne kadar dış güçler tarafından olsa da yine de iyi taşıtlar ile belki düşündüğünüz şeyin önüne geçilebilirdi
F16'larımız F-4'lerimizde hemen hemen 50 senelik sayılır. Fakat hala canavar gibi uçaklardır. Uçağın yaşıyla performansı arasında doğrudan bir ilişki yok.
Uçakta kaç kişi değil, kimlerin olduğu önemlidir. C130 3 kişi uçar, 2 pilot 1 seyrüseferci.
Durum benim için bir miktar kişisel bir olguydu, Erkilet filosundan dolayı, az önce daha da ciddiye bindi. Karakutu bulunmadan birden radardan kaybolan bir uçağın neden kaybolduğu bilinemez.
Yurtdışından, gereksiz coğrafi konumlardan bir yerden 6 tane daha C130 alınmış 2012'de - bizimkilerin bakım eksikleri hiç yoktu ama bunları bilemiyorum. Tüm olaylar inananlara göre bu coğrafi konumda ceryan ettiğine göre, tek seferde anlamaları mümkün değil.
Uçakta kaç kişi değil, kimlerin olduğu önemlidir. C130 3 kişi uçar, 2 pilot 1 seyrüseferci.
Durum benim için bir miktar kişisel bir olguydu, Erkilet filosundan dolayı, az önce daha da ciddiye bindi. Karakutu bulunmadan birden radardan kaybolan bir uçağın neden kaybolduğu bilinemez. Eki Görüntüle 2603320
Yurtdışından, gereksiz coğrafi konumlardan bir yerden 6 tane daha C130 alınmış 2012'de - bizimkilerin bakım eksikleri hiç yoktu ama bunları bilemiyorum. Tüm olaylar inananlara göre bu coğrafi konumda ceryan ettiğine göre, tek seferde anlamaları mümkün değil.
İki kutu var, birini Lockheed Martin çözer, diğerini bizimkiler çözebiliriz diye konuşuyorlar - yalancı çoban durumu var 20 yıldır, hangi kutunun bulunduğu da belirsiz.
Acı bir kayıp, milletimizin başı sağ olsun. C-130 milletimiz için kadim bir uçak. Askeri harekatlardan afetlere, tatbikatlardan yardım görevlerine kadar birçok farklı durum ve senaryoda zorlu görevleri üstleniyorlar. Yeni kargo uçağı varyantlarına rağmen gerek yapısı, gerek dayanımı ve gerekse operasyonel çevikliği sebebi ile hala birçok ülke tarafından yaşı gözetilmeksizin kullanılıyor.
2017'de ABD'de yaşanan kazada C-130 üzerinden CVR ve FDR bulunmuyordu. Ancak gövde üzerine saplanmış pervane parçaları ve gövdenin parçalanma paternini inceleyerek kırımın nasıl olduğunu tespit etmişti ekipler.
Bizim kazamızda ise uçağın kuyruğu ile orta gövde-kanat ve ön gövde-burun kısmı ayrı yerlere düşmüş, en azından videolardan yaptığım çıkarım bu yönde. Seyir irtifası ve seyir hızındaki bir uçak bir anda herhangi bir çağrı yapmadan düşüyor, öyle ki transponder verisi dahi güncellenmiyor. Her ne olduysa aniden ve katastropik bir şekilde olmuş ve gövde parçalanmaya başlamış.
Kuyruk tarafında bir şeyler oldu ve kuyruk ani bir şekilde ayrılıp, uçak akabinde parçalanmaya mı başladı yoksa ön gövde tarafında bir şey mi oldu, bunu bizlere inceleme ve soruşturma gösterecek.
Tekrardan 20 vatan evladımızın ruhları şad, mekanları cennet olsun.
...ama "Yerli ve Milli" kafasıyla Milli Savunma zımbırtısından mühendis çıkartıp, sivillerle beraber bu uçakların bakımını üstlenmenin anlamsızlığını görmemek için göz, beyin, sinir sistem gibi organların yetmezliği ya da yoksunluğu çekilmesi gerek. Askeriye kendi içinde güvenilirliği sağlamakla zorunludur, sonra vatandaş ve sınırlarını korur - kevgire dönmüş sınırlardan Afganlar v.b geçerkeni düşünsün organ yetmezliği/eksikliği olanlar.
Ülkemizin askerlik sistemi, kültürel açıdan paraya dayalı olamadığı gibi, bunu anlamak ve kabul etmek gerek. Sonra üretimsel açıdan gelişmesi gerekiyor, ancak kendini korumalı.
TUSAŞ bünyesinde birçok askeri ve sivil uçağın bakım, modernizasyon ve yenileme faaliyeteleri yürütülüyor. Düşen uçak ile ilgili MSB'nin açıklamaları:
Bahse konu uçak 21 Ocak 2012 tarihinde Suudi Arabistan’dan satın alınmış, bakımlarının yapılmasını müteakip 2014 yılında envantere alınmıştır. Modernizasyonu yapılarak 2022 yılından itibaren kullanıma verilmiştir.
Seçtiğin kelimeler politik bir dil denemesi "Türk mühendisleri" ve kendi fikirlerini benim fikirlerimi anlamadan ortaya koymanı beklemiyordum bu konuda:
Biz bakımını yaptık ama furry develer ne kadar ilgilendirler diye kızıyorum orada, anlamaman şaşırtıcı. Diğer konuda ise yani gelip bana "Türk mühendisleri" diye konuşacak olursan bu konuda - ki ölen Bakım astsubayı Emrah Kuran arkadaşımın kuzeni:
Güzelleme yapmayacağım, ben askerlik ve paralı askerlik arasındaki fark açısından bakıyorum ve bu konuda söyleyebileceğin bir şey var mı? Yok. Askerde ben komutanın olarak bakım mühendisi olan sana o uçağın bakımını gerekirse, istersem, içime sinmezse, canım o sırada hangarda seninle takılmak istiyorsa, eve gitmeyelim sohbet edelim ... v.b bir çok sebeple "yaptırırım" ve gerekirse envanterde eksik olan parçayı yeni inmiş uçaktan söktürüp gidecek uçağa taktırırım ve inmiş olanı bakıma aldırırım.
Bu işlemleri o kadar çok yaptırırım ki, bir daha "maaş yattı mı, ya bizim arabayı değiştirsek mi" gibi bir konuyu dert etmeden önce uçuş kontrol şemalarını nörolojik olarak işlediğim için beynine o şekilde düşünmeye başlarsın. Bu sayede askere gidip hala oğlan olarak dönenlerin "abi askerlik çok saçma" dedikleri mantığın, küçük parçaların beraber sorgusuz sualsiz işlemesi olarak yürültüldüğünü oturturum bir bakım astsubayıysan sana - ki Lise'den beri bununla büyüdüğü için normalde birisinin "ay anksiyetem var, ay sınıf arkadaşım zorbalık yaptı kem küm" leriyle zerre kırılmayacak şekilde irade geliştirimesi için çabalanıyordu eskiden, sonra cebinde bozuk parası olanların üniversite açtığı zamanda, Fetoşla aynı yatağa baş koyan politik pilav kaşık ekibi ortadan kaldırılsın diye "milli savunma üniversitesi" açıldı.
Ama sivil mühendissen, paralı askersen, komutan bana kötü söz söyledi iktidar problemlerim oluştu, saatim doldu, bakımını yaptım, envantere işledik der gidersin. Anladıysan, bu yüzden de bir şey diyemezsin. Bu konuyu devam ettirmeye çalışmayacağını düşünmekte haksız değilimdir umarım.
Esas konuya dönelim, çok düşünmek istemediğim bir nokta Azerbaycan'dan kalkış sonrası "eğer bir sabotaj" yoksa nasıl 3 parçaya ayrıldığına takılıyım, zira arka planda Suriye konusu var İsrail ile aramızda, İran'a ufaktan göz kırpıyor ABD tekrar - ortak nokta Azerbaycan'ın İsrail ile olan ilişkilerinin çok ileri seviye olması ve Mossad'ın orada fazlasıyla yetkin olması.
Her ne kadar yarbay, yüzbaşı ve binbaşı gibi yüksek rütbeler olsa bile, her ne kadar o uçak için eğitim alsan bile yine de kaza çok normal.
F16'larımız F-4'lerimizde hemen hemen 50 senelik sayılır. Fakat hala canavar gibi uçaklardır. Uçağın yaşıyla performansı arasında doğrudan bir ilişki yok.
Hocam bakın canavar gibi diyosunuz fakat diğer güçlerin uçaklarının teknolojisine göre çok geri kalmış.
Hocalarım beni ya yanlış anladınız ya da anlamamaya çalışıyorsunuz benim dediğim bu uçaklar çok eski ve diğer gelişmiş ülkelerin uçakları bizim kullandığımız uçaklardan teknolojisi çok daha iyi misal olarak F16 F4 demişsiniz hocam F4 Amerika gibi ülkelerde eskiden askeri deneylerde kullanıyordu şu an şu an da onu bile yapmıyolar peki F16'lar şu anda orduda halen var Amerikalı'larda fakat görevlere F22 ve F35 gönderiliyor peki C130'lar sizin bahsetiğiniz uçaklar C130j modelli bunu Amerika halen kullanıyor yeni bir uçak fakat bizim kullandığımız C130'lar ise onlarda neredeyse hiç kullanılmıyor kullanıldığı zamanlarda kısa mesafe kullanıyor C130'un tek artısı masrafsız olması sanırım şu 3 4 günde haberleri çok izlediniz oradaki bilgilerden böyle konuşuyosunuz 60 yıllık bir uçağın halen çok iyi olmasının imkanı yok şu anki tanklarımızda öyle 60 yıllık tanklar bence az konuşup çok araştıralım bunu herkes için demiyorum bazıları için.
Hocam bakın canavar gibi diyosunuz fakat diğer güçlerin uçaklarının teknolojisine göre çok geri kalmış.
Hocalarım beni ya yanlış anladınız ya da anlamamaya çalışıyorsunuz benim dediğim bu uçaklar çok eski ve diğer gelişmiş ülkelerin uçakları bizim kullandığımız uçaklardan teknolojisi çok daha iyi misal olarak F16 F4 demişsiniz hocam F4 Amerika gibi ülkelerde eskiden askeri deneylerde kullanıyordu şu an şu an da onu bile yapmıyolar peki F16'lar şu anda orduda halen var Amerikalı'larda fakat görevlere F22 ve F35 gönderiliyor peki C130'lar sizin bahsetiğiniz uçaklar C130j modelli bunu Amerika halen kullanıyor yeni bir uçak fakat bizim kullandığımız C130'lar ise onlarda neredeyse hiç kullanılmıyor kullanıldığı zamanlarda kısa mesafe kullanıyor C130'un tek artısı masrafsız olması sanırım şu 3 4 günde haberleri çok izlediniz oradaki bilgilerden böyle konuşuyosunuz 60 yıllık bir uçağın halen çok iyi olmasının imkanı yok şu anki tanklarımızda öyle 60 yıllık tanklar bence az konuşup çok araştıralım bunu herkes için demiyorum bazıları için.
Hocam, konuyu biraz daha teknik açıdan ve tarihsel bağlamıyla ele almak lazım. Türkiye'nin kullandığı C‑130B/E uçakları gerçekten yaşlı uçaklar; bazıları 50–60 yılı aşkın bir süre önce üretilmiş ve gelişmiş ülkelerde artık neredeyse hiç kullanılmıyor. Sizin de örnek verdiğiniz gibi F-4'ler eskiden ABD'de aktifti, ama artık kritik görevlerde kullanılmıyor; F-16'lar hâlâ var ama önemli operasyonlarda F-22 ve F-35 gibi daha modern, teknolojik olarak üstün uçaklar öne çıkıyor. Bu bir stratejik tercih ve teknolojiye dayalı bir sınıflandırma.
Benzer şekilde, C-130J gibi modern versiyonlar ABD ve diğer gelişmiş ülkelerde halen aktif olarak, uzun menzilli stratejik ve taktik operasyonlarda kullanılıyor. Bizim B/E tipi uçaklarımız ise ağırlıklı olarak taktik ve kısa mesafe taşıma görevlerinde devrede. Bu uçaklar hâlâ görevlerini yapabiliyor, ama teknolojik olarak modern savaş ve stratejik lojistik görevlerinde artık yeterli değiller. Yani “C‑130 hâlâ çok iyi” demek, doğru bağlam verilmediğinde yanıltıcı olabilir; gerçekten iyi ve güvenilir uçaklar ama görev yetenekleri ve teknolojik kapasitesi sınırlı.
Ayrıca, bahsi geçen düşen uçağın ekim ayında bakımı yapılmış ve modernizasyon programı kapsamında hizmette olan bir C‑130 olduğunu biliyoruz. Bu, uçağın kaza yapmasının bakım eksikliğinden kaynaklandığına dair yanlış bir izlenim oluşmasını önler. Erciyes Projesi kapsamında, Türkiye'deki 13 C‑130E ve 6 C‑130B uçağın aviyonik ve yapısal modernizasyonları tamamlandı, böylece bu uçaklar ekonomik olarak hâlâ kullanılabiliyor ve 2040'lı yıllara kadar hizmette kalmaları planlanıyor.
Ancak stratejik ve kritik görevler artık A400M gibi yeni nesil uçaklarla gerçekleştiriliyor. A400M'ler hem daha yüksek taşıma kapasitesine sahip, hem daha uzun menzilli, hem de ağır ve stratejik yükler için tasarlanmış. C‑130'lar kısa pistlerden iniş yapabilme ve saha lojistiğinde hızlı döngü sağlama gibi taktik avantajlara sahip olsa da, stratejik taşımacılık ve büyük yük transferlerinde A400M'ler yani namıdeğer Koca Yusuf öne çıkıyor.
Kısaca özetlemek gerekirse, C‑130B/E uçakları hâlâ kullanılabilir ve ekonomik olarak avantaj sağlıyor, ama artık teknoloji ve kapasite açısından sınırlı. Modernizasyon ve bakım sayesinde güvenilirlik korunuyor; düşen uçağın durumu bunu gösteriyor. Stratejik görevler, uzun mesafe taşımacılığı ve ağır yük transferleri artık A400M gibi yeni nesil uçaklarla yapılmakta. Teknik olarak, yaşlı uçakların hâlâ görev yapması “çok iyi” oldukları anlamına gelmez; görev yetenekleri sınırlıdır ve teknolojik olarak modern uçaklarla kıyaslanamaz. Bu nedenle tartışırken hem uçakların yaşını ve teknik kapasitesini hem de modernizasyon, bakım ve görev dağılımını göz önünde bulundurmak gerekiyor. Sadece haberlerden izlenen kısa bilgilerle yorum yapmak, gerçek durumu tam yansıtmayabilir. Bu bağlamda, C‑130'lar hâlâ ciddi ve önemli uçaklar, ama artık stratejik olarak A400M ve modern J versiyonları devrede.
Anladım, bilerek üzerinde durmadım. Zira uçakların alım süreci belirli prosedürlerden oluşuyor ve o uçaklar oldukları gibi gelip uçmaya başlamıyorlar. Uçaklar Suudi Arabistan'dan alındığında hizmet fazlası durumundaydı. 6 uçak alındıktan sonra bir dizi bakımdan geçti, en büyüğü de 2022 yılında biten ERCİYES modernizasyon çalışması oldu. Hem alım hem de modernizasyon süreçlerinde uçakların didik didik incelendiğini düşünürsek, bakımsızlık sebebiyle kalıcı hasar görmüş bir uçağın daha alım sürecinde reddedilirdi. Kaldı ki Suudiler, F15 ve AH-64'lerde olduğu gibi C-130 bakımını da ABD iştirakli şirketlere vermişti. Malum, NATO müttefiki Türkiye'ye bir civatayı çok gören ABD söz konusu para olunca Suudlara verdikçe veriyor.
ST. LOUIS, Oct. 21, 2008 -- Boeing [NYSE: BA] partner Alsalam Aircraft Co. was recently awarded a three-year, $29 million contract to provide programmed depot maintenance (PDM) for the Royal Saudi...
boeing.mediaroom.com
Düşen uçağın eski bir fotoğrafı: (RAF Greenham Common IAT 1981)
Güzelleme yapmayacağım, ben askerlik ve paralı askerlik arasındaki fark açısından bakıyorum ve bu konuda söyleyebileceğin bir şey var mı? Yok. Askerde ben komutanın olarak bakım mühendisi olan sana o uçağın bakımını gerekirse, istersem, içime sinmezse, canım o sırada hangarda seninle takılmak istiyorsa, eve gitmeyelim sohbet edelim ... v.b bir çok sebeple "yaptırırım" ve gerekirse envanterde eksik olan parçayı yeni inmiş uçaktan söktürüp gidecek uçağa taktırırım ve inmiş olanı bakıma aldırırım.
Havacılıkta ister sivil ister askeri olsun sıkı standartlar var ve ticari kaygıyla uçan ticari havayolları bile söz konusu güvenlik olunca zarar pahasına uçağı gayri faal bırakmak zorunda kalıyor. Öbür türlü birçok sivil uçakta dediğiniz gibi iş savsaklamadan ötürü kazalar kaçınılmaz olurdu. Türkiye'de özellikle askeri havacılık söz konusu olduğunda sayılı bakım idame ekiplerinden birine sahibiz. Kırıma uğrayan uçağın hem bir ay önce bakımdan yeni çıktığı hem de son uçuşu öncesinde beraberindeki bakım ekibi tarafından detaylıca incelendiğini biliyoruz.
Ama sivil mühendissen, paralı askersen, komutan bana kötü söz söyledi iktidar problemlerim oluştu, saatim doldu, bakımını yaptım, envantere işledik der gidersin. Anladıysan, bu yüzden de bir şey diyemezsin. Bu konuyu devam ettirmeye çalışmayacağını düşünmekte haksız değilimdir umarım.
Burada Türk mühendisi vurgusu sadece bakım idame işleri için değil. ERCİYES diye bahsettiğimiz program sadece bakım değil aynı zamanda modernizasyon da içeriyor. Bu modernizasyonlarda da öncelikli yerli aviyonik ve alt sistem tercih edilerek gerçekleştiriliyor. ABD'nin tutumu ve en küçük olayda yaptırım sopası ile tehditlerini düşünürsek yerli aviyonik yerli uçaktan daha kritik duruma geliyor.
Dikkatiz ya da kötü niyetli personel her zaman bir ihtimaldir. Bunun için de ister sivil ister askeri olsun belli başlı prosedürler olur. En basitinden işlemlerin bağımsız kişilerin onayından geçmesi gibi ya da uçağın bağımsız ekiplerce incelenmesi gibi. Ben bu noktada bir açık olduğunu düşünmüyorum zira yaşına göre çok aktif çalışan bir nakliye filosuna sahibiz. Yine bunların bakım ve idamelerinde de sayılı ülkeler arasındayız.
Seçtiğin kelimeler politik bir dil denemesi "Türk mühendisleri" ve kendi fikirlerini benim fikirlerimi anlamadan ortaya koymanı beklemiyordum bu konuda:
Politik bir kaygım yok. Aksine, yerli mühendisliğin en kritik olduğu zamanlardan geçiyoruz. Bugün eski ve yeni birçok kara, deniz ve hava aracı yerli aviyonikler ile donatılıyor, modernize ediliyor.
Uçağın CVR ve FDR kutularına ulaşıldığını MSB resmi olarak açıkladı. Bence enkazdan ve uçağın ne şekilde parçalandığından sonuç çıkacak. Düşünmek istemesem de sabotaj da bir ihtimal olabilir. Zira ekip, deneyimli ve bilgili bir ekipti. Ruhları şad olsun.