Öğretilmiş, benimsenmiş çaresizlik. Bir gün sizin de olur diyeceğim, Allah size de nasip etsin diyeceğim ama bu kafayla biraz zor. "Sabit maaş, oh garanti iş, sigortası da var" derseniz olmaz o iş. Ailenizden bir şeyler kalmadıysa ve sabit maaşın verdiği konforu kabullendiyseniz çok zor. Ki, bu anlayışla ailenizden bir şeyler kalsa bile onu da kaybedersiniz veya vergilerini, bakımlarını karşılayamazsınız bir süre sonra. Yok, bunları reddeder girişimci olur, aklınızı kullanırsınız o zaman bu araba değil, villanız da olur benzerleri de. Fiziksel anlamda çok çalışmak yetmiyor, zeka da yetmiyor. Cesaret yoksa bu saydıklarımın bir anlamı kalmıyor. Ne diyeyim, Allah size daha iyilerini nasip etsin.
Senin adına sevindim. Başımıza ne geliyorsa sabit maaşın verdiği rahatlığı kabullenmekle geliyor. Bunun adı tam olarak gönüllü köleliktir arkadaşlar. Siz asgari ücretle çalışacaksınız ki birileri para kazanabilsin. Bu arada kendinizi "sabit maaşım var, sigortam da var" diye motive ederken birileri malı götürüyor maalesef. Çektiğiniz müdür / patron baskısı da hediye oluyor... Gerekiyorsa pazarda limon satın, ticaret yapın ama kimseye eyvallahınız olmasın. Gençliğinize yazık edersiniz. Yükselir misiniz, düşer misiniz onu bilemem; tek bildiğim, üç kuruşta kazansanız kafanızın rahat olmasıdır. Deneyin, en fazla paranız gider. Unutmayın, paranız geri bir şekilde gelir ama gençliğiniz gelmez. Benden size önemsiz bir tavsiye. Umarım birileri okuyordur. Girişimci olun, riski göze alın ve ülkemizi sizler geliştirin.
