Sosyolojik olarak demografik yapının oranı ve pedagojik eğitimi bambaşka bir sorun burada bunları etken dışı bırakarak konuşuyoruz zira bu şekilde post truth eleştirisi ile safsata yaparak bir yol alabilmemiz de mümkün değil.
Not: Atatürkçülük alkol almamak (tabii alınmaması iyidir elbette ama ölçüt değildir) veya dini bütün kimse olmak demek değildir. Cumhuriyet rejiminin de eksiklikleri illaki vardır her rejimde olduğu gibi ama genel olarak rejimlerden ziyade uygulayanlar hatalıdır. 1950 sonrası Türkiye yönetimi ve politikalarını ise dünyaya bakmadan lokal incelemek hem yapılan hataları hem o hataların neden yapıldığını görememeye sebep olacağı için büyük hata olur... Çok fazla konuyu büyütmemek adına kısa bir anekdot ekleyeyim: Sorun hangi rejim doğru veya hangi lider doğru değil. Hangisinin rejimi doğru uygulayacağı ve kurumlar üstü (kurumların varlığının değil, işleyişin doğruluğu) olacağı sorundur.
eve gidenler ne olacak.
