Sen olaya hangi açıdan baktığına göre değişir. Dinsel açıdan bakarsan Tanrı’nın yaratmayı bir lütuf olarak gördüğünü ve şükrün zorunluluktan çok bu lütfu fark etme bilinci olduğunu söyler. Ama felsefi açıdan bakar isen bir varlığın seni önce varlığa zorlayıp sonra minnet beklemesinin özgürlükle bağdaşmadığını, hatta “yaratılmasaydım şükretme zorunluluğu da olmazdı” düşüncesinin etik açıdan daha tutarlı olabileceğini, bu nedenle şükür–ibadet–ceza ilişkisini birçok filozofun adaletsiz, gereksiz veya otoriter bulduğunu savunur.