Şu insanların girdiği her ortamda yana yakıla arkadaş edinme çabalarını bir türlü anlayamıyorum. Zorunda mısın gerçekten birileriyle bir paylaşım yapmaya, ya da ne bileyim yerli yersiz bağlar oluşturmaya? Bir insanın hayatta kalabilmesi için bir başka insana ihtiyacı yoktur. Sürümüzün olduğuna bakma, her ne kadar bir arada olsan da yine yalnızsın, çünkü herkes kendi hayatından sorumlu. Kimse senin nasıl, ya da hangi şartlarda hayatta kaldığını gram umursamıyor. Şimdi diyeceksin konu hayatta kalmaya nasıl geldi ula? diye. Olay aslında buna dayanıyor. Senin bulunduğun ortamda arkadaş edinme zorunluluğu hissetmen, hayata karşı tek başına yetememen, zannımca seni özgüvensiz biri yapıyor. Özgüvensiz ve kendi kendine yetemeyen bir insan da hayatta kalamaz. Bir de bu olayın dişi boyutu var, o farklı. Onlarla üremek zorundasın ve ister istemez paylaşım yapmak zorundasın. Ama söz konusu hemcinslerinse, gerçekten hiçbirine ihtiyacın yok. Hatta gereğinden fazla bağlar oluşturduğunda, nasıl hayatını olumsuz etkilediklerini kendi gözlerinle şahit olabilirsin. Hayat dizilerde ki gibi işlemiyor maalesef. Gerçek dostluk diye bir şey de zannımca yok. Ama senin aradığın şeyin bu olmaması bile başlı başına sorun.
Gİt okuluna efendi gibi, işini hallet, ve gel. Hayatım boyunca köpek gibi çalışıp, çırpınıp hayatta kalma mücadelesi veren ben, bu zamana kadar ciddi anlamda kasıtlı olarak herhangi bir arkadaş arayışında bulunmadı. Çünkü ihtiyacım yok.