Deprem olmadan binaların yıkılması

Hocam evi yapanların büyük yüzdesi şu düşüncede, ''şu malzemeden çalarsam bi 50000 TL kar ederim''. Bir diğer sebep ise kolonların kesiliyor olması. Aşağıda bulunan dükkanın alanı büyüsün diye kolon kesenler var.
Bahsettiğim kolon kesilmesi ciddi anlamda bir sorun. Elazığ depremindeki 1 binanın çökmesinin temel sebebi.
 
İnsan hayatının ederi ne kadar, bir cana biçilen değer nedir görün işte.
Zamanında o müteahhit kılıklıların sırtı sıvazlanıp, önlerine tomarlarca para konulmasaydı...

Neyse, devrin değişmesi dileğiyle.
 
Her önüne gelene müteahhitlik belgesi verirsen olacağı bu. Evler yıllarca 0 denetimle, deniz kumu kullanılarak yapıldı. Şimdi bunun acısını çekiyoruz.
 
Bu konu hakkında blog yazmayı düşünüyordum ama YHA'ya blog yöneticisi harici girdi eklemesi sınırlandırılınca blog bölümünün salası okundu. Karışık blog gösterimi ile de cenaze işlemleri yürütüldü.

Balkonunu bırakın, İstanbul ilinde pek çok bina durduk yere depremsiz tamamen çöktü. 2019'da Istanbul'da sadece daireleri 18 daire olan bina 20 saniye içinde olduğu yere çöktü.

Deprem değil bina öldürüyor.
 
Sizce bu durumu önlemek için neler yapılmalı?
Öncelikle kötü zeminde bulunan ve depreme dayanıksız binaları ortadan kaldırmak gerekiyor.

Ardından ise sektörleri şehirlere paylaştırıp nüfusu azaltmak gerekiyor. Yoksa İstanbul için tüm konular büyük problem olmaya devam edecek.

Nüfus bu hızla artmaya devam ederse, bahsi geçen binalar satılmaya, kullanılmaya ve sonu ölümle bitine kadar vurdum duymazlığa devam edilecek.

İstanbul'un geleceği bu...
 
5 dakika sonra bile olmayacağının garantisi olmayan bir şey. Sonuçta insanlar diken üstünde yaşıyor. Ülke olarak seferberlik ilan etmeliyiz. Kanal İstanbul gibi projelere değil de kentsel dönüşüm projelerine ağırlık vermeliyiz.
Ama en kötüsü de Türkiye gibi bir deprem ülkesinde yaşamamıza rağmen depremi çok kolay unutuyoruz.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı