Depremlerin, binaların yıkılmasına neden olan önemli etkenlerden biri rezonanstır. Rezonans, bir yapıya uygulanan dış titreşim kuvvetinin, yapıya ait doğal frekansıyla uyumlu olduğu durumu ifade eder. Bu durumda, dış kuvvet, yapıyı büyük bir genlikle titreştirebilir ve bu genlik, yapı elemanlarına zarar verebilecek büyüklükte olabilir.
Bir binanın doğal frekansı, binanın yapısal özelliklerine, malzeme özelliklerine ve geometrisine bağlı olarak belirlenen bir değerdir. Eğer deprem sarsıntısı, binanın doğal frekansına yakın bir frekansta gerçekleşirse, bu durum rezonansı tetikleyebilir. Rezonansa giren bir bina, salınımların genliği artar ve bu durum, bina elemanlarında büyük gerilmelere neden olabilir.
Bu artan genlik ve gerilim, yapı elemanlarının dayanma kapasitesini aşabilir ve sonuç olarak bina çökebilir. Yıkılma genellikle binanın zayıf noktalarında başlar, özellikle bağlantı noktaları ve taşıyıcı sistem elemanlarında. Rezonans durumu, deprem etkisinin çok daha fazla hissedilmesine ve binanın büyük hasar görmesine neden olabilir.
Rezonansa giren bir nesnenin zarar görmemesi mümkün değildir, çünkü rezonans durumu, dış kuvvetin yapı üzerinde en etkili ve zararlı bir şekilde çalıştığı durumdur. Bu nedenle, yapısal mühendislikte, bina tasarımında ve değerlendirmesinde rezonans etkilerini minimize etmek önemli bir hedefdir. Bu genellikle yapısal modifikasyonlar, titreşim izolasyonu veya absorpsiyon gibi önlemleri içerir.