Sözlük ekledim hocam.Türkçesi ne?
Arkadaşlar divan edebiyatını baz alarak bir şiir yazdım. Tam olarak anlaşılmaması için normalden biraz fazla Arapça ve Farsça sözler kullandım. Herhangi bir hece ölçüsü yok ama çok büyük bir anlamı var, ayrıca "hıssi" benim mahlasım.
darü'l mükâfata, cilen Ba'de cilin a'vaz eddük.
Gâh çilekeş eddün gâh yavuz edüldük.
İzinde has-ı vakt döktük.
Emme pek bir atûf edüldük.
Bî-nam degül ama telkib eddik.
Ke ayn-ı müsemma, pek bir hoş a'sacca.
Ke akevka' idi, hıssi'yi bidil edmişdi.
Gâh cem'iyyet-i hatır gâh muğber'a.
Hiçbir şey a'zar degül gayri.
E'zarlar dâhi tükendi.
Âfet idik ânif önce.
Aksü'l-amelden tahavvuf eddik diye.
Ne â'zeb emme?
Aksâm-ı malûme ede ede.
Ya leyte haykırsam?
Bî-perva ver ya rab'bir.
Şafaka teşbîh ruhlu cesed.
Kongur reng a'sacc ile.
Kongur reng bâ's ile.
Ahufizâr ede ede.
Evelallah oldu baslar As'â.
AMD eddük çok emme.
Biz adem-i rü'yetiz herhâlde.
Bir-esrîhi kul degül miyiz be!
Has-ı vakt = uzun zaman boyunca uğraşmak.
Atûf = aşk.
Bî-nam = isimsiz, namsız.
Telkib = lakap, isim takmak.
Ayn-ı müsemma = isimlendirilen kişi.
A'saç = kâkül saç modeli.
Akevka = kısa boylu.
Bidil = aşık etmek.
Cem'iyyet-i hatır = zihnin ve fikrin dağınık olmaması.
Muğber'â = gücenmiş, küsmüş.
A'zar = birine küsmeden söylenen sert söz.
E'zar = özür, kusur, bahane.
Âfet = güzel sevgili.
Ânif = kısa zaman önce, yakın zamanda.
Aks'ül-amel = istenilenin tersi olması.
Tahavvuf = korkuya düşmek, korkmak.
Â'zeb = çok tatlı, pek hoş.
Aksâm-ı malûme = bilinen kısımlar.
Ya leyte = keşke.
Bî-perva = korkusuz.
Teşbîh = benzeyen.
Kongur = kahverengi(göktürkçe)
A'sacc = saç.
Bâ's = göz.
Ahufizâr = ah çekip ağlayan, bir duruma çok üzülen.
As'â = yaş iken kurumak(ağlamaktan)
AMD = niyet, istek, arzu.
Adem-i rü'yet = görünmemek.
Bir-esrîhi = hep beraber, hepimiz
Bu sitenin çalışmasını sağlamak için gerekli çerezleri ve deneyiminizi iyileştirmek için isteğe bağlı çerezleri kullanıyoruz.