Divan edebiyatını kullanarak yazdığım şiir nasıl olmuş?

Ahenk unsurları Divan Edebiyatı için yetersiz. Herhangi bir nazım şekline bağlı kalıp; yarım uyağı zengin, tunç, cinaslı uyağa çevirseniz; aruz ölçüsü kullansanız Divan Edebiyatı'na daha uygun olur. Bir de Arapça Farsça kelime kullanılmasına gerek olmadığını düşünüyorum.
 
Arkadaşlar divan edebiyatını baz alarak bir şiir yazdım. Tam olarak anlaşılmaması için normalden biraz fazla Arapça ve Farsça sözler kullandım. Herhangi bir hece ölçüsü yok ama çok büyük bir anlamı var, ayrıca "hıssi" benim mahlasım.

darü'l mükâfata, cilen Ba'de cilin a'vaz eddük.
Gâh çilekeş eddün gâh yavuz edüldük.
İzinde has-ı vakt döktük.
Emme pek bir atûf edüldük.

Bî-nam degül ama telkib eddik.
Ke ayn-ı müsemma, pek bir hoş a'sacca.
Ke akevka' idi, hıssi'yi bidil edmişdi.
Gâh cem'iyyet-i hatır gâh muğber'a.

Hiçbir şey a'zar degül gayri.
E'zarlar dâhi tükendi.
Âfet idik ânif önce.
Aksü'l-amelden tahavvuf eddik diye.

Ne â'zeb emme?
Aksâm-ı malûme ede ede.
Ya leyte haykırsam?
Bî-perva ver ya rab'bir.

Şafaka teşbîh ruhlu cesed.
Kongur reng a'sacc ile.
Kongur reng bâ's ile.
Ahufizâr ede ede.

Evelallah oldu baslar As'â.
AMD eddük çok emme.
Biz adem-i rü'yetiz herhâlde.
Bir-esrîhi kul degül miyiz be!

Has-ı vakt = uzun zaman boyunca uğraşmak.
Atûf = aşk.
Bî-nam = isimsiz, namsız.
Telkib = lakap, isim takmak.
Ayn-ı müsemma = isimlendirilen kişi.
A'saç = kâkül saç modeli.
Akevka = kısa boylu.
Bidil = aşık etmek.
Cem'iyyet-i hatır = zihnin ve fikrin dağınık olmaması.
Muğber'â = gücenmiş, küsmüş.
A'zar = birine küsmeden söylenen sert söz.
E'zar = özür, kusur, bahane.
Âfet = güzel sevgili.
Ânif = kısa zaman önce, yakın zamanda.
Aks'ül-amel = istenilenin tersi olması.
Tahavvuf = korkuya düşmek, korkmak.
Â'zeb = çok tatlı, pek hoş.
Aksâm-ı malûme = bilinen kısımlar.
Ya leyte = keşke.
Bî-perva = korkusuz.
Teşbîh = benzeyen.
Kongur = kahverengi(göktürkçe)
A'sacc = saç.
Bâ's = göz.
Ahufizâr = ah çekip ağlayan, bir duruma çok üzülen.
As'â = yaş iken kurumak(ağlamaktan)
AMD = niyet, istek, arzu.
Adem-i rü'yet = görünmemek.
Bir-esrîhi = hep beraber, hepimiz

Çok güzel olmuş. Üzerinde eleştirel düşünerek biraz daha geliştirebilirsin :) pes etmemeye bak, seni kötüleyenler her daim olacak, bu gibi kafiyeli ve anlamlı şiiri herkes yazamadığı gibi anlayamaz dahi emin ol. Yanlış anlaşılmasın, dolu-boş tüm eleştirilere kulak ver tabi...
Bende şiir yazarım ilham geldikçe, hüzünlendikçe veya duygularım üst üste binince. Veya okurum, divan şiirini de bir ayrı severim, hatta en çok onu severim dense yeridir.
O his bam başka oluyor ya. Hakikaten emek var, aklına, gönlüne eline sağlık :D
Ne güzel dilimiz, başka dile çevirmeye kalksan paragraflar tutuyor. Ve bu yazdıklarının Türkçe olmadığını zannedenler var... Vah... Ne diyelim?
 

Yeni konular

Geri
Yukarı