Erkek olmak üstünlük mü?

Ona da diyeyim haklısın. @Bir Matmazel konuyu çok yanlış yerlere çekiyorsunuz hatta çektiniz bile. Bu işi biyoloji temelli konuşmanın hiçbir akla yatar tarafı yok.

Kaldı ki bütün tartışma ortamı dağıldı ve herkes şu an birbirini alta almaya çalışıyor. Zaten buradaki tek kadın olarak kadınları savunmaya çalışman ve bazı hanzoların da seni baskı altına almaya çalışması ve senin üzerinden eğlenmesi çok saçma. Ama senin hâla bu tartışmada olman daha saçma. Bence herkes bu konuyu burada kapatsın. Zira sağlıklı bir bilim ortamı zaten yoktu @Loyalty571 artık tartışma ortamı da yok.

Herkese iyi akşamlar dilerim.
Kendi düşüncesini tek başına savunmasını takdir ediyorum. Siz sadece bana cevap yazınca biraz asabileştim. Kusura bakmayın. Genellikle ben de düşüncelerimi savunurken yalnız kalırım. Hatta benim tutuklanma riskim bile var.
 
Kendi düşüncesini tek başına savunmasını takdir ediyorum. Siz sadece bana cevap yazınca biraz asabileştim. Kusura bakmayın. Genellikle ben de düşüncelerimi savunurken yalnız kalırım. Hatta benim tutuklanma riskim bile var.
Arkandayız kral yalnız değilsin.
 
Oldu bacım emir verme hakkını nereden buluyosun.
Emir göremedim?

Ben hala sözde feministin kadını neye göre tabiatın merkezine koyduğunun cevabını bekliyorum. Muhtemelen kitaplığındaki sayfaları sararmış feminizm kitabında böyle yazıyor.
Gidip kendiniz okuyun yukarıda. Bunun için ben didinemem, yoruldum.
 
Genellikle ben de düşüncelerimi savunurken yalnız kalırım.
Kusurun yok dostum. Ben seni kırdıysam kusura bakma yalnızca konu o kadar kötüleşti ki daha da saçmalaşmasını engelleyemeye çalıştım.

Yalnız kaldığın konusunda da evet. Sana çok şahit oldum. Buradaki sorun da sensin kusura bakma. Derdini yanlış kişilere anlatman senin suçun. Tıpkı @Bir Matmazel gibi. Derdinizi yanlış ve size saygı duymayan kişilere açarsanız sadece sizle alay etmek için sizle uğraşırlar.

Senin de bak çok gördüm, onca emek edip saygı ile yazdığın bilgiyi adam okumaz, önemsemez, çöp eder. Bir kadını da on erkek bu duruma sokmamız yanlış oldu bence. Sen daha iyi anlıyorsundur sanırım.
 
Size ilginç bir bakış açısı sunayım genetik açıdan, eğer bir gezegeni kolonize etmek istiyorsanız kadınlar bu konuda biçilmiş kaftandır, öte yandan galaksiler arası gezmekse konu, erkek biçilmiş kaftandır.

Çünkü biyolojik olarak XX geni sadece kendini koplayabiliyor, tekrarlar bozulmalara sebep olabilirler, bozulmalar düzeltilemez ve belli bir süre için doğduklarında aldıkları genetik mirası taşırlar - bu yüzden menapoz mevcuttur, menapoz hormonal dengesi psikolojik açıdan kadınlar için (özellikle günümüzde ellerindeki sihirli siyah aynalara gömülmüş) çok fazla yıkıma sebep olur. Günümüzde çoğu kadının psikolojisini çok kötü şekilde etkileyen hormonal dengesizliklere sebep olan biyokimyasallar, onların doğrudan kullandıkları kozmetik ürünlerinde mevcuttur.

Bu XX'in getirdiklerinin düzgün şekilde ilerlemesi için çeşitlilik ve düzeltmeler XY'de üretilen spermlerle sağlanır. Ergenlikte gelişen bu spermler, XX'ler gibi doğuştan belli sayılarda hazırlanmış yumurtalar gibi değildir. Sürekli üretilir ve yok edilir, kullanılsın, kullanılmasın. Kozmetik ürünleri gibi, erkeklerin daha hassas olan hormonal dengelerinin bozulmasına sebep olan biyokimyasallar tüketim malı olarak mevcuttur.

Buna karşılık doğum işleminin hem yenileyici (döllenmiş yumurtanın taşıyıcıyı canlı tutma eylemleri [kök hücre ile annenin organlarının onarılması gibi], yavrunun beslenmesi, büyümesi gibi XY tarafından ilk 6 ayda karşılanamayacak ihtiyaçlar) hem de yıkıcı durumları (taşıyıcının tüketilmesi) mevcuttur. Özellikle hamilelik döneminde kadınların "korunması" gerekmektedir ki hamilelikten sonra da korunma ihtiyacı devam eder. Bu eylemler karşılıklı olarak, genlerimize işlenmiştir.

Bir şeylerin üstünlüğü ile ilgili konuşmak yerine, geçmiş zaman örneklerindeki erkek ve kadınların 12-15 yaşlarında köyün cadısına/büyücüsüne/şamanına gidip ellerinde bir bıçak ve çeşitli kimyasal deneyimlerle hayatta kalıp kalamadıklarını hatırlayın.

Burada yazmakta olan kaç eril, doğada 1 hafta hayatta kalmayı başaracak kadar kendisini eğittiyse bir o kadar da dişinin doğada 1 hafta tuvalet kağıdı olmamasından yakınmamayı öğrenmiş olmasını yeğlerim. Çünkü geçmişteki güç sembolünün "para" objesi ile günümüz ortalamaya indirilmesi, kadınların endüstrileşme ve özgürleşme adı altında erkeklerin yıllardır içinde olduğu köleliğe sadece basılan paranın dolaşıma girmesi için sokulduğunu fark etmek oldukça can sıkıcı olacak bu altıncı paragrafta. Sakın yanılmayın, köyde bir evde 5 çocuğu olan kadın kendi krallığının kraliçesiydi ve erkeği ona elinden geldiğince avlanarak, üreterek bakmaya çalışırken o da çocukları gelişip kendilerine destek olsunlar diye uğraşıyordu.
 
Kusurun yok dostum. Ben seni kırdıysam kusura bakma yalnızca konu o kadar kötüleşti ki daha da saçmalaşmasını engelleyemeye çalıştım.

Yalnız kaldığın konusunda da evet. Sana çok şahit oldum. Buradaki sorun da sensin kusura bakma. Derdini yanlış kişilere anlatman senin suçun. Tıpkı @Bir Matmazel gibi. Derdinizi yanlış ve size saygı duymayan kişilere açarsanız sadece sizle alay etmek için sizle uğraşırlar.

Senin de bak çok gördüm, onca emek edip saygı ile yazdığın bilgiyi adam okumaz, önemsemez, çöp eder. Bir kadını da on erkek bu duruma sokmamız yanlış oldu bence. Sen daha iyi anlıyorsundur sanırım.
Burada alay eden pek fazla kişi yok. Kendi adıma konuşayım, alay etmedim. Düşüncelerimi söyledim.
 

Technopat Haberler

Yeni konular

Yeni mesajlar

Geri
Yukarı