Diyelim ki cebinde 100 para var, bankada faizde 102 TL geri alıyorsun.
Ancak 100 para ile gidip 10 yabancı para alıyorsun, bir gün sonra 10 yabancı para 110 yerli para yapıyor. İkisi arasında 8 para fark var.
Doğal olarak gidip artık faize koymak yerine yabancı para alıyorsun.
Sonra banka 100 parana geri 101 para vereceğini söylüyor.
Herkes koşup gidip yabancı para alıyor ve 10 yabancı para artık 120 yerli para oluyor.
Özetle ekonomi böyle bir şey, paranın artmasını istiyorsun ve eksildiği yerden kaçıyorsun.
100 Yerli paranla su alıp satarak 130 para kazanabilsen bile çalışman gerekiyor, ayrıca 18 para vergi vermen gerekiyor. 130-18=112 para yapıyor. Aa, yabancı para alsan hem çalışıp yorulmayacaktın, hem daha karlı çıkacaktın.
Artık paranla mal alıp satmıyor, iş değil, yatırım yapıyorsun.
Bu esnada da bir su 1 para yerine 1.5 para maliyete çıkıyor. Zira suyu yabancı para ile alıyorsun, ayrıca sana satan para kazanmaya çalışıyor.
Hayatın artık daha zor, çünkü sen su üretmiyor sadece içiyorsun.
Su üretmek de yeterince kazançlı değil, başkası yapsın istiyorsun.
Su üretmek için kuyu açmak lazım, kuyu açmak için 1000 para lazım.
Gidip bankadan 1000 para istiyorsun, banka diyor ki tamam ama 1500 para geri isterim.
Ya da banka diyor ki 1000 para istiyorsun ama bunun için bana 1000 paralık bir evi garanti olarak göstermen lazım. Alamıyorsun.
Diyelim buldun, kuyu açıyorsun, sonra biri gelip sana silah çekiyor, kuyu benim yoksa ölürsün.
Kuyuyu silahlı adam, evini banka alıyor. Bir de vergi borcun çıkıyor.
Bunu gören de kuyu açmaktan vazgeçiyor.
Gidip parasıyla başka bir para alıyor.
Örnek bir senaryodur, YTD.