Hikayeli Oyun Önerisi: Detroit: Become Human

Detroit: Become Human, Fahrenheit: Indigo Prophecy, Beyond: Two Souls ve çok satan Heavy Rain gibi oyunların yaratıcısı olan Fransız Quantic Dreams stüdyosu geliştiricileri tarafından yaratılan, bilim kurgu dünyasında geçen bir aksiyon ve macera oyunudur. 25 Mayıs 2018'de PS4'e ve 12 Aralık 2019 ise PC çıkışını yapmıştır. Oyunun geliştirme temelleri ise 2012 yılında YouTube'da yayınlanan Kara adlı teknolojik demosunda atılmıştır.

Hikaye, Detroit: Become Human'ın dayanak noktasıdır ve bu nedenle spoiler vermemek için ondan bahsetmeyeceğim. Oyun kısaca gelecekte, 2038 yılında Detroit şehrinde geçiyor. Oyunun evreninde, insan gibi görünen ve hareket eden robotlar artık dünyanın bir parçası haline gelmiştir. Ancak artık robotlar duygularını ve bilinçlerini keşfetmeye başlamışlardır. Bu nedenle bazı robotlar kendileri hakkındaki gerçeği öğrenmek ve hatta belki de kaderlerini değiştirmek için insanlar tarafından belirlenmiş programlarına aykırı davranmaya başlamıştır.

Dünyaca ünlü bir ressamın yardımcılığını yapan Markus, polisle çalışan dedektif Connor'da dahil olmak üzere diğer oynanabilir karakter arasına ev işlerinde yardımcı olması amaçlanarak tasarlanmış Kara adlı robot eşlik ediyor. Bazı robotların artık neden delirdiği ve programlanmış makineler gibi davranmayı bırakıp suç işlemeye ve hatta intihar etmeye neden başladıklarının sorusuna bir cevap bulmak için maceraya atılırlar ve oyunun sonlarına doğru ise tüm karakterlerin hikayeleri birbirleriyle kesişmektedir.

Detroit: Become Human aynı firmanın geliştirdiği Heavy Rain'e benzemektedir. Oyun oyuncuya çoğunlukla çevreyi keşfettiği etkileşimli bir hikaye sunar. Kahramanlar Android olduğu için, oyuncuların alacakları kararlar arasında birçok yeni olasılık vardır. Örneğin Connor olarak oynarken, çeşitli verileri hızlıca analiz etmek mümkündür. Ayrıca ipuçlarına dayalı olarak bazı olayları yeniden yapılandırabilir bu, Batman: Arkham Origins'te kullanılan suç mahallini yeniden canlandırma mekaniğine benzemektedir.

Buna ek olarak, oyun gelişmiş bir diyalog sistemi sunuyor. Kanıt bulmak, kilit durumlarda kullanılan mevcut diyalog seçeneklerinin sayısı bir hayli fazladır. Oyuncu soruşturmayı yürütmeye odaklanmazsa, ilerleyen önemli bir konuşma sırasında seçenekleri sınırlı olabilir. Diyalogların ve seçimlerin oynanış üzerinde çok güçlü bir etkisi olduğu ve çeşitli karmaşık sonuçlara yol açabileceği için önemlidir.

Quantic Dream, yüksek kaliteli grafikli oyunlarıyla tanınır. Detroit: Become Human'da Sony konsolunda mevcut olan gücü tam olarak kullanarak geliştirilmiştir. Bu sayede karakter modelleri harika ve çevre ayrıntılar açısından zengin bir oyundur. PC optimizasyonu ise başarılıdır. Tekrar oynanılabilirliği çok yüksek olan oyun ortalama 12-15 saat arası bir oynanış sunmaktadır.

Quantic Dream'ın çitayı zirveye taşıyan oyunu. Kendi içerisindeki en iyi oyun. "Kararların geleceği etkilemesi" olayını harika gerçekleştiren, kullanıcılara her yönden yüzlerce son sağlayan, güçlü anlatım tekniklerini kullanan en iyi hikaye anlatma oyunu. Hikayesini daha iyi anlatan ve interaktif deneyimi yaşatabilen tek oyun bu. Grafik olarak günümüz standartları için hala çok iyi. Oynanışı QTE'ler ve film teknikleri ile çok iyi kurtarmışlar.

Bu oyunun başka bir rakibi yok, muadili veya ona yaklaşabilen bir oyun yok. Telltale oyunları, Naughty Dog oyunları ve Life is Strange serisi dahil hikaye anlatıcılığı konusunda bu seviyeye bırak erişebilmiş, erişmeyi bırak yaklaşabilen bir oyun yok.

Barış Özcan'ın yaptığı bu video özellikle oyunun arka planını görmesi için harika bir içerik:

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Üçüncü taraf çerezlerini kabul et

Cruslan dedi:

Quantic Dream'ın çitayı zirveye taşıyan oyunu. Kendi içerisindeki en iyi oyun. "Kararların geleceği etkilemesi" olayını harika gerçekleştiren, kullanıcılara her yönden yüzlerce son sağlayan, güçlü anlatım tekniklerini kullanan en iyi hikaye anlatma oyunu. Hikayesini daha iyi anlatan ve interaktif deneyimi yaşatabilen tek oyun bu. Grafik olarak yüz ifadelerini ve duyguları yansıtan harika olan bir oyun. Oynanışı QTE'ler ve film teknikleri ile çok iyi kurtarmışlar.

Bu oyunun başka bir rakibi yok, muadili veya ona yaklaşabilen bir oyun yok. Telltale oyunları, Naughty Dog oyunları ve Life is Strange serisi dahil hikaye anlatıcılığı konusunda bu seviyeye bırak erişebilmiş, erişmeyi bırak yaklaşabilen bir oyun yok.

Genişletmek için tıkla...

Bu adamların kalitesi daha 2005'te zaten belliymiş. Fahrenheit adlı oyunları her ne kadar grafik olarak eskimiş olsa bile oynanış olsun hikaye olsun insanı hala içine çekiyor.

Penetrator God dedi:

Bu adamların kalitesi daha 2005'te zaten belliymiş. Fahrenheit adlı oyunları her ne kadar grafik olarak eskimiş olsa bile oynanış olsun hikaye olsun insanı hala içine çekiyor.

Genişletmek için tıkla...

Oyunları fanboy gibi övmeyi gerçekten sevmem ancak bu oyunun kendi klasmanında hiçbir rakibi yok. Rakip değil, alternatif olacak hiçbir oyun yok. Duyguları yansıtmak için sinema ve tiyatroda kullanılan teknikler kullanılmış. Geleceği tutarlı bir şekilde kurgulamış ve üç karakter etrafında döndürmüş. Bu karakterlerin her birine ayrı ayrı hikayeler yazılmış.
Rakipleri çizgisel giderken ve birkaç diyalog koyup "seçimli" oyun yaptıklarını sanarken bu oyunda yüzlerce farklı seçim ve bu seçimlerin etkilediği yüzlerce farklı son karşımıza çıkıyor.

Birçok insanın Life of Strange diye bağırırken bu şaheseri görmemesi çok üzücü. Teknoloji kullanılarak katma değer ve sanat üretilebileceğinin önemli bir göstergesi.

Cruslan dedi:

Oyunları fanboy gibi övmeyi gerçekten sevmem ancak bu oyunun kendi klasmanında hiçbir rakibi yok. Rakip değil, alternatif olacak hiçbir oyun yok. Duyguları yansıtmak için sinema ve tiyatroda kullanılan teknikler kullanılmış. Geleceği tutarlı bir şekilde kurgulamış ve üç karakter etrafında döndürmüş. Bu karakterlerin her birine ayrı ayrı hikayeler yazılmış.
Rakipleri çizgisel giderken ve birkaç diyalog koyup "seçimli" oyun yaptıklarını sanarken bu oyunda yüzlerce farklı seçim ve bu seçimlerin etkilediği yüzlerce farklı son karşımıza çıkıyor.

Birçok insanın Life of Strange diye bağırırken bu şaheseri görmemesi çok üzücü. Teknoloji kullanılarak katma değer ve sanat üretilebileceğinin önemli bir göstergesi.

Genişletmek için tıkla...

Life of Strange hikayesini seversin sevmezsin o kişisel bir yorumdur fakat bu oyun serisinde en büyük sıkıntı seçimlerin hiçbir anlam ifade etmiyor oluşu. Ben 1. oyunu oynamıştım ondan sonra çıkan oyunlarına zaten hiç bakmadım. 1. oyun boyunca sözde bir sürü seçim yaptırıyor oyun bize ve sonuçlarıyla yüzleştiriyor fakat iş finale gelince hiçbirinin anlamı kalmıyor. O kadar kötü bir finali var ki oyunun nasıl bu kadar beğenildi ve devam oyunları geldi anlamıyorum. Sanırım ergen kesim çok sevdi herhalde.

Penetrator God dedi:

Life of Strange hikayesini seversin sevmezsin o kişisel bir yorumdur fakat bu oyun serisinde en büyük sıkıntı seçimlerin hiçbir anlam ifade etmiyor oluşu. Ben 1. oyunu oynamıştım ondan sonra çıkan oyunlarına zaten hiç bakmadım bir daha. 1. oyun boyunca sözde bir sürü seçim yaptırıyor oyun bize fakat iş finale gelince hiçbirinin anlamı kalmıyor. O kadar kötü bir finali var ki oyunun nasıl bu kadar beğenildi ve devam oyunları geldi anlamıyorum. Sanırım ergen kesim çok sevdi herhalde.

Genişletmek için tıkla...

Güzel bir ana karakteri var, soyut ve fantastik bir hikaye yapısına sahip. Bu tarz oyunları film olarak görüyorum sadece. İnsanlar seviyor bu tarz şeyleri. Düşünmeden oynayabiliyorsunuz.

Detroit, geleceğe daha gerçekçi ve somut yaklaşan bir oyun. Her seçimin başka bir sonucu var. Yüzlerce son var. Düşünmek gerekiyor oynarken. Çok fazla ilgi çekmiyor fütüristik hikayeler. Altında "insan olmayı" sorgulasa bile fütüristik atmosfer insanları uzağa çekiyor diye tahmin ediyorum.