İmana gelebilir miyim?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Merhabalar.

İlk olarak sorduğun sorularla gerçek imanı bulamazsın. Başkalarının cümleleriyle, fikirleriyle v.s bu inancı tam olarak elde edemezsin.

22 yaşındayım. 10 yaşından itibaren Ateizm, Agnostisizm ve Deizmi araştırmaya başladım. Kendime asla ve asla bir dini inancı yakıştıramıyor, bu imanı hissedemiyordum. Basit sorularla çok yorgun bir duruma gelebiliyorsun ve ben bunun acısını aşırı derecede çektim. 2 sene önce çeşitli araştırmalar yaptım. Kafayı yemek üzereydim. Sabah kalkar dini videolar izler, arkadaşlarımla bunları tartışır, akşama doğru da materyalist bir yaklaşımla felsefik videoları izler dururdum.
Micheal Sikkofield, yani Cemre Demirel'in videolarını ve fikirlerini hazmederek izledim.
Bir yandan Richard Dawkins okuyor, onun fikirlerini benimsiyordum. Her ikisi de çok mantıklı geliyor ve arada sıkışıyor kalıyordum. Hiçlik dünyasına giriş yaptığın an, her şeyi unutuyor ve sadece intiharı düşünüyorsun.

O gün geldi çattı. Cioran'ın Çürümenin Kitabı'nı okudum. Hiçlik dünyasına girişimi yaptım. İşte o an neyim var ki dedim, bu dünyada ne yapıyoruz diye sordum kendi kendime.

İşte o basit sorular dediğim cümlelere geldik. Standart karikateist sayfası sorularıdır bunlar. Araştıran birisi olduğunu var sayıyorum ve ciddi anlamda bu sorulara kafa yorulmamasının taraftarıyım. Bu hayata bir kereliğine geliyoruz. Carpe Diem felsefesine uygun değil de yaşa gitsin taraftarındayım.

Modern Felsefe, bütünleşmiş bir fikir çöplüğüdür.
Eğer içinden inanmak geliyorsa, belki klişe olacak, bunu üşenmeden harekete geçirmelisin. Mesela inanmak istediğin Tanrı'ya ve kutsal kitaplarını araştırmaya başlayabilirsin. İnternet'teki kara manipülasyon olaylarına kapılmamalısın.
Çünkü senin fikirlerin kalıplaşmıştır ve herhangi bir insan sana ''şöyle şöyle'' dese yine zihninde onun antiteziyle yok etmeye çalışacaksın.
 
Soruyu soran arkadaş ortalıkta yok. Siz forumun değerli üyelerini birbirine düşürmek için uğraştı ve başarılı olduda. Özünde herkes müslümandır ama müslümanlığı özgürlüğü kısıtlanmış uydurma bir kurallar topluluğu zanneden, acizane mahlukatlar vardır ki; bunların acizlik derecesi, eşref-i mahlukat olan insandan daha yüksektir. Bunlar kendilerini rahatlatıp, dinen yükümlü oldukları sorumlulukları yerine getirmemek için; Allah'ın dinine(İslam'a) uydurma derler. Rahatlığıda şeytan verir. Şeytanın verdiği rahatlığa uyan kimseler; suçu şeytana atan kimseler, dini temelleri sağlam olmadığı için nefislerine yenik düşüp acizane varlıklara dönüşürler. Şeytan bu kişileri yanlışa çektikçe çeker. Sonunda pisliğe batmış olan bu varlıklardan; şeytan bile elini çekmiştir. Artık şeytanın hizmetkarı oldukları için şeytanın uğraşmasına gerek kalmamıştır. O kadar hayırsızlardır ki şeytan bir süre bunlardan elini çeker. Şüphesiz Allah onları izler. Kıyamet vakti gelmedem, küfredip yanlışa gitmek yerine; doğruya yönelmeniz dileğiyle.
Müslümanlığı özgürlüğü kısıtlanmış uydurma kurallar topluluğu olarak gören kimseye rastlamadım. Genellikle insanlar araştırmadığı için ailesinin mensup olduğu dine mensup oluyor. Bu arada doğru din diye bir şey yoktur herkesin dini kendine doğrudur. Bence doğru din İslam mesela. Bazen olaylara tarafsız bir şekilde bakmak gerekli.
 
Müslümanlığı özgürlüğü kısıtlanmış uydurma kurallar topluluğu olarak gören kimseye rastlamadım. Genellikle insanlar araştırmadığı için ailesinin mensup olduğu dine mensup oluyor. Bu arada doğru din diye bir şey yoktur herkesin dini kendine doğrudur. Bence doğru din İslam mesela. Bazen olaylara tarafsız bir şekilde bakmak gerekli.
Deistler bir örnektir. Sorumluluk almak yerine; tanrı evreni yaratıp her şey elini çekmiş vaziyette biz insanlara bırakmıştır derler. Tüm kalbimle söylüyorum: Eğer başka bir dine mensup olan aileden gelseydim; araştırarak, sorgulayarak islamı benimserdim. İnsanların çoğu hakikatın sorumluluğundan korkarak, kolayına geleni yapmaya çalışır. Bende çok araştırdıö, çok detaycı bir insanım. Eğer Allah sonunu bilmemizi istedeydi; bizi yaratmasının anlamı olmazdı. Bizler ne olacağını görmüşüz aslında, sadece unutturulmuşuz. Eğer o anları Allah gösterdikten sonra unutturmasaydı; şu an herkes. Allah'ın huzuruna çıkmış, hiç durmadan şükür edip namazını eda ediyordu. Ben inanıyorum ama Allah'ın verdiği akıl kadar açıklayabilirim. Dedim ya: Hepsini bildeydik, yaratılmazdık.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Merhabalar.

İlk olarak sorduğun sorularla gerçek imanı bulamazsın. Başkalarının cümleleriyle, fikirleriyle v.s bu inancı tam olarak elde edemezsin.

22 yaşındayım. 10 yaşından itibaren Ateizm, Agnostisizm ve Deizmi araştırmaya başladım. Kendime asla ve asla bir dini inancı yakıştıramıyor, bu imanı hissedemiyordum. Basit sorularla çok yorgun bir duruma gelebiliyorsun ve ben bunun acısını aşırı derecede çektim. 2 sene önce çeşitli araştırmalar yaptım. Kafayı yemek üzereydim. Sabah kalkar dini videolar izler, arkadaşlarımla bunları tartışır, akşama doğru da materyalist bir yaklaşımla felsefik videoları izler dururdum.
Micheal Sikkofield, yani Cemre Demirel'in videolarını ve fikirlerini hazmederek izledim.
Bir yandan Richard Dawkins okuyor, onun fikirlerini benimsiyordum. Her ikisi de çok mantıklı geliyor ve arada sıkışıyor kalıyordum. Hiçlik dünyasına giriş yaptığın an, her şeyi unutuyor ve sadece intiharı düşünüyorsun.

O gün geldi çattı. Cioran'ın Çürümenin Kitabı'nı okudum. Hiçlik dünyasına girişimi yaptım. İşte o an neyim var ki dedim, bu dünyada ne yapıyoruz diye sordum kendi kendime.

İşte o basit sorular dediğim cümlelere geldik. Standart karikateist sayfası sorularıdır bunlar. Araştıran birisi olduğunu var sayıyorum ve ciddi anlamda bu sorulara kafa yorulmamasının taraftarıyım. Bu hayata bir kereliğine geliyoruz. Carpe Diem felsefesine uygun değil de yaşa gitsin taraftarındayım.

Modern Felsefe, bütünleşmiş bir fikir çöplüğüdür.
Eğer içinden inanmak geliyorsa, belki klişe olacak, bunu üşenmeden harekete geçirmelisin. Mesela inanmak istediğin Tanrı'ya ve kutsal kitaplarını araştırmaya başlayabilirsin. İnternet'teki kara manipülasyon olaylarına kapılmamalısın.
Çünkü senin fikirlerin kalıplaşmıştır ve herhangi bir insan sana ''şöyle şöyle'' dese yine zihninde onun antiteziyle yok etmeye çalışacaksın.

Tamam hayata bir kere geliyoruz da bir amacı yok mu ki?Elbette var. Etrafta muhteşem bir düzen var. Gözümüz mesela daha doğar doğmaz 576 mp'lik bir gözümüz oluyor. Tamam bazıları doğuştan bozuk olabilir ama genel böyle. Kanımızın temizlenmesinden tut, besinlerin sindirimi hissetmemiz , duygularımız vs. bunlar öyle yaşa gitsin dünyasında olabilecek şeyler değil. Bu kadar insan arasında geçmişte veya şimdi gözü sırtında , kolu kafasında ,yok dört ayaklı, yok tüm dişleri svri bir insan gelmemiş geçmemiş.İşte bu kadar süper bir düzenin yaratıcısna bir hayranlık, saygı duymamız gerekmiyor mu?Düşün mesela her yavaş veya hızlı farketmeksizin her nefes aldığında vücudunda ağrı olsa yaşıyabilir misin?Dişlerin eğer hepsinin sinirleri açıkta olsa mahvolursun.Sana Allah böyle dehşet bi beden, ruh vermiş senden kendisine inanmanı istiyor.Ama öyle saatlerce otur zikir et gibi zor şeyleri farz yapmamış; insanın bedenine spor gibi faydası olan, dinlenme vesilesi olan namazı emretmiş.Bedene inanılmaz faydaları olan orucu vermiş.Toplumda eşitsizlik olmasın diye zekatı , sadakayı vermiş. Ta 1400 sene önce kimsenin bilmediği bilimsel bilgilerle dolu Kur'anı Kerimi vermiş. Biz enden Allah'a ibadet etmeyip çok çok 90 senelik ömrümüzü boş geçirelim?Zaten boşta olanın içi sıkırlsa alkolden başlar her pisliğe bulaşır kendini ferahlattıığını sanır sonunda aynı şeye düşer. Fakat İslam'da biliyoruz ki ölümden sonrası ve ahiret var. İşte bu yüzden yaşa gitsin sonra öl dünyası değil burası.
 
Tamam hayata bir kere geliyoruz da bir amacı yok mu ki?Elbette var. Etrafta muhteşem bir düzen var. Gözümüz mesela daha doğar doğmaz 576 mp'lik bir gözümüz oluyor. Tamam bazıları doğuştan bozuk olabilir ama genel böyle. Kanımızın temizlenmesinden tut, besinlerin sindirimi hissetmemiz , duygularımız vs. bunlar öyle yaşa gitsin dünyasında olabilecek şeyler değil. Bu kadar insan arasında geçmişte veya şimdi gözü sırtında , kolu kafasında ,yok dört ayaklı, yok tüm dişleri svri bir insan gelmemiş geçmemiş.İşte bu kadar süper bir düzenin yaratıcısna bir hayranlık, saygı duymamız gerekmiyor mu?Düşün mesela her yavaş veya hızlı farketmeksizin her nefes aldığında vücudunda ağrı olsa yaşıyabilir misin?Dişlerin eğer hepsinin sinirleri açıkta olsa mahvolursun.Sana Allah böyle dehşet bi beden, ruh vermiş senden kendisine inanmanı istiyor.Ama öyle saatlerce otur zikir et gibi zor şeyleri farz yapmamış; insanın bedenine spor gibi faydası olan, dinlenme vesilesi olan namazı emretmiş.Bedene inanılmaz faydaları olan orucu vermiş.Toplumda eşitsizlik olmasın diye zekatı , sadakayı vermiş. Ta 1400 sene önce kimsenin bilmediği bilimsel bilgilerle dolu Kur'anı Kerimi vermiş. Biz enden Allah'a ibadet etmeyip çok çok 90 senelik ömrümüzü boş geçirelim?Zaten boşta olanın içi sıkırlsa alkolden başlar her pisliğe bulaşır kendini ferahlattıığını sanır sonunda aynı şeye düşer. Fakat İslam'da biliyoruz ki ölümden sonrası ve ahiret var. İşte bu yüzden yaşa gitsin sonra öl dünyası değil burası.
Şahsi anlamda İslam dinine inanıyorum.
 
Desem ki; Allah’a inanmayanları “Allah kahretsin” (Varsayım olarak söylüyorum). İnanmayanların gücüne gider miydi acaba?
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı