Sorun şurada senin eşininde insan hayatına bir etkisi yok. En azından o 3 kişi sayesinde bir sülkülasyon oluyor ve gelişime az da olsa bir katkı yapıyor. Bu arada hiçbirine aşık olmadığım içinde anlayamamış olabilirim.
Öyle bir hissiyata kapılırsan emin ol mantık falan dinleyemez hale geleceksin.
Senin bir parçan olan birini kurtarmak var hayatına hiçbir etkisi olmayan 3 kişiyi kurtarmak var. Kimse kusura bakmasın hanımımı hayatıma etkisi olmayan 3 kişiye tercih ederim buna kendi canım da dahil.
Kendimden bir parçayı kaybettikten sonra 3 kişi yok olmamış neye yarar.
Teşekkür ederim sağolun.Hanımefendi siz ben misiniz? Fikirlerim ciddi anlamda dediklerinizle aynı bulunmakta. Ancak "gökten indiğine inanılan melekler" demeyelim. Tabii benim kanaatimce demeyelim. Sonucunda dinler bazı insanları hayatta tutan bir araç. Bu arada izninizle madam bir kahve içebilir miyiz? Tabi isterseniz
Sorun şurada senin eşininde insan hayatına bir etkisi yok. En azından o 3 kişi sayesinde bir sülkülasyon oluyor ve gelişime az da olsa bir katkı yapıyor. Bu arada hiçbirine aşık olmadığım içinde anlayamamış olabilirim.
En basitinden bir tarafta canından önemli anneni kardeşini veya önem verdiğin birini kurtarmak var diğer tarafta da hiçbir bağlantının olmadığı 3 kişi sen hangisi kurtarırsın. Bu şekilde düşün derim.
Sizden daha iyi yaşayan ve kendini geliştiren dinciler var, emin olun bundan. Kendinizi din adamlarından üstün varlıkmış gibi düşünmeniz saçmalık, bunu sadece siz ve sizin sığ düşüncelerinizde olan birisi kabul eder. Hem size ne insanların dininden?Teşekkür ederim sağolun.Açıkçası din konusuna ben de bu kadar sert bir çizgi koymamıştım kendime yakın zamana kadar ama. Yaşım ve tecrübem ile birlikte o çizgi de biraz kalınlaştı. Her geçen gün her şeye daha mantıksal bakar oldum. Hayattaki tek amacı evlenip, çocuk doğurup, ölmek olan insanlar ne düşünüyor bilemem ama araştırmadan, öğrenmeden, kendini ve çevreni geliştirmeden, problem çözmeden, dünyaya bir fikir miras bırakmadan ölmek istemem.
Teşekkür ederim sağ olun.açıkçası din konusuna ben de bu kadar sert bir çizgi koymamıştım kendime yakın zamana kadar ama. Yaşım ve tecrübem ile birlikte o çizgi de biraz kalınlaştı. Her geçen gün her şeye daha mantıksal bakar oldum. Hayattaki tek amacı evlenip, çocuk doğurup, ölmek olan insanlar ne düşünüyor bilemem ama araştırmadan, öğrenmeden, kendini ve çevreni geliştirmeden, problem çözmeden, dünyaya bir fikir miras bırakmadan ölmek istemem.
Tolstoy'un kitabı geldi aklıma başlığı görünce. Orada da insan sevgiyle yaşar, Tanrı sevginin kendisidir. Dolayısıyla insan Tanrı'yla yaşar yazıyordu. Kardeşini sevmeyen insan Tanrı'yı da sevemez vesaire, okumussunuzdur.
Bir bakıma katiliyorum, insanın yaşaması için en önemli şeylerden biri sevgidir. Bağlanması gereken bir şey arar insan. Hayatıni böyle anlamlandirir bana kalırsa.
Sizden daha iyi yaşayan ve kendini geliştiren dinciler var, emin olun bundan. Kendinizi din adamlarından üstün varlıkmış gibi düşünmeniz saçmalık, bunu sadece siz ve sizin sığ düşüncelerinizde olan birisi kabul eder. Hem size ne insanların dininden?
Yer: İzmir.
Simülasyonda yaşayıp yaşamadığımızı bilemediğimiz için bunu da bilemeyiz.
Bunun belirli bir cevabı olamaz, hiçbir şeyi %100 kesinlikte anlatamayız. Ateist birey kendisine somut delil ister, lakin biz bir inanç içerisindeyiz. Allah'ın gösterdiği yola inancımız ile bağlıyız. Eğer somut bir kanıt olsaydı dinin, inancın hiçbir önemi kalmazdı. Somut delil olmamasının sebebi de bu. Lakin ateist birisinin koyduğu tüm argümanlar çürürdü bu kesin. Sadece inanıp inanmamak kalırdı ateist bireye.Hocam sıkıntı şurada bir ateist veya herhangi bir dine mensub biri olsun ve bunlar kendilerini kanıtlamaya çalışsınlar. Sence kim kazanır?
İnsan umut ile, bitmeyen hayatın içinde bir hamur misali yoğurularak, mutlu olmak için yaşar. Hayatın anlamı mutlu olmaktır. Hepimizin sonu bir, bu hayatı ne kadar dolu ve ne kadar mutlu yaşasak bizim için kâr. İşte kişi, aslında onu mutlu eden, onu tatmin eden şeylerin uğrunda canını dahi feda eder.İnsanın yaşama amacı için bence kendi hayatını adayacağı ve o uğurda gerekirse canını feda edeceği bir hedefe ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Bununla ilgili bir sohbet yapmak istiyorum ayrıca "canını feda edeceği" kısımı bazı hedefler için geçerlidir.
Bunun belirli bir cevabı olamaz, hiçbir şeyi %100 kesinlikte anlatamayız. Ateist birey kendisine somut delil ister, lakin biz bir inanç içerisindeyiz. Allah'ın gösterdiği yola inancımız ile bağlıyız. Eğer somut bir kanıt olsaydı dinin, inancın hiçbir önemi kalmazdı. Somut delil olmamasının sebebi de bu. Lakin ateist birisinin koyduğu tüm argümanlar çürürdü bu kesin. Sadece inanıp inanmamak kalırdı ateist bireye.
İnsan umut ile, bitmeyen hayatın içinde bir hamur misali yoğurularak, mutlu olmak için yaşar. Hayatın anlamı mutlu olmaktır. Hepimizin sonu bir, bu hayatı ne kadar dolu ve ne kadar mutlu yaşasak bizim için kâr. İşte kişi, aslında onu mutlu eden, onu tatmin eden şeylerin uğrunda canını dahi feda eder.
Bu bazen bir güzelin tatlı gülüşüdür, bazen bir sınav sonucudur, bazen yavrusunun geleceğidir, bazen diğer insanlara karşı üstün duruma gelmesidir, bazen paradır, şandır, şöhrettir, bazen bir intikamdır, bazen anasının sağlığıdır ve bazen, Yaradanın özünü kavramaktır.
Velhasılı arzu birdir, uğruna can fedâ edilecek şey başkadır.
En azından böyle düşünüyorum, saygılar.