Kötü insanların Öğretmenlik Ünvanıyla Verdikleri Zararlar

Liseden geçen yıl mezun oldum, aslında normal şartlarda 2024 yazında mezun olmam gerekiyordu fakat açık lise sayesinde erken mezun oldum. Üniversite sınavına girip bir üniversiteye kayıt oldum sonra vazgeçtim bölümümden tekrar girme kararı aldım. Bu yazıda sizlere özellikle liseye yeni geçecek olan öğrencilere birkaç bilgi vermeyi amaçlıyorum. İyi öğretmene denk gelmek tabiri caizse ehl-i Beyt'ten olmak gibi bir şey. Eğer sizde liseye yeni geçiyorsanız ya da bir kardeşiniz, yakınınız geçiyorsa mutlaka iyi bir liseye gitmesini sağlayın. Kendini kontrol edebilen, disiplinli biri için lisenin aman aman bir farkı yok ama bu disiplinli öğrenci sayısı çok az olduğu için size söyleyeceğim şey iyi bir liseye gitmeniz olacaktır.

Kötü öğretmenlerin verdikleri zarar​

Kötü bir öğretmen demek, sizin yanlış kararlar almanıza yol açan hatta ailenizle iletişim halinde olup sizin aile ilişkinize dahi zarar verecek olan bir beladır demem yanlış olmaz. Siz daha toy iken ailenizi yanlış bilgilendirerek ailenizin gözünde imajınızı belki yıllarca aynı ve yanlış kalmasına yol açacak. Aileniz anlayışlıysa ve öğretmeni komutan bellemediyse tabii bir şey olmaz. Psikolojik hasarlar almanıza bile yol açabilir. Sizi sınıftan dışlar ya da aşağı görebilir. Zaten en kötüsü akademik başarıyı geçtim ailenizle olan ilişkinizi zedeleyecek olması. Bunu diyorum çünkü özünde öyle olmayan ama öğretmenlerin çocukları ailesine yanlış göstermesi nedeniyle ailesinin çocuğundan umudunu( tek umutları okul ve para ) kesmiş 3,4 kişi tanıyorum.

Türkiye'de öğretmenlik​

Öğretmenlik aslında bir kültür haline gelmiş. Bana bu söylendi bunu söyleyeceğim zaten bana bunu söyleyenlerde onlara söylenenlerden söylediler tarzında saçma sapan patinaj çeken bir kültüre bağlılar. Okula 2 hafta sağlık nedeniyle gidememiştim. Geldiğimde coğrafya hocası 108 sayfa ödev vermişti ödev ne peki? Coğrafya kitabında yazılanları özet şeklinde defterime yazacakmışım. Bunu diyen hoca İtalya'da doğmuş. Neden diye sorduğumda, yazarak öğrenmek en iyisi demişti. Yani kafa yapısına bakın bir kere ben yazı yazarak değil anlatılarak öğrenen birisiyim. Bana kendi öğrenme şeklini dayatıyor. Yapmadım tabii.

Beni onaylayın diye yazmıyorum ben bunun böyle olduğuna adım gibi eminim. Gerçekten iyi öğretmenler var melek gibi oluyorlar sizin için çabalıyorlar. Kötü öğretmenlerde var bir de "memur" olanlar var. Memur olanlar maaşını alır, müfredatı uygular- ya da mış gibi yapar.- ve çıkış saatinde eve gider. Bütün öğretmenler temelde böyle ama fark şu, memur dediklerimin hiçbir amacı yok. Yani kayıt memuru, XXXX işleri memuru gibi işi yap ve bitir mantığıyla çalışıyorlar ve bunlar çok sayıda var. Benim için öğretmen demek öğrencisini bir adım ileriye taşıyacak olan rehberdir. Bu "memur" olanlar en azından sizi bastırmıyor çarpma işlemindeki 1 gibi. Kötü öğretmenler sizin potansiyelinize, enerjinize ve ilişkilerinize zarar veriyor.

Peki ne yapmak lazım?​

Liseye geçmediyseniz sınavınıza iyi çalışın eğer mevcut halinizi iyileştiremiyorsanız kendinizi geliştirin ve sizi kendi dünyasının kendi kurallarıyla yargılayanların sözlerine kulak asmayın. Bu arada genel bir durum için yazıyorum bu yazıyı yoksa sizin çok daha iyi bir yolunuz vardır O'na bir şey diyemem. Yani demek istediğim, kötü bir öğretmen görmemek için iyi bir liseye gidin. Düşük puanlı liselerde iyi öğretmenler elbette var ama ben genel durum için konuşuyorum. Kötü öğretmenler sizi bastırır belki en iyi olduğunuz şeyi keşfetmenizi bile engelleyebilir. Diyelim ki iyi bir liseye gidemediniz o zaman kendinizi geliştireceksiniz. Bu durum üniversite içinde benzer. İyi bir üniversite demek, sizin daha az yorularak hayata atılmanız demektir. Fakat kötü bir üniversitedeyseniz kendiniz çabalayacaksınız.