Bu tür filmler havalı gözükebilir, ama "Vahşi Batı"da belgelenmiş sadece bir tane silahlı çatışma vakası var, yani düelloların çok az olduğunu söylememiz mümkün.
O zamanki hükümet insan çekmek ve yerleşmelerini sağlamak için Batı'nın vahşi, özgür ve macera dolu bir yer olduğunu söylüyordu. Olur da Batı'da birini öldürseydiniz, ve insanlar bunu öğrenseydi, aynı Doğu'daki gibi cezalandırılırdınız.
Buralara yerleşen çoğu insan silah taşıyordu, ve topluluk içinde gizli taşıma yapıyorlardı. Filmlerde gördüğümüz bu sahneler çok, ama çok asılsız. Böyle yeni yaban yerlerde yaşıyorsanız mermiyi genelde yiyebileceğiniz bir hayvan üzerinde kullanırdınız, böyle bir hayvanı avlamanıza yardım edebilecek bir kişi üzerinde değil.
Vahşi Batı o zamanlar bile kurguyla doluydu, bu sebeple düelloların nasıl yapıldığı bir yana, ne sıklıkla yapıldığını bile bilemeyiz. Ama gerçekleştiğini bildiğimiz düelloları inceleyebilir ve nasıl yapıldıklarına bakabiliriz.
Doğu'da, düellolar konu şeref meselesi olduğunda yapılıyordu. Düello isteyen kişi rakibine meydan okurdu. İki taraf da kendine bir yaver seçerdi. Yaverler konuşur ve düellonun yapılacağı zaman, yer ve kullanılacak silaha karar verilirdi.
Boş bir arazide öğle vakti yapılacak bir düelloyu konu alalım. Düellocular ve yaverleri bir araya gelirdi. Bu noktada yaverlerin önemli bir rolü vardı. Kurallara karar verir ve olur da düelloculardan biri yaralanır veya düelloya katılamayacak olursa kendileri sorumluluğu üstlenirlerdi. Silahlar verilir ve taraflardan biri silahını önce seçerdi. Diğer düellocu kendisine kalan silahı alır ve kurallar gereği birbirlerinden uzaklaşırlardı.
Bu noktada, çoğu düello sonuçlanmış (berabere) sayılırdı ve tek bir kurşun bile atılmadan biterdi. Genelde birilerini öldürmeye gerek kalmadan sadece düelloya gelmiş olmanız bile yeterli olurdu. Eğer gerçekten bir düello yapılacak olursa, silahını ikinci seçen kişi ilk ateş hakkına sahipti. Nişan alır ve ateş ederdi. Bu noktada, diğer düellocu eğer devam edebilecek durumdaysa, o nişan alır ve ateş ederdi. Atışların kaç kere yapılacağına kurallar belirlenirken karar verilirdi, ve genelde birden fazla kez ateş edilmezdi.
"Düello" denen şeyin amacı rakibinizi öldürmek değil, cesaretinizi kanıtlamaktı. Elinde dolu bir silahı olan bir adamın karşısına geçip üstüne bir de karşı ateş yapabiliyorsanız, cesaretinizi kanıtlamış olurdunuz ve düelloya sebep olan saçma sebebi bir kenara bırakıp beraber eğlenirdiniz.